Milli maç haftasıydı, tüm dünya ülkeleri için. Rakibimiz 1 puanlı Finlandiya idi. Son yıllarda bir çıkıştaydı ve bu da tedirgin ediyordu herkesi. Ne de olsa geçmişte, milli takım düzeyinde asla akla gelmeyecek hüsranlar yaşamıştık. Ancak bu mücadelede hiç alışık olunmadık bir senaryoyla karşılaştık.
Kadro, hücum ağırlıklı bir kadroydu ve maç başlar başlamaz gol aradık; 12 dakikada 2 tane bulduk. Genelde ilk dakikalarda golü yiyen biz olurduk ve sonrasında da bastırır da bastırırdık. Bu sefer bastıran taraf rakibimiz oldu.
Kendi sahamızda dünya devlerine karşı bile bu kadar geri çekilmemiştik. Sanırım, bu skora alışık olmadığımızdan dolayı, koruma derdine düştük, ileride hiç top tutamadık.
İkili mücadeleye girmeyi sevmeyen bir takımdık. Girdiğimizde çok bariz bir şekilde faul yapar, kart görürdük. Bu sefer rakibimiz Finlandiya ikili mücadelelere pek girmedi, girdiklerinde de aşırıya kaçıp, kartlık fauller yaptılar. Milli takımımız ise kart görmeyecek şekilde, ısıran bir futbol oynadı.
Maçta gözüme batan 2 pozisyon vardı:
9. dakikada İsmail, taç çizgisinin yanında baskıyı gördü. Kendi kalesine doğru giderken, bu baskı yüzünden topu taca attı. Bu tür pozisyonlarda, ya paslaşarak ya da rakip alana sırtın dönük de olsa, rakibin arkanda olmasından faydalanarak, topu kaldırıp, geriye doğru vurarak çıkabilmen gerekir. İyi bir takım isen veya iyi bir oyuncu isen bu tür bunları yapmayacaksın.
Cenk'in kornerden gelen topa vurduğu kafa, arka direk içine çarpıp ağlarla buluştu. Ön direkte bir Finlandiyalı vardı ama arka direkte yoktu. Olsa, gol olmayacaktı. Bu sistemi birçok takım uyguluyor, birçok teknik direktör uygulatıyor. Bunların içinde Mustafa Denizli önde geliyor. Arka direğe bir oyuncu koymak, ona göre takımı bir kişi eksiltmek. Ama işte bazen de bu sebepten gol yenebiliyor. Bana göre de her iki direk dibinde bir oyuncu mutlaka olmalıdır.

Ertelemeden puan çıkmadı

Haftanın tek 1. Lig karşılaşması. Erteleme maçı... Ümraniyespor - Balıkesirspor. Milli maç haftası olunca, milli takıma çağrılan bazı oyuncular yoktu. Tabii Türk oyuncular değil, yabancı olanlar.
Ümraniye maça atak başladı. Sonrasında denge sağlandı. Pozisyon olarak bir zenginlik vardı ama son vuruşlarda başarı yoktu. Kaleci Atilla'nın da kurtarışları, gole engel olan bir diğer etkendi. Başka bir engel de, saha zemininin bozuk oluşuydu. Gerçi bu alışık olduğumuz bir etken. 2. yarı da aynı şekilde Ümraniye'nin baskısıyla başladı ancak çok kısa sürdü. Yine denge geldi.
57. dakikada Glumac ceza alanında ayakla müdahale etmek istedi Beleck'in önündeki topa, başaramadı. Hemen arkasından bir kez daha ayak uzattı, Beleck yerde, penaltı. Ceza alanı içerisinde, yüzde yüz emin olmadan, rakibinin önündeki topa ayak uzatmak olmaz. Duvar olacaksın, kaleyi göstermeyeceksin sadece.
73. dakikada ele temas eden bir top, ceza alanı içerisinde. Hakem oyunu devam ettirdi. Sonrasında Nizamettin'in aşırıya kaçan itirazı nedeniyle yediği kırmızı kart, Balıkesir'i 1 kişi eksik bıraktırdı. Yine de karşı kalede gol aradı, fırsat yakaladı olmadı. 90. dakikada skor 2-0 olunca, maç da bitmiş oldu.
Genel olarak Balıkesir daha kaliteli bir takım izlenimi verdi. Daha organizeydi. Oyuncuları daha iyi anlaşıyordu birbiriyle. Ama bu ne üstünlük getirdi, ne de puan.
Bir detay:
Dakika 3. Defans arkasına atılan topta Samet hareketleniyor. Bülent rakibini takip ederken, tam arkasında kalan yardımcı hakeme de dönüp bakıyor, 'ofsayt var mı acaba?' diye. Oysa tüm dikkatini, kaleciyle karşı karşıya kalacak rakibini nasıl durdurabileceğine vermesi gerekir. Dahası yardımcı hakemin bayrağı kaldırmış olmasının bile bir anlamı yok, hakem düdük çalmadıktan sonra.

