Değerli okurlarım, 13 Ocak, büyük devlet adamı, KKTC'nin kurucu cumhurbaşkanı ve Kıbrıs davasının yılmaz savunucusu Sayın Rauf Denktaş'ın beşinci ölüm yıldönümüydü. Aynı zamanda yıllarca gazetemiz Haber Ekspres'te de köşe yazarlığı yapan Denktaş'ı rahmetle ve şükranla anıyoruz.
Denktaş'ın ölümünün beşinci yıldönümü ne yazık ki, Kıbrıs konusunda oldukça endişe verici haberlerin geldiği bir döneme denk geldi. Kıbrıslı Türk ve Rum liderlerin on sekiz aydır sürdürdüğü müzakerelerin ardından Cenevre'de KKTC, Kıbrıs Rum taraflarının yanı sıra garantör devletler sıfatıyla Türkiye, Yunanistan ve Britanya'nın katıldığı toplantılara geçildi.

Bu süreçte Türkiye tarafından ilginç açıklamalar geliyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir taraftan "Türk askerinin tamamen çekilmesi diye bir şey söz konusu olamaz" derken, diğer taraftan "Eğer böyle bir şey düşünülüyorsa, her iki tarafın da askerlerinin tamamıyla buradan çekilmesi gerekir" diyor ("Kıbrıs'ta Çekilme Bilmecesi", Cumhuriyet, 13 Ocak 2017). Bu durum, nüfus ve ekonomi açılarından olduğu gibi, güvenlik güçleri açısından da KKTC'den oldukça güçlü olan Rum tarafına adanın kontrolünü dolaylı yoldan devretmek anlamına gelmez mi? Bu açıklama aynı zamanda garantörlük mekanizmasının ortadan kaldırılmasını talep eden Rum tezlerine Türkiye'nin vermiş olduğu dolaylı bir olumlu yanıt değil midir?

Başbakan Binali Yıldırım'ın Kıbrıs müzakerelerine anayasa sürecinin daha önemli olduğu gerekçesiyle katılmadığı bir ortamda, Rum tarafının toprak talepleri ve Türkiye'nin tepkisi konusunda da yeni iddialar ortaya atılıyor. CHP milletvekili Öztürk Yılmaz'ın "KKTC'nin şu anki topraklarının yüzde 25'ini veriyorsunuz, taviz veriyorsunuz. KKTC fiilen ortadan kaldırılıyor. Toprakları, şu andaki topraklarının 4'te 1'i elinden çıkıyor. Verdiği topraklara 100 bine yakın Rum yerleştiriliyor. Elinde kalan topraklara ise 50-60 bin tane Rum'un gelmesi söz konusu. Veriyorsunuz işte, basbayağı Kıbrıs'ı satıyorsunuz" şeklindeki iddiası mutlaka yanıtlanmalı ("TBMM'de Kıbrıs Tartışması", Sözcü, 14 Ocak 2017).
Kıbrıs tartışması aslında üç temel konu başlığı üzerinden yürüyor. Toprak, garantörlük ve askeri varlık. Sayın Rauf Denktaş'ın beşinci ölüm yıldönümünde, onun davasına yaraşır bir müzakere sürecinin yürütülemediği ile ilgili haberler basına yansımaya başladı. Toprak, garantörlük ve askeri varlık konularında büyük tavizlerin verilmekte olduğu iddiaları var.
Umarız, telafisi mümkün olmayacak büyük yanlışlar yapılmaz. Rahmetli Rauf Denktaş'ın vizyonuna yakışan, onurlu bir tablo ile karşılaşırız.