Ali Budak- EBSO’nun Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü ile Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu iş birliğiyle gerçekleştirdiği seminerde, Avrupa Birliği desteklerinden İPARD (Katılım Öncesi Yardım Aracı Kırsal Kalkınma Programı) ile Kırsal Kalkınma Yatırımlarının Desteklenmesi Programı ayrıntılarıyla anlatıldı. EBSO Yönetim Kurulu Üyesi Haluk Tezcan ve TKDK Proje Yönetim Koordinatörü Ahmet Yazar’ın konuşmacı olduğu seminerde katılımcıların soruları da yetkililer tarafından cevaplandırıldı.


‘Türkiye, küresel ihracatta avantajlı’


Anadolu’nun bereketli topraklarının onlarca farklı uygarlığa ev sahipliği yaptığını ve yüzyıllar boyunca her zaman önemli bir tarım merkezi olduğunu belirten Tezcan, şöyle konuştu: Ancak, sanayileşme ile birlikte fabrikaların kentlerde yoğunlaşması ve büyük şehirlerin güçlenmesi, zamanla tarımı ikinci plana itti. Oysa ki, gelişmiş ülkelerin durumunu incelediğimizde kırsal yaşamın da kentsel yaşam kadar önemsendiğini ve tarım politikalarının ekonominin değerli bir parçası olduğunu gözlemliyoruz. Zira, gelişmiş ve güçlü bir ülke olmak, GSYİH’nın büyüklüğü kadar, GSYİH’nın bölgeler arasında ne kadar adaletli dağıldığıyla da ilgilidir. AB başta olmak üzere pek çok farklı ülkede kırsal kalkınmanın güçlendirilmesi için uygulanan politikalarla küresel ekonomideki paylarını arttırdı. Tarım ihracatımız sadece 18 milyar dolar iken, AB’nin 130 milyar dolar. Almanya’nın sadece peynir ihracatı 4 milyar dolar. Bu örnekleri çoğaltmak mümkün.
 

Kırsal kalkınma hızlandırılmalı


Potansiyellerini doğru değerlendirmek ve stratejilerini doğru kurgulamak zorunda olduklarını dile getiren Tezcan, ‘Bunun için de kırsal kalkınmamızı hızlandırmalıyız. Bugün AB ülkelerinin köy dediği bölgelerin, adeta cennetten bir köşe olduğunu görüyoruz. İşte bizim de köylerimizi benzer seviyeye getirmemiz, verilen destekleri de verimli kullanmamız oldukça önemlidir. İlk 10 büyük ekonomi arasında yer alarak küresel ekonomiye yön verme gibi iddialı bir hedefi olan ülkemizde, kentsel ve kırsal yaşam arasındaki dengenin tesis edilmesi, büyük önem taşıyor’ ifadelerini kullandı.
 

En çok desteği İzmir aldı


Toplantıda konuşan ve bakanlığın hibesine başvurmak isteyen kişilerin projelerinin alt limitinin en az 30 bin TL olması gerektiğine vurgu yapan Gıda, Tarım ve Hayvancılık İzmir İl Müdürlüğü Kırsal Kalkınma ve Örgütlenme Şube Müdürü Dr. Fatih Kılıç, şunları söyledi: İzmir’de bakanlık olarak projelere yüzde 50 hibe sağlıyouz. 2016 yılından itibaren tamamlanan 313 projeye 120 milyon TL destek verildi. Bu 10 yıllık projelerde İzmir’de 3 bin 743 kişiye istihdam sağlandı. İzmir aldığı destekle Türkiye’de en çok destek alan il oldu. 11’inci etap başvurularında 301 proje değerlendirildi. 186 milyon lira değerindeki 157 proje için sözleşme anlaşmasında gelindi. 100 proje için imzalandı. 108 milyon TL’lik yatırıma yaklaşık 52 milyon hibe desteği sağlanacak.
 

İzmir’den IPARD yararlanamaz


IPARD’ın İzmir de çok fazla tanınmadığını ve İzmir’in çok gelişmiş bir şehir olduğu için desteklenemeyeceğini söyleyen TKDK Proje Yönetim Koordinatörü Ahmet Yazar ‘Manisa’da İPARD’ın ne kadar tarıma faydalar sağladığını, nasıl projeler gerçekleştirdiğini hep izledik. Biz hiçbir zaman IPARD destekleri ile TKDK desteklerini yarıştırmıyoruz. Onlar birbirlerini tamamlayıcı nitelikte. Birçok noktada bu programlar örtüşmekte ve benzeşmekte. IPARD’dan destek görmeyen İzmir’e baktığımızda TKDK desteklerinden en fazla yararlanan il olduğunu biliyoruz’ dedi.
 

5 yılda, 11 bin proje desteklendi


TKDK’nın 2017 yılında kurulan bir kamu kurumu olduğu bilgisini veren Yazar, şunları söyledi: Amacı, kırsal anlamda ulusal ve uluslararası destekleri ülkemizde kullandırmaktır. AB ile birlikte yürütüyoruz. 2011’de hibe programı uygulanmaya başladı buna IPARD diyoruz. 2016 yılsonu itibariyle bu IPARD 1 uygulamasını bitirdik. Şimdi IPARD 2 programı var. Bu yeni programı uygulamaya başladık. IPARD 1’de, 1 milyar Euro’nun üzerinde bütçemiz vardı. IPARD 2’de yine hibe kullandırmak üzere 1 milyar Euro’nun üzerinde bütçemiz var. IPARD 1 programı kapsamında 2011-2016 yılları arasındaki 5 yıllık süre içinde 16 bin proje başvurusu oldu, bunların 11 bini yatırıma dönüştü. Bu süreçte 7 milyar liralık yatırım yapıldı. Projelere 3,3 milyar da hibe yaptık. 1,5 milyar TL de vergi muafiyeti, 57 bin kişiye de istihdam sağlandı.  Yeni başlayan IPARD 2 programında bir seferde aldıkları proje sayısı 9 bine yaklaştı. Toplamda bin 639 projenin desteklenmesi kararını aldık. Bu projelere de 853 milyon liralık bir hibe sağlayacağız.


Yüzde 70’e varan hibe desteği


Tarım ve hayvancılık alanında belirlenen kategorilerde yapılan yatırımlara yüzde 70’e varan hibe desteği sağladıklarını ifade eden Yazar, ‘Yatırımcımız 40 yaşın altındaysa yüzde 5 daha fazla faydalanıyor hibeden. Kimler başvurabilir? Yatırım yapmayı kafasına koyan herkes bu desteklerden faydalanabilir. Siz kafanıza koyduysanız geri kalan iş sadece prosedür ve halledilir. Bu hibelerden faydalanabilecek kişiler gerçekte tüzel kişilerdir. Kamu tüzel kişileri faydalanamaz. Özel tüzel kişiler faydalanabilir. Yapılan yatırımın en az 5 yıl devam etmesi gerekir. Kurallardan biri de bu. Verdiğimiz hibeyi geri almıyoruz ama karşılık olarak işletmenin en az 5 yıl boyunca faaliyetine devam etmesini istiyoruz. Hibeleri avans olarak vermiyoruz. Yatırımcı ilk önce ödemelerini yapacak, sonra parasını ödeyeceğiz’ dedi.