ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü John Kirby'ye, başkent Washington'da düzenlediği günlük basın toplantısında, Savunma Bakanı Carter'ın, ABD Senatosu'nda yaptığı açıklamalar soruldu. Güney Carolina Senatörü Lindsey Graham'ın, YPG ile PKK arasında bir bağ olup olmadığı sorusuna, Carter'ın evet diye yanıt verdiği anımsatılan soruya, Sözcü Kirby, Savunma Bakanı Carter'ın açıklamalarını görmedim. Kendisinin ve Savunma Bakanlığı'nın görüşlerini dile getirmekte serbest. Ancak, bizim yaklaşımımızda bir değişiklik olmadı. PKK yabancı bir terör örgütü ve bunda bir değişiklik yok dedi.

Kirby, kendilerine doğrudan silah yardımı yapmasalar da, İŞİD'e karşı etkin mücadele veren Kürt grupları desteklemeyi sürdüreceklerini söyledi.

DESTEĞİMİZ SÜRECEK

Kırby, Kobani'de açıkça havadan silah desteği verdiniz, bunu kamuoyuna da açıkladınız sözleri üzerine İŞİD'e karşı mücadele eden savaşçılar etkin oldukları sürece bu destekten yararlanırlar, daha önce de söylediğim gibi bu destek sürecek. Ama bunlar yalnızca Kürtler değil. İŞİD'e karşı başarılı mücadele sergileyen gruplar koalisyon güçlerinin hava desteğinden yarar sağlayacak, bu da onlar etkili mücadele ettikleri oldukça sürecek diye konuştu.

Kirby, ABD Başkanı Barack Obama'nın da, İŞİD'e karşı mücadeleyi daha da güçlendirmek ve yerel güçlere destek vermek için, Suriye'ye 250 Özel Harekat Gücü askerinin yollanmasına onay verdiğini savundu.

PKK TERÖRİST ÖRGÜT OLARAK TANINIYOR, YPG DEĞİL

Kırby, YPG'nin, PKK ile bağlantılı olmadığını söyleyebilir misiniz sorusunu da, Açıkça söyleyeyim ki, daha önce de söyledim, bizim PKK ile YPG konusundaki pozisyonumuzda bir değişiklik yok diyerek geçiştirdi. Sorunun yinelenmesi üzerine Kirby, YPG'nin terörist örgüt olarak tanınmadığını, PKK'nın ise terörist örgüt olarak tanındığını söyledi.

John Kirby, Suriyeli yetkililerin ABD'nin Suriye yönetiminin onayını almadan, ülkeye Amerikan askeri yollaması ile ilgili 'egemenlik haklarının ihlal edildiği, saldırganca olduğu' yönündeki açıklamaları ile ilgili bir soruyu da Bu kararı alırken onların onayını istemedik, bu doğru. Ama bana kalırsa asıl saldırganlık gaz ve varil bombaları ile kendi halkını bombalamak diye yanıtladı.

Kirby, Halep'te 27 kişinin ölümü ile sonuçlanan, Sınır Tanımayan Doktorlar Örgütü ile Kızıl Haç çalışanlarının çalıştıkları hastaneye yapılan saldırının da Suriye yönetimi tarafından gerçekleştirildiğini savundu.

ABD, FİKİR ÖZGÜRLÜĞÜNÜ SAVUNUR

Kirby, Charlie Hebdo dergisinin Hazreti Muhammed karikatürünü köşelerinde yayınlayan Cumhuriyet gazetesi yazarları Ceyda Karan ve Hikmet Çetinkaya'nın, ikişer yıl hapis cezasına çarptırılması ile ilgili soruya verdiği yanıtta da, ABD'nin hem Türkiye'de, hem de dünyada fikir özgürlüğünü sürekli savunmakta olduğunu söyledi. Dinsel konularda gösterilen duyarlılıkları anladıklarını belirten Kirby, bunun demokrasiyi görmemezlikten gelmek olmayacağını, medya kuruluşlarının ve gazetecilerin neyi yayınlayıp yayınlamayacaklarının kendilerine bırakılması gerektiğini söyledi.

Kirby, Türkiye'de demokrasinin işleyip işlemediğine ilişkin soruyu Sonuna kadar işleme yapabilir. Anayasaya ve Türk halkının isteklerine uyduğu sürece. Biz de bunu görmek istiyoruz, Türkiye'nin başarısını görmek istiyoruz. İfade özgürlüğünü kısıtlamaktan kaygımız da bundan zaten, gazetecileri işlerini yapamasınlar diye baskı altına almak doğru bir yol değil diye yanıtladı.

Kirby, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı İsmail Kahraman'ın, önceki gün yaptığı Laiklik yeni anayasada olmamalı açıklamasını görmediğini, bu konuda bir yorum yapmayacağını, Türkiye'nin kendi anayasasında belirlediği değerleri öne çıkardığını görmek istediklerini söyledi.