Doğancan Bingöl - Turizmin gözde merkezlerinden biri olan Alaçatı'nın sorunları popüleritesi oranında artıyor. Yaşanan bu problemlere karşı Alaçatı Turizm Derneği 'Kara Şemsiye' isimli başlattığı hareket ile Alaçatı'nın sorunlarını özetlediği 9 madde ile çözmeye çalışıyor. Dernek, Alaçatı'nın tekrar gökkuşağı renklerine bürünmesi için çabalıyor.

 

Son dönemlerde Alaçatı'nın turizmin gözbebeği haline gelmesi çeşitli sorunları da beraberinde getiriyor. Özellikle yaz aylarında artan ziyaretçi sayısı nedeniyle sokaklar yürünmez hale gelebiliyor. Çeşitli işletmelerin fevri davranışları nedeniyle ses, gürültü ve çevre kirliliğini artmış durumda. Bu sorunlara karşı kanunların ve kuralların uygulanamaması Alaçatı sokaklarının doğasını bozarak, doğal güzelliğini kaybettirme tehlikesi ile karşı karşıya.
Yurtdışından gelen turistler konaklamak istedikleri otelleri konforuna göre değil gürültü kirliliğinin en az olduğu yerleşim yerlerinde yapmak istiyor. Ödedikleri otel ücretinin karşılığında gece uyuyamadıklarını söyleyen misafir sayısı azımsanmayacak kadar fazla. Akşam saatlerinde başlayan müzik ile beraber baş gösteren fuhuş ile uyuşturucu trafiği ise Alaçatı'nın doğal güzelliklerini yaşamak için gelen ziyaretçilerin şehirden uzaklaşmasına neden oluyor.

Bu durumlara tepki olarak Alaçatı Turizm Derneği '75Desibel' ve 'Kara Şemsiye' projelerini başlattı. Bu Alaçatı'yı kurtarma projelerinde '75Desibel' ile dernek yetkilileri 'Komşumuzun kulağı sınırımız' diyerek yaşanan gürültü kirliliğine, 'Kara Şemsiye'yle de Alaçatı'yı yaşanmaz hale getirmiş sorunları gözler önüne seriyor.

Durum böyleyken akıllara 'Alaçatı kaos nedeniyle eski cazibesini kaybetti mi?' sorusu geliyor. Alaçatının eski esnafı ve Alaçatı Turizm Derneği yetkilileri Alaçatı'yı ranta kurban etmemek için mücadele veriyor. 'Kara Şemsiye' projesiyle sorunları sezon başlamadan önce çözmek ve derneğin logosunda yer alan gökkuşağı renklerinin bulunduğu rengarenk bir şemsiyeyi açarak yaşanılabilir bir Alaçatı için çaba gösteriyorlar.

Önceki haftalarda yerel seçimler öncesinde adayların bir araya geldiği bir toplantı ile sorunları belediye başkan adaylarına açıkladılar ve talep, beklenti ve önerilerin yer aldığı yol haritasının altına adaylar tarafından imza atıldı. Seçimlerden sonra kısa-orta-uzun vadeli çözümler ile Alaçatı'yı ranta kurban etmemek için çalışıyorlar.

Alaçatı'da turizm ne durumda?

Alaçatı Turizm Derneği Genel Sekreteri Esra Koçdemir: Alaçatı'da turizm nicelik olarak sayısal olarak daha kötüye gitmiyor. Bir dönem yaşanan Suriye krizi, dış politikadaki sıkıntılar nedeniyle Türkiye'nin dışarıdaki imajı biraz sarsıldı. Ülkeler vatandaşlarına Türkiye'nin güvenli olmadığını söylemişler. Hükümetimiz bize gitme dedi ama biz yine de geldik. diyen misafirlerimiz vardı. Yabancı turist sayısı çok düştü. Benim otelim yüzde 50-55 yabancı turist ağırlarken yüzde 10-15 civarına düştü. Yaşanan darbe girişimi de çok etkili oldu. Mevzu biraz dış piyasadan iç piyasaya döndü. Fiyatlarda düştü. Ama bu sene rezervasyonlardan çıkardığım sonuç tekrar yükselişe geçeceğiz. Rezervasyonlarımın yarısından çoğu yabancı. Yabancı turist sayısında yükseliş olacağını tahmin ediyorum. Bizim genel manada düşüş olarak gördüğümüz şey aslında niceliksel düşüş değil. Niteliksel bir düşüş. Dolayısıyla önlem almaya çalıştığımız konu buraya her koşulda yerli veya yabancı turist gelecek. Biz burada yaşayanlar olarak buranın belde ve köy olmasına devam etmesini istiyoruz. Turizm dekoru haline gelmesini istemiyoruz. Alacatı 9 ay boyunca içi boş yaşanmıyor. 3 ay kullanılan bir dekor sonra bomboş terkedilmiş bi yer haline gelsin istemiyoruz. Sürekli yaşanan devam eden bir yer haline gelsin. Öncelikle hedefimiz koruyarak geliştirelim. Sürdürülebilir turizm olsun dememizdeki kastımız bu. Sokaklarımızı, dokumuzu mimarimizi kültürümüzü koruyalım. İnsanlar bunu görmek için buraya geliyorlar. İnsanların yaşadıkları şehirlerde gördüklerinin aynısını burada görmesi bir anlam ifade etmiyor. Aynı mekanları aynı isimleri aynı menüleri aynı müzikleri bulmak için buraya gelmenin bir anlamı kalmayacak. Turizm dibemi gidiyor, buna hayır derim. Ama biz nitelikli bir turizm olsun istiyoruz.

