Bu aralar bilgi toplumuna dönüşümden daha çok, dijital dönüşüm kavramı ön plana çıkartıldı. Bu durum birey ve toplum faktörlerinin biraz geri planda kaldığı kaygısı uyandırıyor. Uzmanlar; 'Bilişim kültürü olmadan bu dönüşümlerin gerçekleşmesi mümkün değil' diyorlar.
Okul öncesi çocuklardan başlayarak, çocukların, gençlerin, çalışanların, çalışmayanların, emeklilerin, yani kadın-erkek toplumun bütün kesimlerinin bilişim kültürünü özümsemiş olmaları gerekir. Bunu sağlamak için de iktidarın, muhalefetin ve ilgili tüm kurumların bir araya geleceği bir zihniyetin ortaya konması gerekir.

O günleri aramayalım!
 

Teknokent'te 46 bin çalışan içinden acaba kaç tanesi, Teknokent'lerin kuruluşunda emeği geçenlerden haberdardır. İşte burada her zaman söylüyoruz; 'vefa' ortaya çıkıyor...
Emrehan Halıcı'dan duymuştuk:
DSP-ANAP-MHP koalisyonu dönemindeki çalışmaları ile 'Teknoloji Geliştirme Bölgeleri' yasasını hazırlayan politikacıdan...
Sonrasında da bilişim şuraları ve e-Avrupa çerçevesinde başlatılan e-Türkiye çalışmalarının temelini atanlar arasında. Bu arada bir hatırlatma yapalım:
ODTÜ Halıcı Yazılım Evi, Türkiye'nin ilk teknopark girişimidir. İlginç bir durumdur, daha henüz Teknoloji Bölgeleri Yasası yokken bu girişim başlatılmıştı. Temelini  ise rahmetli Süleyman Demirel ve rahmetli Erdal İnönü birlikte atmışlardı.
Daha sonra bina tamamlanınca açılışını da rahmetli Bülent Ecevit yapmıştı. Hatırlayan olacaktır:
2002 seçimlerinde, Bülent Ecevit'in ana sloganı 'Hedef Bilgi Toplumu'ydu...
Zamanımızdaki politikacılarla, lider pozisyonunda olanlara da bunu hatırlatmak herhalde önemli ve anlamlı bir görev olmalı...

Rantçılara dikkat lazım!

Burada önemli bir endişe ortaya çıkıyor: O da; bazı sözde girişimcilerin, sadece teşvikten ve vergi indiriminden yararlanmak için bölge oluşturma çalışmaları...
Asıl motivasyon, üniversitenin insan ve laboratuar kaynaklarının girişimciyle buluşması, yenilikçi fikirlerin dünyada ses getirecek projelere dönüşmesi olmalı. Haber Ekspres'ten yetişen, Bilgisayar Mühendisi Emrah Önder'den öğrendiğimize göre; ayrıca bu bölgelerde pazarlama konusunun da farklı biçimde ele alınması gerekiyor. Teknolojiyle ve AR-GE'yle ilgilenen küçük ölçekli girişimlerde pazarlama faaliyetleri çok zayıf kalıyor. Satıştan çok teknoloji üretmeye odaklı bu girişimler için ortak/toplu bir pazarlama organizasyonu oluşturulmalı. Değinmek istediğimiz bir başka konu da yazılımın bizzat kendisinin bir Ar-Ge unsuru olarak görülmesi gerekliliğidir. Herhangi bir konuda geliştirilen yazılımın, desteklenebilmek için ek bir Ar-Ge bileşeni aranmasına ihtiyaç duyulmamalı. Şu an bazı yazılım girişimcileri bu nedenle ya başvuru yapmamakta ya da projelerine gerekli olmayan, zorlama Ar-GE eklemeleri yaparak başvuru yapıyorlar. Yazılım, donanım, iletişim, eğitim, hukuki alt yapı gibi konuların yanı sıra, bilişim kültürünü önemli bir madde olarak ele alınmalı...
Ana hedef ise Türkiye'nin bilgi toplumuna dönüşmesi olmalı...
Yani; milletçe  bu konuda bir reforma, bir devrime ihtiyacımız var. En kısa zamanda; Bilişim Bakanlığı veya Bilgi Toplumu Bakanlığı'nın oluşması da önemine binayen şart gibi görünüyor. Doğru stratejilerle yetişecek genç nüfus potansiyelimiz bize büyük bir avantaj sağlayabilir. Tersi ise var olan problemlerimizin daha da artmasına neden olur.
Çocuklarımız, gençlerimiz, tüm insanlarımız, en önemli zenginliğimiz olan akıllarını, zekâlarını, yaratıcılıklarını kullanabilecek bir durumda olmalılar.
Okul öncesinde, aile ortamında, okulda ve iş ortamında bu yaklaşımın egemen olması şarttır. Soru soran, merak eden, araştıran, çevresine ilgi duyan, bilim, teknoloji, sanat üretimine yatkın, zekâsını kullanan yaratıcı ve girişimci insanların yetiştirilmesi konusunda hepimize görevler düşüyor. Bu özellikler bilgi toplumunun bireylerinde olması gereken özelliklerdir.

DİP EKSPRES

Karşıyaka'nın Kanaryaları İtalya'da yarışacak


Karşıyaka Kanarya Severler ve Yetiştiriciler Derneği üyeleri 2017 yılında katıldığı 5 yerel 1 final yarışmalarında aldıkları başarıları, düzenledikleri yeni yıl yemeğinde kutladılar Kupalarını ve Plaketlerini aldılar. Karşıyaka Kent Balıkta gerçekleştirilen yemeğe çok sayıda dernek üyesi ve Kanarya sever katıldı. Kuşları dereceye giren 21 dernek üyesine, Dernek Başkanı ve Yönetim Kurulu üyeleri tarafından Kupa ve Plaketin yanı sıra 'ESYEM' tarafından da yem ve mamalar verildi.