DİSK-AR, TÜİK’in bugün açıkladığı Ekim 2016 dönemi Hanehalkı İşgücü Araştırması sonuçlarını değerlendirdiği açıklamasında, siyasi ve ekonomik krizin, işgücü göstergelerinin tümünde artışa yol açmaya devam ettiğini kaydetti.

DİSK AR açıklamasında, TÜİK tarafından açıklanan dar tanımlı (standart) işsizlik oranının bir önceki yılın Ekim ayına göre 1.3 puan artarak yüzde 11.8’e yükseldiğini vurgulayarak “Böylece resmi işsizlik rakamları 2008/2009 krizi sonrasındaki seviyesine dönmüş oldu. İşsizlik göstergelerinde yükseliş, Türkiye ekonomisinin kriz günlerine dönüşü anlamına geliyor” dedi.

Genç kadın işsizliği yüzde 27.1

DİSK AR’ın değerlendirmesine göre dar tanımlı işsiz sayısı, bir önceki yılın Ekim ayına göre 500 bin kişi artarak 3 milyon 647 bine yükseldi. İşsiz sayısı 2014 yılının Ekim ayına göre ise 604 bin kişi arttı. Ekim 2014’te yüzde 24.8 olan genç kadın işsizlik oranı 2.3 puan artarak yüzde 27.1’e yükseldi.

Ekim 2015’te 5 milyon 971 bin olan geniş tanımlı işsiz sayısı Ekim 2016’da 6 milyon 503 bine yükseldi. Geniş tanımlı işsiz sayısı 532 bin kişi arttı. Geniş tanımlı işsizlik oranı yüzde 19.6 olarak gerçekleşti.

DİSK AR’ın değerlendirmesinde tarım dışı kadın işsizliğindeki artışın sürdüğü, tarım dışı kadın işsizliğinin de 2014 yılından itibaren 2.7 puan artarak yüzde 21.0’e yükseldiği belirtildi. Açıklamada, Ekim 2016 döneminde 15-24 yaş arası genç işsizliğinin bir önceki yılın aynı dönemine göre 1.9 puan artarak yüzde 21.2’ye yükseldiği, tarım dışı genç işsizliğin de yüzde 24.6 seviyesine yükseldiği ifade edildi.

İşsizlikte yeni zirve

Açıklamaya göre, TÜİK tarafından açıklanan dar tanımlı (standart) işsizlik oranı bir önceki yılın Ekim ayına göre 1.3 puanlık artış göstererek yüzde 11.8’e yükseldi. Böylece işsizlik hesaplama yönteminin değiştirildiği 2014’ten bu yana son üç yılın en yüksek işsizlik oranı gerçekleşmiş oldu. Toplam işsiz sayısı bir önceki yılın Ekim ayına göre 500 bin kişi artarak 3 milyon 647 bin olarak gerçekleşti.

DİSK AR açıklamasında işsizliğin gerçek boyutlarının anlaşılması için “Geniş tanımlı işsizlik hesaplaması” yapıldığı da belirtilerek şöyle denildi:

Kentlerde dört gençten biri işsiz

“Ekim 2016 döneminde tarım dışı işsizlik oranı bir önceki yılın aynı ayına göre 1.5 puan artarak yüzde 14.1 olarak gerçekleşti. Tarım dışı kadın işsizliği ise 3 puanlık bir artışla yüzde 21 olarak hesaplandı.  Tarım dışı genç işsizliği ise 2.2 puanlık bir artışla yüzde 24.6’ya yükselirken, tarım dışı genç kadın işsizliği 4.1 puan artarak 33.1 olarak gerçekleşti.

Ekim 2016 döneminde 15-24 yaş arası işsizliği 1.9 puan artarak yüzde 21.2’ye yükseldi. Tarım dışı genç kadın işsizliği ise 4.1 puan artarak 33.1’e yükseldi. Böylece Ekim 2016’nın en yüksek işsizlik oranı tarım dışı genç kadın işsizliğinde görüldü.

