5. haftanın açılış maçı Akhisar'a nasip oldu. Rakip ise kendi gibi geçen sezonu başarılı geçiren ama bu sezona umulmadık puan kayıplarıyla başlayan Antalyaspor idi. Takım içinde de huzursuzluk olması, Akhisar'ın iştahını arttırmıştı. Akhisar'ın da lige iyi başlayamaması, Antalya için galibiyet umutlarını arttırmıştı. Alınacak 3 puan bir çıkış olacaktı.
Her iki takım da maça istekli başladı, net pozisyonlar buldu ama golü bulmayı bir türlü başaramadı.
Akhisar'ın defansı yine çok açık verdi. Bu haftanın diğer haftalara göre bir farkı vardı. Fatih Öztürk kalesinde adeta devleşti, yaptığı kurtuluşlarla, gole kalesini kapattı. Hücum oyuncuları ise kale önüne kadar başarıyla gitti. Dar alanlarda yapılan, hızlı paslaşmalar izlenmeye değerdi. Lakin gel gör ki, son vuruşlarda bir türlü çerçeveyi tutturamadılar.
Beklenen goller gelmeyince, olağanüstü bir şey yapmak gerekiyordu. Bunu da yeşil siyahlı oyuncular üstlendi. Hata yapma ve neticesinde gol yeme konusunda tecrübeli olduklarından, bu sefer değişik bir uygulamaya gittiler. Ceza alanı içinde ev sahibi oyuncunun formasına asılarak, hakemden penaltı vermesini beklediler, vermedi. Verene kadar tutmaya niyetliydi ama ne kadar tutarsa tutsun, hakem oralı bile olmayınca vazgeçmek zorunda kaldılar. Akhisar'ın gol yeme çabalarına önce kalecileri Fatih, sonra da hakem mani olmuş oldu!

1. Lig'den

Denizlispor, kazanması gereken bir maçta, penaltılar sayesinde beraberliği kurtardı ama bir de kaçan penaltı ile 3 puandan oldu. Denizlispor Mersin İdmanyurdu'ndan daha iyi bir takım. Sahaya da yansıdı bu. Daha çok topla oynadı, daha çok kaleye gitti ama skorda üstünlüğü yakalayamadı ve 2-2 beraberlikle sahadan ayrıldı.
***
Balıkesir'de yabancılar sahneye çıktı ve takımlarını 3 puana 4 golle uçurdu. Adana Demirspor, bu ligin iyi takımlarının başında geliyor. Zorlu geçmesi beklenilen maçı kolaya çeviren Balıkesirspor, 4-2'lik skorla, Süper Lig umutlarını yeniden yeşertti.
***
Bandırmaspor, Şanlıurfaspor deplasmanında umduğunu bulamadı ve sahadan 1-0'lık mağlubiyetle ayrıldı. Ev sahibi takım, bir adım önde olsa dahi, 1 puan almak çok da zor değildi aslında.

2.Lig Kırmızı Grup'tan

Burası çok ilginç bir grup halini almış durumda. Zirvede aynı puanda tam 6 takım var ve averajla sıralanıyorlar. Hepsinin 9'ar puanı var. Mağlubiyet almamış sadece 1 takım kaldı ve o da 7. sırada yer alıyor. Karşıyaka'nın rakibi, maddi olarak zor günler geçiren Kayseri Erciyesspor idi. 3 puan cepte diye düşünülüyordu maç öncesi ama sahada hiç de öyle olmadı. 1-0 öne geçtiği zaman herkes gollerin devam edeceğini düşünüyordu fakat golü atan ve herkesi şoka sokan oldu Erciyes. 77. dakikada Ali Say'ın attığı gol, takımını 2-1 öne geçirdi ve taraftarına da derin bir ohhh çektirdi. Haftaya rakip, lider Hatayspor. Hatay şans vermediğim bir takım. Bu haftayı da mağlubiyetle kapattı. Yeşil Kırmızılıların deplasmanda alacağı 1 puan da beni pek tatmin etmez. Şampiyonluk için kazanması gereken bir maç.
Menemen Belediyespor, şaşırtmaya devam ediyor. Bu hafta Niğde Belediyespor'dan puanlarla döneceğini umuluyordu, evdeki hesap, çarşıya uymadı. Zirve ile uçurum yok elbet ama kazanılması gereken maçları da kazanmak gerekir. Alınan 2-0'lık mağlubiyet zirveden uzaklaştırmadı ama kafalarda soru işareti bıraktı.
6-1 ile taraftarını coşturan Aydınspor 1923, orada kaldı. Başka ne galibiyet ne de beraberlik alabilmiş değil. Kastamonuspor 1966'ya sahasında kaybetmesi, yetmiyormuş gibi 4 gol yemesi, taraftarını kara kara düşündürüyor. Şampiyonluk elbette beklenmiyor ama bu gidişat ligde tutunabilmek için hiç iyi değil.

2.Lig Beyaz Grup'tan

Fethiyespor, Kocaeli Birlikspor deplasmanında eli boş dönmek zorunda kaldı. 2-0'lık bu sonuçla da ilk mağlubiyetini aldı. Gayet normal bir sonuç. Umutsuzluğa kapılacak bir durum yok. Nazilli Belediyespor, 32. dakikada Fatih Üge ile öne geçti, Konya Anadolu Selçukspor karşısında. Buradan sonra puanı bırakmayacağını düşündürttü. Ama 2. yarıda ev sahibi takım, fırtına gibi esti, 3 gol buldu ve maçı da 3-1 kazandı. Haftaya BB Erzurum deplasmanı var. Sonuç ne olursa olsun, moral bozmadan devam...
Bucaspor yerle bir oldu adeta. 70. dakikaya kadar 0-0 giden maça BB Erzurumsporlu Fahri Tatan damgasını vurdu ve attığı 3 golle, Bucaspor'u yıkan isim oldu.
Hedef küme düşmemek. Önemli olan rakiplerine yenilmemek ve BB Erzurumspor, Bucaspor'un rakibi değil.

