Göztepe, İstanbul'da, Beşiktaş karşısında farklı bir skorla mağlup oldu. Fark yedi yemesine ama skor kesinlikle gerçekleri yansıtmadı.
Sarı kırmızılılar maça oldukça istekli başladılar. Top rakibine geçince hemen baskı yaptılar. Beşiktaşlı oyuncular topu boş alana taşımakta zorlandılar ve devamlı pas hatası yaptılar.

Maçın ilk net pozisyonunu Demba Ba yakaladı. Defans arkasına sarktı, adım ayarlaması yaptı, var gücüyle vurdu topa ama çok farklı bir şekilde auta attı. Bu tür şutlar uzak mesafeden etkili olabilir ama yakından ve üstelik de çaprazdan kaleyi tutma olasılığı azdır. Bir nokta belirleyip oraya vurmak daha etkili olur. Ancak asıl yapması gereken ise şut değil, taaa sağ çizgi yakınından içeriye koşan ve bomboş durumda olan Poko'ya pas vermesiydi. Pas verse kesinlikle top ağlarla buluşacaktı.
Talisca'da bir sihir olsa gerek. Kalabalık içine yapılan ortalarda, bir şekilde bomboş kalıyor ve kafayla rahat goller atıyor. Mıknatıs gibi topu çekiyor, rakiplerini itiyor, kendinden uzaklaştırıyor. Sarı kırmızılılar karşısında ilkinde atamamıştı ama sonrakinde takımını öne geçirdi.

Halil solda çok iyi işler yaptı. Beşiktaş'ın sağ tarafını adeta dağıttı. Bundan daha fazla yararlanmak isteyen Tamer Tuna, Sabri'yi de sola çekti, kısa bir süre sonra da sağ tarafından hızlı hücum yedi, ardından da golü... Bu gol kesinlikle ofsayttı. Medel topa vurmadan önce düzeltti. Düzelttiği anda Lens, Beto'nun önünden geçti. Kaleciler pozisyonu topun gidişine ve oyuncunun ayağını savuruşuna göre alırlar. Yani pozisyon alma topa vurulmadan önce başlar. O anda önünden geçen bir oyuncu anlık dikkat dağıtır ve zaman kaybettirir. Pozisyon almada saniyeler değil, saliseler önemlidir. O saliseler Lens yüzünden kaybedildi ve Beto yanlış pozisyon aldı, yerinde durup bir kaç adım öne atmak yerine, kendi soluna yani topun tersi istikamete yöneldi.

Bu golden sonra tempo biraz düştü. Duran toptan Reis'le bir pozisyona girildi. Ceza alanı içerisinde topu önünde buldu, çerçevenin çok uzaklarına vurdu. Atsa, bu gol kırılma noktası olabilirdi.

İlk yarının uzatmalarının da sonuna yaklaşmışken ve Göztepe gol ararken, siyah beyazlılar topu uzaklaştırdı. Defansta Tanju topa yakın olan isimdi. Rakibinin üzerine geldiğini görünce topu taca attı. Oysa kendisine doğru koşan oyuncuya feyk atabilir, son bir hücum etme şansı yakalayabilirdi. Basit gibi görünse de farkı bazen ayrıntılar belirler.

İkinci yarı dengeli başladı. Daha 5 dakika geçmişti ki, Selçuk oyundan alındı, o da buna çok kızdı ve tepki gösterdi.
64. dakikada 3. gol geldi. Biraz mucizevi, ilginç bir gol oldu. Birçok takım bu farktan sonra oyunu bırakır ama Göztepe bırakmadı. Bırakan Beşiktaş oldu. Göztepe yüklenmeye başladı, golü de buluverdi. Ardından Demba Ba'nın direkten dönen şutu... Rüzgâr sarı kırmızılılardan yana esiyordu ki 78'de Rotman adeta kendini attırdı, peş peşe 2 sarı kartla. Maç burada bitti. Göztepe'den 2 gol atıp en azından 1 puan almasını beklerken, rüzgâr terse döndü, Beşiktaş 2 gol attı.
Müsabaka sona erdiğinde skorboardda 5-1 yazıyordu. Maçı izlemeyen Göztepe'nin sahadan silindiğini düşünebilir elbette. Oysa hiç de öyle olmadı. Daha çok isteyen konuk takımdı ama bulduğu fırsatları değerlendiremeyince, basit ve ofsayttan gol yiyince bir de sahada eksik kalınca fark yemek kaçınılmaz oldu.