"işsiz sayısı 2.5 milyondan 3.6 milyona"

Geniş tanımlı işsizlikte bir önceki yılın aynı ayına göre yeni katılan 532 bin kişi işsiz, Ekim 2014’ten itibaren hesaplanan en yüksek oran oldu. Toplam işsiz sayısı 3 milyon 647 bin olurken, bu işsizlerin 1 milyon 579 bini erkeklerden, 2 milyon 68 bini ise kadınlardan oluştu. Kadın işsizlikte görülen artış da Ekim 2014’ten bu yana görülen en yüksek işsizlik oranı oldu.”

DİSK AR’ın açıklamasının “AKP işsizlikle mücadelede başarısız” başlıklı bölümünde işsizliğin son beş yıldır düzenli olarak arttığı 2012 yılında yüzde 9.1 olan dar tanımlı işsizlik oranının beş yılda 2.2 puan artarak Ekim 2016’da yüzde 11.8’e ve işsiz sayısının da 2.5 milyondan 3.6 milyona yükseldiğine dikkat çekildi.

"İşsizlikteki artış en çok kadınları etkiliyor"

Açıklamanın “Değerlendirme ve öneriler” bölümünde şu görüşlere yer verildi:

- TÜİK’in Eylül 2016 dönemi Hanehalkı İşgücü Araştırması sonuçları işsizlikte artış eğilimin devam ettiğini gösteriyor. İşsizlik son üç yılın en yüksek sayısına yükselirken bütün işsizlik türlerinde tırmanış yaşanıyor. Genişletilmiş işsiz sayısı 6.4 milyon gibi oldukça yüksek bir sayıya ulaşmış durumda. İşsizlikteki artış en çok kadınları etkiliyor. Toplum yararına çalışma ve evde bakım hizmetlerinde çalışanların da istihdam rakamlarına dahil edilmesine rağmen işsizlikteki artışın önüne geçilemediği ve AKP’nin işsizlikle mücadelede başarısız olduğu görülüyor.

- 'Herkesin çalışması için, herkesin daha az çalışması' ilkesi doğrultusunda haftalık çalışma süresi gelir kaybı olmaksızın 37.5 saate, fazla mesailer için uygulanan yıllık 270 saat sınırı, 90 saate düşürülmelidir.

- Uluslararası çalışma normları doğrultusunda herkese en az bir ay ücretli yıllık izin hakkı tanınmalıdır.

- İstihdam artışlarında kamunun payı dikkate değerdir. Kamu istihdamının artırılması, kamuda eğreti ve güvencesiz çalışma biçimleri yerine, kadrolu ve güvenceli istihdam artışının sağlanması yaşamsal önemdedir. Kamu girişimciliği ve hizmetleri istihdam yaratacak şekilde yeniden ele alınmalı ve kamuda personel açığı derhal kapatılmalıdır.

- Güvencesiz çalışma biçimlerine son verilmeli, tüm taşeron işçilere kadro verilmelidir. Kamu taşeron işçileri kamu işçisi olarak kadroya alınmalıdır.

- Uluslararası Çalışma Örgütü ILO’nun ‘insana yaraşır iş’ yaklaşımı temelinde herkese güvenceli ve nitelikli işler sağlanmalıdır.

- Kiralık işçilik yasası (6715) Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmelidir.

-Sendikal hak ve özgürlüklerin kullanımı güvence altına alınmalı, sendikal barajlar kaldırılmalı, herkesin sendika hakkını özgürce kullanabilmesi için gerekli yasal düzenlemeler yapılmalıdır.

- Toplum yararına çalışma programları kapsamında çalıştırılanlar daimi işçi statüsüne geçirilmelidir.

- İş başında eğitim adı altında çırak ve stajyerlerin ucuz işgücü deposu olarak kullanılması uygulamasına son verilmelidir.

- İşsizlik Sigortası Fonunun amaç dışı kullanımına son verilmelidir

- Kadın istihdamının artırılması ve işsizliğinin azaltılması için işgücü piyasalarındaki cinsiyetçi uygulamalara son verilmeli, ev içi bakım hizmetleri devletin gereken nitelikli, yaygın ve ücretsiz bakım hizmetlerini sağlaması ile kadının üzerinden alınmalıdır.