3. Lig'den

Geçen haftaki aradan sonra, Altay 3 puana devam ediyor. Bu sefer Ankara Demirspor deplasmanındaydı. 3 puan için 90 dakika bekletti taraftarını. 0-0 berabere bitecek derken son anlarda gelen gol, 'O sene bu sene' dedirtti adeta taraftarına.
Kızılcabölükspor, öne de geçtiği maçta Gölcükspor'a 7 dakika içinde yediği gollerle 2-1 kaybetti. Rakibi kendini küme düşme hattından kurtardı ve Kızılcabölükspor'u dibe biraz daha indirdi.

***

3. Lig 2 Grup'un yeni lideri Bodrumspor. Diğer grubun lideri Altay gibi 90. dakikada bulduğu golle rakibi Batman Petrolspor'u deplasmanda 1-0 yenmeyi başardı. Haftaya rakip lig sonuncusu Türk Metal Kırıkkale. Oradan da 3 puanı cepte görüyorum ama oynamadan puan alınmaz. Manisa BBSK, Dardanelspor deplasmanında, hiç umulmadık bir beraberlik aldı ve gol atamadan, 0-0 ile 2 puan kaybetmiş oldu. Buna bir kaza gözüyle bakalım. Ama haftaya konuk edeceği Yeşil Bursa'dan 3 puan alması şart oldu.
Tire 1922, Çatalcaspor karşısında küme düşme hattından uzaklaşabileceği bir maça çıktı fakat beklenen olmadı, her iki yarıda da yediği golle 2-0 kaybetti.
İlk mağlubiyetin ardından, ilk galibiyet gelmeli haftaya da.

***

Muğlaspor, Diyarbekirspor'u 3-1 ile geçti. Çok güzel bir sonuçtu bu ama rakibinin gördüğü 2 kırmızı kartı da göz ardı etmemek lazım. Biraz daha tempo yükseltmeli bir şeyler başarabilmek için. Afjet Afyonspor, çok güçlü bir takımla karşı karşıya geldi. Uzun süre önde götürdüğü karşılaşma da beraberliğe engel olamadı. 1-1'de gelecek için umut verici bir skor.
Bergama Belediyespor lige kötü bir başlangıç yaparak, taraftarını üzen Denizli BBSK'u ağırladı. Deplasman ekibi kötü gisişine bu maçta dur dedi. Sonuç beni şaşırtmadı. Denizli BBSK bir yerde patlayacaktı, bu da Bergama Belediyespor'a denk geldi.

Behram'a hiç yakışmadı

Afjet Afyonspor ile Karşıyaka arasında oynanan kupa maçının 76. dakikası. Bu dakikada gol oldu ama golden çok akıllarda Behram'ın yaptığı hata kaldı.
Afyon'dan Fevzi, kullandığı serbest vuruşta, falso vererek topa vuruyor ve şandelden gol atmaya çalışıyor. Kaleci Behram biraz ileride olduğundan, geri geri geliyor, topun önüne geçmeyi başarıyor. Herkes rahat tutacağını düşünürken, o akla hayale gelmeyecek bir şeyi yapıyor ve topu yumrukluyor. Yumrukladığı yer dışarıya doğru değil, tam da kalenin önü. Rakibe al da at diyor, rakip de bu ikramı geri çevirmiyor. Burada bir kaleci değil de örneğin bir defans oyuncusu olsa, pozisyonu kafasıyla rahatça savuşturabilirdi oysa. Behram'ın bunu yapmasında bir mantık arıyorum, bulamıyorum.
Hava yağmurlu, topun eldivenden kayma olasılığını hesaba katmış olabilir mi?
Olabilir. Hatta düz bir çizgide değil de, sağ sol yaparak da gelebilir. Ama top üzerine geliyor. Her ne şart olursa olsun, kaleci olsun olmasın, hatta futbolla hiç alakası olmasın, 7'den 77'ye herkes bu topa sahip olabilirdi. Diğer bir konu da yumruklaması. Yumruklamak da çok tehlikelidir. Iskalama olasılığı yüksek. Avuç içini kullanmak en doğru yöntem. Özellikle de avucun alttaki sert kısmıyla istediğin yere topu gönderebilirsin. Ama yapılması en doğru olacak hamle, topu tutmak. Olmadı, avuç içiyle yumuşatılır, rakip müdahale etmeden havada hâkim olunabilirdi. Bunun için kaleci yeteneğine bile gerek yok.

Derbiye dair konuşulmayanlar

Beşiktaş - Galatasaray maçı hakkında çok şey yazıldı, çok şey söylendi. Galatasaray 2-0'ı bulduktan sonra, neden beraberliğe yakalandığı üzerinde çok yorum yapıldı. Değinildiğine rastlamadığım bir şey vardı, onu da yazma gereği duydum. Kısaca anlatayım: 2. yarı skoru lehine değiştirmek isteyen Beşiktaş, normal olarak rakibinin üzerine çok yüklendi. Bu sayede Galatasaray, ileri çıkan rakibinin orta sahasını çabuk geçti. Sorun da burada başladı. Skoru koruma içgüdüsüyle pas yapıp zaman geçirme yöntemini seçtiler ve çok kolay topu rakibe teslim ettiler.
Eğer ki, az adamla yakaladıkları bu bir çok pozisyonda, kaleye gitseler, gol ya da goller bulabilir, bulamasalar da yaşatacakları gol tehlikesiyle, Beşiktaş'ı panikletip, moral bozup, biraz daha defansif oynamaya zorlayabilirlerdi.