2. Lig Beyaz Grup

5 haftadır mağlubiyet yaşamayan Nazilli Belediyespor'un puan alma serisine Fatih Karagümrük son verdi. İkinci yarıda gelen gollerle maçı 2-1 kaybeden Nazilli Belediyespor ilk 5'ten oldukça uzaklaştı. Rakibi ise aldığı 3 puanla küme düşme potasından çıkmayı başardı.
Bucaspor'un ne zaman ne sonuç alacağı belli olmuyor. Sahasında Konya Anadolu Selçukspor'a diş geçiremedi, karşılaşma golsüz sona erdi.
Fethiyespor, lider İstanbulspor'u ağırladı. Puan alması elbette ki zordu. İlk yarıyı gol yemeden kapatabilmiş olsa da 2. yarıda gelen gollerle 2-1 mağlup ayrıldı sahadan.

2. Lig Kırmızı Grup

Şampiyonluk umudu yok denecek kadar az olan Menemen Belediyespor, lider Ankaragücü deplasmanındaydı. Yense de yenilse de pek fazla bir değişiklik olmayacaktı ligdeki durumunda. Geriye düştüğü mücadelede Hikmet ile beraberliği yakalayarak 1 puan kazandı, rakibine 2 puan kaybettirdi. 2. sıradaki Gümüşhanespor'un kaybetmesi sayesinde de Ankaragücü farkı 1 puan daha açmış oldu. Bu arada da doludizgin yukarılara tırmanan bir takım var; Hatayspor. Tam tamına 10 haftadır mağlubiyet yüzü görmediler. Liderle arasında 9 puan fark var. Kapanması zor. Ama play-offlar için ürkütücü bir form.
Karşıyaka şaşırtmaya devam ediyor. Küme düşme hattındaki takıma yeniliyor, ilk 5'e oynayan rakibini 5-0 gibi farklı bir skorla yeniyor. Alınan bu 3 puanla yine potaya girdi, umarız orada tutunmayı başarır artık.

3. Lig 1. Grup

Tam 19 maç oldu. Altay 19 haftadır mağlubiyet yüzü görmedi. En son mağlup olduğunda 6 Kasım 2016 idi. Kocaelispor'a 5-3 yenilmişti. Geçtiğimiz hafta da Kartalspor'u 1-0 yenmesini bildi. Ancak böylesine bir seriye rağmen, liderlik zor. Yine de zorlamaya devam.

3. Lig 2. Grup

Bodrumspor sahasında beklenmedik bir mağlubiyet aldı ve Erbaaspor'a 1-0 yenildi. 2. sıradaki rakibi Silivrispor'un haftayı 3 puanla kapatması neticesinde, aradaki puan farkı 6'ya düştü.
İlk 5 için mücadele eden birçok takım var. Kıran kırana bir yarışma içerisindeler. 4. sıradaki takımın 44, 9. sıradaki takımın ise 42 puanı bulunmakta. Bunlardan haftayı en karlı kapatan takım Manisa BBSK oldu. 3 puan üzerindeki Kırıkhanspor'u deplasmanda 2-0 yendi ve puanını eşitledi, 43 puanla 5. sıraya yükseldi. Bu arada da 43 puana sahip 4 takım bulunmakta.
Tire 1922, 3 kere öne geçtiği karşılaşmada Dersimspor'a 5-4 kaybetti. 3-2 önde iken, 46. dakikada kırmızı karttan 1 kişi eksik kalması, müsabakanın kırılma noktası idi.

3. Lig 3. Grup

Afjet Afyonspor tam yol ileri. Bayrampaşa'yı 3-0 yenerek, 7 puanlık avantajını korumayı bildi.
Bergama Belediyespor çıkışını sürdürüyor. Sahasında konuk ettiği Muğlaspor'u, 4-1'lik skorla mağlup etti, kırmızı bölgenin 4 puan üzerine çıkmış oldu.

Ferrari 'Ben de varım' dedi

F1'ciler muratlarına erdiler. 2017 sezonu yepyeni yüzüyle Avustralya'da start aldı. Her sezon olduğu gibi bu sezon da birçok değişiklik getirildi. Bunlardan öne çıkanları araçların daha hızlı olması ve biraz daha büyük olmaları.
Sıralama turları sonrasında değişimlere en iyi uyum sağlayan takımın Ferrari olduğunu gördük. Artık Mercedes'in bir rakibi vardı ve şampiyonluk geçmiş yıllardaki gibi kolay olmayacaktı. Ancak diğer araçlar ise çok ama çok gerideydiler ne yazık ki.
Hamilton 1., Vettel 2. sırada başladı yarışa. Tüm gözler bu ikisindeydi. Pist, geçişlere pek izin vermeyen bir yapıdaydı. Araçların biraz daha büyüdüğünü de dikkate alırsak, pek tadı olmayacağı bekleniyordu ve öyle de oldu. 1-2 geçiş dışında başka bir heyecan yaşanmadı. Trenlerin tek ray üzerinde yarışmasına benzetirsem, çok da abartmış olmam.
Hal böyle olunca yarışa damgasını vuran etken, Mercedes'in lastiklerinin daha çabuk aşınmasıydı. Bu da erken pit stopu gerektirdi, erken pit stopta trafiğe takılmayı... Trafiğe takılıp yavaşlamak zorunda kalan Hamilton, geç pite giren ve trafikten etkilenmeyen Vettel'e geçildi, yarış da böyle sona erdi.