İSTANBUL'UN MEYHANE SOKAĞI DEĞİL

Alaçatı Turizm Derneği Üyesi Zeynep Atılgan Boneval: Alaçatı Türkiye'nin gözbebeği olabilecek misyonu yüklenmiş bir şehir. Fakat güzellikleriyle duyulmuş bir yerin sonradan büyük ticari işletmelerin 'Buraya gelen insandan biz de payımızı alalım, biz de paramızı kazanalım' diyerek gelip kanuna uygun olmayan mekânlar ve işletmeler açıp '2 ay koparabileceğimizi koparalım sonra herşeyimizi toplayıp ortadan kaybolalım' bakış açısını doğru bulmuyorum. Sokak işgalleri, masalar, sandalyeler, hoparlörler, dolaplar, tezgahlar, müziğin sesi ve saati gibi etkenler sürekli esnetilerek sınırı aşılarak Alaçatı'yı Alaçatı yapan değerlerin yok olması erozyona uğramasına neden oluyor. Bir süreden sonra insanların Alaçatı'ya gelmek için özgün bir sebebi olmadığı bir yerleşim yeri haline gelecek. İstanbul'un herhangi bir meyhane sokağından farkı kalmayacak.

Altyapı yoğun ziyaretçi sayısına yeterli geliyor mu?

Koçdemir: Tabi ki yeterli değil. Burası bir köy, 3000-5000 nüfus için oluşturulmuş bir altyapı var. Devletin de ödeneği bu şekilde. Ona göre oluşturulmuş yapılmış bir altyapı var. Ama yazın bir bakıyorsunuz yüz binlerce misafir geliyor. Ne su ne elektrik ne de kanalizasyon yeterli geliyor. Yazın, yaz yağmuru yağarsa sokaklarda yürünmez hale geliyor. Düzgün bir drenaj sistemi yok.

Boneval: Aslında hava koşullarının izin verdiği çok rahatlıkla turizmin devam edebileceği bir 8 aylık sezonumuz var. İstenirse kışın bile devam edebilir. Şömine başında oturup yapılabilecek çok şey var. Farklı farklı dönemlerde çok fazla festival var. Bütün bu festivallerin desteklenerek 8 aya yayılmasını istiyoruz. İnsanların yemek yerken keyif alabileceği sokakta yürürken nerede yürüdüğünün farkına varabildiği bir ortam hayal ediyoruz. Bu nedenle dernek olarak sezon dışı festivallere sonuna kadar destek veriyoruz.

Yaşanan yoğunluk memnuniyeti düşürüyor mu?

Boneval: Kim nefes alamayacağı kadar dipdibe yürüdüğü bir alandan keyif alabilir ki? Sokakta yemek yerken çatalınızın damağınıza batma ihtimali varsa ya da siz yürürken fenalık geçirecek kadar üstünüze insan geliyorsa kim rahat edebilir ki? Bu yoğunlukla beraber de işte altyapı ile ilgili konuştuğumuz şeyler günyüzüne çıkıyor.

3 VADELİ ÇÖZÜM ÖNERİSİ

Şikâyetçi olduğunuz durumlara bu sene farkındalık oluşturabildiniz mi? Aynı sorunlar bu sene de devam eder mi?

Koçdemir: Biz bu sorunlar üzerine yeni gelecek başkandan ne bekliyoruz diye bir bölüm oluşturduk. Orada kısa-orta-uzun vadeli diye sorunlarımızı 3'e ayırdık. Kısa vadede yani Nisan'dan itibaren yani seçimin ardından mazbatayı alan yeni başkanın sezona kadara 2-3 aylık bir süresi var. O süre içinde yapması gerekenler. Orta vade 2019 yılı içinde ele alınması gereken sorunlar. Uzun vadede bu önümüzdeki 5 yıllık sürecin içinde yapılması gerekenler olarak ayırdık. Gürültü ile mücadele, işgaller ile mücadele ve otopark mafyası sorunlarımız var. Bunlar acilen çözülmesi gereken sorun olarak sıraladığımız 3 konu.

Boneval: Bizim seçilecek yeni belediye başkanından beklentimiz, o koltuğa oturduğu andan itibaren kanuna uygun olarak her şeyin işlemesi. İşletmeler ve misafirlere burada kanunlar nizami bir şekilde uygulanıyor, buna dikkat ederek gelin açıklaması yapmasını bekliyoruz.

