Dünya Sağlık Örgütü'nün tahminlerine göre, dünyada her 4 saniyede 1 demans (bunama hastalığı) teşhisi konuluyor. Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre 2023'te ülkemizin 65 yaş üstü yaşlı nüfusunun yüzde 10'dan fazla olacağı ve demans hastalıklarının sıklığının büyük bir hızla artmaya devam edeceği ön görülmekte. 2 yıl önce dünyada 38 milyon bunama hastası varken 2014 yılı verilerine göre şu an bu sayı 44 milyon! 2014 yılı Dünya Alzheimer Raporu'na göre 2050 yılında dünyada demans hastası sayısının 135 milyona ulaşması bekleniyor. Rakamlardan da anlaşılacağı gibi günümüzün vebası adeta.

Hasta sayısının artmasıyla birlikte demans hastasının bakımına harcanan ücret de artmakta. 2010 yılında tüm dünyada 604 milyar Amerikan Doları harcama yapılmış. Bu gidişle 2030'da 1 trilyon Amerikan Doları tutacağı hesaplanmakta. Dünya Alzheimer Raporu 2009'dan beri her yıl yayınlanmakta ve çarpıcı sonuçları gözler önüne sermekte.

Raporda 'kalbine iyi gelen beynine de iyi gelir' ifadesi yer alıyor. Hayatın erken döneminde az eğitim almak, orta yaştayken yüksek tansiyon sorunu, şeker hastalığı ve sigara içiyor olmak güçlü şekilde demansa neden olmakta. Düşük ve orta gelirli ülkelerde bir başka deyişle gelişmemiş ve gelişmekteki ülkelerde, kalp-damar hastalıklarının, şeker hastalığının ve yüksek tansiyon hastalığının arttığı bununla beraber demans sıklığının da arttığı görülmekte. Öte yandan eğitim düzeyi ilkokul seviyesinde olanlarda, orta okul ve lise okuyanlara göre daha fazla demans görülmekte. Yani eğitim durumu arttıkça demans riski azalmakta.

Demans aslında pek çok ilerleyici hastalığın bir arada olduğu bir sendrom. Düşünme, muhakeme etme, hafıza ve günlük aktiviteyi kısıtlayan bir durum. Bunama yaşlılık hastalığı deriz ancak %2 ila 10 arasında 65 yaş öncesinde de görülmeye başlandı.

Demans (bunama) 4 alt başlıktan oluşmakta: Alzheimer hastalığı, Damarsal Demans, Frontotemporal Demans (ön temporal lob tutulumu), Lewy Cisimcikli Demans. Bunların içinde en az görülen, (%5'ten az) Lewy Cisimcikli Demanstır. Bilişsel yetenekte belirgin bozulma, Parkinson ve görsel halüsinasyonların olduğu, beyinde Lewy cisimleri olarak adlandırılan kalıntıların olduğu bir bunama tipidir. Frontotemporal Demans beynin ön ve yan lobunu tutan, kişilik ve duygu durum değişikliğinin olduğu tüm bunama hastalarının % 5-10'unu oluşturan tiptir. Damarsal Demans ise beyin damarlarında daralma, tıkanma ile oluşan hafıza kaybındansa duygu durum bozukluklarının daha ön planda olduğu, basamaklı olarak artan bir bunama tipidir. Tüm bunama hastalarının %20-30'u bu grupta yer alır.

Gelelim Alzheimer hastalığına. Bunamaların %50-75'inden sorumludur. Bunama veya Demans denince o yüzden akla ilk Alzeimer gelir. Beyin dış tabakasında (korteks) amiloid plaklar görülür. Hastada hafıza kaybının yanı sıra ilgisizlik, duygu durum bozuklukları da görülmektedir. 

1906 yılında Alman doktor Dr Alois Alzheimer, bir yaşlı kadın hastayı yıllarca izlemesinin sonucunda hafıza kaybıyla beraber dil problemlerinin ve kafa karışıklığının oluştuğunu gözlemler. Hastada ilerleyici zihinsel bozukluklar (hafıza, kavrama, konuşma ve yön bulma bozukluğu), işitsel halüsinasyonlar ve belirgin davranış bozuklukları saptar. Hastanın ölümü sonrası yaptığı otopside beyninde kümeleşen plaklar bulur. Beyin hücrelerinin dışında yer alan bu kalıntı ve plakların varlığı Alzheimer hastalığının tanısında kullanılır.

21 Eylül, tüm dünyada Alzheimer Günü olarak anılmakta. Nedenin ne olduğu tam bilinmese de ve tedavisi netleşmese de bunamanın ne kadar üzücü ve yıpratıcı bir hastalık olduğunu çoğumuz bilmekteyiz. Ailesinde ve yakın çevresinde demans olmayan yok gibi. Hasta hasta olduğunun bir noktadan sonra farkına varmamakta ancak bu süreci ailesi ve bakım verenleri tüm zorluklarıyla yaşamakta.

Önlem almak sadece vitamin takviyesi yapmak ve bulmaca çözmek değil. Ama dünyada yayınlanan rapordan da anlayacağımız gibi sigara içmemek, tansiyonu normal seviyede tutmak, iyi eğitimli olmak demans riskini azaltmakta.

Sağlıkla kalın.