Gamze Geçer- Türkiye’de 15 milyondan fazla yalıtımsız bina bulunduğuna değinen Turan konuşmasına şu şekilde devam etti: ‘Bu da binaların %85’inin yalıtımsız olduğu anlamına geliyor. Yalıtımsız binalar ve sanayideki enerji kaybının, her yıl ülke ekonomisine bedeli minimum 15 milyar dolar. Eğer cari açığı düşürmek istiyorsak konut ve sanayide enerji verimliliğine, dolayısıyla yalıtıma odaklanmalıyız.

Yalıtım sektöründe Türkiye’den çıkan global bir marka olma yolunda yatırımlarına ara vermeden devam eden ODE Yalıtım, bu hedefe paralel olarak ihracatta gerçekleştirdiği büyümenin yanı sıra yurtiçinde de Ege Bölgesi’nde büyümeye odaklandı. ODE Yalıtım, başta İzmir olmak üzere Ege Bölgesi’ndeki bayileriyle birlikte bölgedeki mimar ve mühendislere seslenirken, bayi eğitimlerine de ağırlık verecek.’


Ege’de eğitimlere ağırlık verilecek

Bu kararı almalarında bölgede büyüyen inşaat sektörünün, bölgenin deprem bölgesi olmasının ve ODE’nin Eskişehirfabrikasının sağladığı navlun avantajının önemli rol oynadığını anlatan Turan, ‘Hedefimiz 2020 yılına kadar ODE’nin toplam cirosu içinde Ege’nin payını yüzde 20’ye çıkarmak’ diye konuştu. ODE Yalıtım’ın Paydaş Paylaşım Platformu adı altında kurduğu platformla, yıl boyunca paydaşlarına katma değer sağlamak için eğitim çalışmaları organize ettiğini vurgulayan Turan, “Bu yıl Ege Bölgesi genelinde de eğitimlerimize ağırlık vereceğiz.  Bölgede hem ustalara eğitimler vermeyi hem de mimar ve mühendislere ulaşmayı planlıyoruz’ diye konuştu.


Hedef su yalıtımının lideri olmak

Orhan Turan, şöyle devam etti: ‘Bizi, kapasite ve ciro açısından Türkiye’nin en büyük yalıtım firması yapacak olan Eskişehir yatırımımız, 1 milyon doların üzerinde ihracat yaptığımız ülke sayısını da her yıl artırmamızı sağlayacak. Ayrıca bu yıl Membran, Starflex ve R-Flex’te yaptığımız yeni yatırımlarla, pazarda agresif bir büyüme gerçekleştirmeyi hedefliyoruz. Eskişehir tesisimizle Membran üretiminde 32 milyon metrekare kapasiteye ulaştık. Membran üretimindeki artışa bağlı olarak da su yalıtımının lideri olma hedefimiz doğrultusunda çalışmalar yapacağız.’


Su yalıtımında bilinci artırmak için çalışıyoruz

Türkiye'nin yüzölçümü olarak yüzde 92'sinin nüfus yoğunluğu olarak da yüzde 95'inin deprem kuşağında bulunduğunu hatırlatan Turan şöyle devam etti: ‘Binalarda su yalıtımı yapılarak korozyonun engellenmesi Türkiye için hayati bir öneme sahip. Kullanılan malzemenin kalitesi de büyük önem taşıyor. Su yalıtımının zorunlu hale gelmesiyle su yalıtımı ürünleri konusunda bilincin artacağına ve bunun da yalıtım pazarını pozitif etkileyeceğine inanıyoruz. Biz de su yalıtımı konusunda bilinci artırmak için önemli çalışmalar yürütüyoruz. Bitümlü Su Yalıtımı Üreticileri Derneği (BİTÜDER) üyesiyiz. BİTÜDER olarak, Toplu Konut İdaresi projelerine seminerler veriyoruz. Bu projelerden numuneler alıp, ürünler etiket değerleri ile uyumlu mu, standarda uygun mu diye test edip, sonucu müteahhitlerle de paylaşıyoruz. Ayrıca ODE olarak, su yalıtımı konusunda seminerler ve usta eğitimleri düzenliyoruz.’