Onlarca yıl hapis cezasıyla karşı karşıyayken savcıyla anlaşarak ‘sanık’ken ‘tanık’ konumuna geçen Rıza Sarraf, ’Atilla’ya karşı ABD davası’nda üçüncü kez hakim karşısına çıktı.

Sarraf’ın en fazla akılda kalan ifadesi, eski Halkbank genel müdürü Süleyman Aslan için, “Ne zaman selam versem borçlu çıkıyordum” demesiydi.

Sarraf, ilk iki günün aksine, davanın sanığı eski Halkbank genel müdür yardımcısını suçlayıcı ifadeler de kullandı: “Yasada bir açık buldu, böylece altın işini de sürdürebildik… Yöntemi Aslan ve Atilla’yla finalize ettik.”

Duruşma öncesi hakimin, “Önümüzde bu davanın çok ötesinde etki yaratacak bir tape var” demesi ‘heyacan’ın dozunu yükseltti. Ne var ki beklenti boşa çıktı.

Sarraf konşimentonun ne olduğunu daha 16-17 yaşlarında çay ticareti yaparken öğrendiğini söyleyince salondaki Türk gazeteciler gülüştü.

Duruşma sonunda beklenmedik bir karar çıktı: “Duruşmalar boyunca uyuyan jüri üyesi yargıç tarafından jüriden çıkarıldı.”

Davada dakika dakika şunlar yaşandı:

22:30 Yargıç, Türkiye’den tanıkların ifadesinin alınması için savunma ve iddia makamının uygun bir çözüm bulamamasına ‘akıl sır erdiremediğini’ söyledi. Aralarında görüşmelerini istedi. Konu çözülebilmiş değil.

22:25 Diğer konu: Anlaşılan o ki ABD hükümeti, savunmanın tanıklarına ABD’ye güvenli giriş güvencesi vermemiş. Savunma makamı, bu tanıkların ifadelerinin Türkiye’den görüntülü alınmasını isteyebilir.
Uykucu jüri üyesi atıldı

22:20 Duruşmanın ardından, uyuyan jüri üyesine bir avukatın, “Böyle bir davada uyuyabiliyorsan her yerde uyuyabilirsin” dediği duyuldu.

22: 14 Yargıç, uyuduğu gerekçesiyle duruşmalardan men ettiği jüri üyesi için, “İyi de bir adama benziyordu” dedi ve ekledi: “Epey de sesli uyudu.”

22:12: Yargıç, uyuyan jüri üyesini duruşmalardan men etti: “Bence salonda olup bitenleri dikkatle izlemeyen bir jüri üyesi görevini yerine getiremez.”

22:10 Duruşmanın ardından iki konu ele alındı: Jüri üyelerinden birinin uyuması ve Atilla’nın Türkiye’den gelecek  tanıklarının güvenlik güvencesi talebi.

22:05 Bir tape daha dinletildikten sonra duruşma sona erdi. Tapenin çevirisi yapılmadı. Dağıtılacak.

22:00 Duruşma yeniden başladı.


‘Halkbank personeli işin farkında değildi’


Sarraf: “Halkbank’ın alt kademe personeli yaptıkları işlemlerde aslında bir gıda ticareti bulunmadığını bilmiyordu. Bu yüzden de belge isteyip duruyorlardı.”

21:45 Duruşmanın biteceği söylenen saate 15 dakika kaldı.

21:43 Yargıcın, duruşma öncesi “Bu davanın çok ötesinde etki yapacak” diye anlattığı tapenin dinletilmesi bekleniyor (Diken).

21:38 Kısa bir ara verildi.

21:32 Bir başka tape dinletiliyor.

21:30 Sarraf: “Banka transfer için bir belge istedi. Bu beni tedirgin etti. Çünkü bir mal gönderimi yapılmamıştı, bu yüzden istedikleri belgeyi temin etmem imkansızdı. Aslan, ‘Ben halledeceğim, sıkıntı yok Rıza bey’ dedi.”

21:20 Sarraf, (söz konusu emailde) Atilla’dan 50 milyon avroluk para transferinin akıbetiyle ilgilenmesini istediğini söyledi, uluslararası bir işlem olduğu için.

21:10  Sarraf’tan Atilla’ya email, 29 Mayıs 2013 tarihli. Delil olarak dosyaya konuldu. Konu: 50 milyonluk swift talimatı. Alıcı Bijan Alipour (Diken’in notu: Alipour, halen İran Milli Güney Petrolleri Şirketi’nin CEO’su; o dönemde ise Petroiran Geliştirme Şirketi’nde müdürdü)

21.04 Eski ekonomi bakanı Zafer Çağlayan’dan sonra eski içişleri bakanı Muammer Güler’in fotoğrafı da jüriye gösterildi savcılık tarafından. (Sarraf dünkü duruşmada babasına Çin bankalarına referans mektubu yazdırması için Barış Güler’e 100 bin dolar verdiği söylemişti) Fotoğrafın sağ alt köşesinde ‘Delil 15′ yazıyor.

