Altınordu, Karabükspor ile deplasmanda kozlarını paylaştı. Kardemir Karabükspor, geçen sezon Süper Lig'de maddi sorunlar yaşadığından dolayı, genç ağırlıklı kadro ile sahaya çıkmak zorunda kalmıştı. Bu sezon da tamamen gençlerle mücadele ediyordu. Bu sebepten dolayı puan almayı başaramamıştı.

Karşılaşma başladığında gördük ki, Karabükspor rakibinden çekiniyordu. Toplu olarak yarı alanlarına çekilip, topu Altınordu'ya teslim ettiler. 
Altınordu'dan ilk tehlikeli atak 4. dakikada geldi. Anıl ceza alanı içerisinde, sol taraftan kafasını kaldırıp bakmadan topu kale önüne çıkardı ama pas mı verdi şut mu çekti anlamadım. Top taaa taca kadar gitti. Altınordu bir futbol okulu aynı zamanda, topu bu kadar kötü kullanmayı kaldıramaz.

Direkler geçit vermedi

Bundan sonra direkler sahneye çıkacaktı. 10. dakikada Anıl'ın ceza sahası dışından vuruşu yan direkten döndü. 15. dakikada Alican'ın plasesi üst direkten döndü. 20. dakikada Serdar kafa vuruşu yaptı, o da yan direkte patladı. Top filelere gitmemek için direniyordu adeta.

26. dakikada Enes ceza alanına girdi. Topu uzak direk dibine yerden vurdu, kaleci kendi soluna doğru yatmıştı ama ayağını diğer tarafa uzatmıştı. Ayağına çarpan top, kornere gitti. Biraz topun dibine vursa, havadan gönderse, gol olma olasılığı daha yüksek olurdu. 

Karabük her ne kadar defansif görülse de, zaman zaman pas yapıp ileriye çıkabildi, Altınordu'ya zor anlar yaşattı. 30. dakikada Berk'in şutunu Erce parmaklarıyla kornere çeldi. Bu ilkiydi. Sırada Yusuf vardı. 'Siz atamayacaksınız bari ben atayım' dercesine tek başına Messi'mişçesine çalımlarla ilerledi. Sonra anlamsızca bir vuruş yaptı ama bu kaleye şut değil, olmayan bir arkadaşına pastı. Şans işte, top Sinan'a çarptı, adeta bir verkaç oldu. Kaleciyle karşı karşıya kalmıştı. Güzel bir plase ile takımını öne geçirdi. 

Karabüksporlu oyuncular hemen defansa kapandılar, zaman geçirmeye çalıştılar. İlk yarıyı da gol yemeden bitirebildiler.

Maç başladı beraberlik geldi

İkinci yarının daha 25. saniyesinde Enes'in ayağından gol geldi. Topu kalecinin üzerinden ağlara gönderirken, çarpıştılar. Enes acılar içinde yere yatarken, takım arkadaşları ise sevinçle üzerine çullandılar. Bu sakatlık Enes'in bu maçtaki sonu oldu, değiştirildi.

Beraberlik bile ev sahibi takım için güzel bir sonuçtu. Direndiler. Hatta sık sık hücuma kalktılar, gol aradılar. Bunlardan bir tanesinde defans arkasına sarkan Karabüklü oyuncu, ceza alanı dışında kalesini terk eden Erce'den önce topa sahip oldu ve aşırtmak istedi, başaramadı. Topu yana çekse Erce'den kurtulacak, kendisine sadece boş kaleye golü atmak kalacaktı.

Ev sahibi takım oyuncuları çok yorulmuştu. Sık sık yere yatıp, zaman geçirmeye çalıştılar ve bu nedenle de sağlık görevlileri sürekli sahaya girmek zorunda kaldılar. Altınordulu oyuncularda da sinirler gerildi. Organize hiç bir atak yapamamaya başladılar. Pas ustası takım gitmiş, amatör bir takım gelmişti.

Hasan rakibine çalıştı

Zaman çok önemliyken, Hasan çizgi kenarında, ayağına kramp girmesinden dolayı kendini yere bıraktı. Oyun durdu bu yüzden. 2 adım atıp, kenarda yere yatsa, oyun devam edecek, galibiyet golü için o kıymetli zaman heba olmayacaktı. 

Son dakikalarda Sinan'ın kafasıyla galibiyet golüne çok yaklaşmışlardı. Kaleci de kalesinden çıkmıştı ve kale boştu, top yandan dışarı gitti.

Altınordu her sezon oyuncular gönderip, yeni oyuncular alıyor ve takımı adeta yeniden kuruyor. Böyle olunca da oyuncuların birbirine ve özellikle de kulübü yansıtan oyun düzenine alışmaları zaman alıyor. Hatta bazıları hiç alışamıyor ve sezon ortasında yerlerine yeni transferler yapılıyor. Bu yüzden de ligin üst sıralarında yer alamıyor. Gördüğüm kadarıyla bu sene de aynı senaryo yaşanacak gibi.