20:57 Yeniden Tüpraş ve Botaş… (Sarraf) petrol ve doğalgaz gelirlerinin işi finanse etmek nasıl kullanıldığını anlatıyor.

20:54 Sarraf: “İranlılar toplantıda Halkbank’a ödemeleri doğrudan yapması için bastırdı. Aslan da toplantıdaydı. Halkbank’tan yalnız o vardı.”

20:50 Savcı: “İranlı yetkililerle Mayıs 2013’te hiç toplantı yapıldı mı?”

Sarraf: “Evet bir toplantı yapıldı.”

Savcı: “Siz katıldınız mı?”

Sarraf: “Bazı bölümlerine.”

20:40 Arka arkaya tapeler dinletiliyor. Yargıç duruşma öncesi tapelerin dinletilmesi yönünde karar vermişti.
 

‘Altından gıdaya geçmemiz şarttı’


20:35 Sarraf: “Altından gıdaya geçmemiz şarttı İran’a yönelik ABD ambargosundaki değişikliklerden ötürü.”

20:30 Sarraf: “İranlılarla sürekli temas halindeydim.”

20:27: Sarraf: “Altın ya da gıda… Ödemelerini yapabildikleri sürece İran için fark etmiyordu.”

20:10 Duruşma yeniden başladı. Sarraf ile Happani arasındaki bir görüşmenin tapesi dinletiliyor.

19:41  Yargıç, bir hayli konuşan Sarraf’a pastil verilmesini istedi.

19:40: Duruşmaya ara verildi. Duruşmanın bugün TSİ 22:00’da bitmesine planlanıyor.
‘Aslan’a ne zaman selam versem hep borçlu çıkıyordum…’

19:35 Sarraf: “Süleyman beye (eski Halkbank genel müdürü Süleyman Aslan) ne zaman selam versem hep borçlu çıkıyordum. Bu yüzden Happani’ye (yardımcısı Abdullah Happani)  bir belgeye bir imza fotoşoplamasını söyledim ki Aslan’a daha fazla rüşvet vermek zorunda kalmasın.”

19:25: Sarraf, kullandığı bir argo ifadenin anlamını şöyle açıkladı: “Para İran’dan gönderildi.”

19:20 Sarraf konuşurken Atilla’nın avukatları en az bir kez itiraz etti, Yargıç Berman’a, Atilla hakkındaki ifadelerin ‘söylenti’ olduğunu, yani birinci elden alınmış bilgi olmadığını savundular. İtiraz reddedildi. Konu muhtemelen savunmanın çapraz sorgusunda yeniden gündeme gelecek.

19:15 Sarraf tanık sandalyesine yeniden oturdu. Savcı, yeni bir tape dinletmek istediğini söyledi. İçeriği henüz belli değil Önce Sarraf’ın tapenin gerçekliğini teyit etmesini istedi. (Yargıç duruşma öncesinde, “Önümüzde bu davanın çok ötesinde etki yapacak bir kayıt var” demişti)
Salonda gülüşmeler

19:05  Sarraf konşimentonun ne olduğunu daha 16-17 yaşlarında çay ticareti yaparken öğrendiğini söyleyince salondaki Türk gazeteciler gülüştü.

18:50 Sarraf: “Tek bir mal nakliyatı yapılmadı.”

18:45 Kanıt dosyasına konulan Rıza Sarraf’ın eski bir fotoğrafı… Sağ alt köşede ‘Delil 20’ yazılı.

18:40 Sarraf sahte gıda ticaretinin ayrıntılarını şemayla anlatmayı sürdürüyor.

18:32: Sarraf şimdi de ‘Atlantis’ diye bir şirketten bahsediyor.

18:25 Sarraf sahte gıda ticaretinin nasıl işlediğini anlatıyor: “Sahte tedarikçi Centrica Dubai’ydi. İran’a gıdayı Volgam satıyordu.”

Savcı: “İki şirket de sizin kontrolünüzde miydi?”

Sarraf: “Kesinlikle efendim.”

‘Atilla yasada bir açık buldu, böylece altın işine de devam edebildik’

18:15 Sarraf: “Altın işi bitince gıdaya geçtik. Sonra Atilla yasada bir açık buldu, böylece altın işine de devam edebildik.”
18:10 Sarraf: “Aslan ve Atilla’yla bir toplantıda yöntemi (gıda ticareti üzerinden bankacılık işlemi) finalize ettik.”

18:00 Sarraf şimdi de Aslan’la görüşmesinden sonra Halkbank yetkilisi Hakan Aydoğan’la konuşmasından bahsediyor.

17:45 Sarraf: “Süleyman Aslan’la gıda işini yürütebilmek için gerekli gümrük beyanlarını nasıl alabileceğimi konuştum.”

17:40 Bir mesaj okunuyor. Sarraf’tan Atilla’ya: “Umarım gıda konusunda bir sorun yoktur?”

17:35 Duruşma başladı. Sarraf dün kaldığı yerden devam ediyor.

17:20 Yargıç ile avukatlar ve savcılar arasında duruşma öncesi görüşmeler yapılıyor.