Koçdemir: Bazı şeyler bütçe gerektiriyor. 2019 yılı içinde şikayetçi olduğumuz sorunların ihaleye çıkmasını yani harekete geçilmesini görmek istiyoruz. Beklentimiz oldukça makul şeyler. Var olan kanunların uygulanması bizim için yeterli. Olmayan bir şeyi uygulansın, kanunlaştırılsın gibi bir beklentimiz yok. Biz 75 desibel diye bir proje başlattık. Ama asıl bizim sınırımız komşunun kulağı sınırımızın gerçekten komşunun kulağı olması gerekiyor. Her şeyin saygı içinde ilerlemesi gerekiyor. Herkes parasını kazanmak istiyor farkındayız ama bunu yaparkende burayı yaşanamaz bir hale getirmesinler.

Boneval: Dünyada bunun bir çok örneği var. Siz Toscana'daki bir kasabaya gittiğinizde müzik sabah 6'ya kadar devam edemez, duyamazsınız. Burası kırsal bir kasaba, burada eğlenceye karşı mısınız diye sorular geliyor. Biz de eğlenmeyi çok seven insanlarız ama buranın bir yaşam alanı olduğunu göz önünde bulundurursak müzik ve eğelence yapmak isteyen insanların Alaçatı'nın dışında ve içinde konut ve otel bulunmayan ruhsatların verilmeyeceği bir alanda bir araya getirilerek sorun çözülebilir. Eğlenmek isteyen insanları eğlence alanına götürecek servis araçları ulaşımı sağlayabilir. Alaçatı, alaçatılığını yaşasın buraya gelsinler yemeklerini yesinler keyifle hafif bir müzikte olsun biz buna karşı değiliz.

RESTORANLAR, OTELLERE ZARAR

Koçdemir: Ayrıca her mekan ayrı bir müzik yapıyor. Hepsi birbirine giriyor. Dükkanlar artık birbirinin sesinden rahatsız olduğu için herkes daha büyük amfi alarak birbirini bastırmaya çalışıyor. Buradaki restaurantlar birbiri ile kavgalı. Sen benim misafirimi rahatsız ediyorsun madem sen çok yüksek sesle müzik veriyorsun ben amfimin boyutunu büyütüyor. Durum böyle olunca iyice kargaşa artıyor. 25-30 tane restaurant para kazanacak diye 400 500 tane otel zarar ediyor. Bana da bir çok arkadaşıma da otelimize rezervasyon için aradıklarında gürültüye ne kadar uzaksınız gibi sorular geliyor. Artık insanlar Alaçatı'nın içinde konaklamak istemiyorlar.

9 MADDE BELİRLEDİK

Kara şemsiye hareketinin amacı nedir?

Koçdemir: 9 madde ile özetledik. Her saatte sokaklara taşan yüksek sesli müzik kirliliği, geç saatlere kadar devam eden gürültü kirliliği, vale-otopark mafyası, body guard kültürü, uyuşturucu trafiği, fuhuş merkezi olma yolundaki gidişat, eller havaya kültürü, değişen ziyaretçi profili, bu sorunlardan şikayet etmeyen düşük kaliteli işletme sayısındaki artış, bu özetlediğimiz sorunlarda bir gelişme ve değişme yaşanırsa Alaçatı'yı rahatlatabiliriz.

Boneval: Burada yaşayanlar yani bu köyün insanları misafirin gelip sokaklarda dolaşıp gördüğü hazzı besleyen kişiler onlar, o kişiler giderse buraya insanlar neden gelsin. Eğlence mekanları da Alaçatı'nın biraz dışında yer alan konutlara otellere zarar vermeyecekleri bir alanda müziklerini devam ettirebilirler. Bizim bu ana temel maddelerimiz uygulandığı takdirde ben büyük oranda bir rahatlama bekliyorum.

DÜŞÜK PROFİLİN PARA İLE İLGİSİ YOK

Düşük profilli Alaçatı misafiri ne demek?

Koçdemir: Aslında biz en başından beri bahsettiğimiz sorunlar neye istinaden doğmuş olabilir? Bunları besleyen bir ekonomi ve ticaret varsa o zaman bunların tüketicisi de var. Burada bahsettiğimiz bu profili bu şekilde aktarabiliriz. Bizim Kara Şemsiye hareketi olarak başlattığımın çalışmanın maddelerinin hepsi kanunda yasak olan şeyler. Kanun yerine getirilse bu tarz insanlar buraya gelmeyecek. Arz olunca talep de oluyor. Bizim düşük profilli Çeşme-Alaçatı misafirini bu tarz insanlarla tanımlıyoruz. Yani bizim bahsettiğimiz şey buraya gelen ve çok para harcayan kişi yüksek profilli, buraya günübirlik gelip tatil yapan ve olabildiğince az para harcayan kişi düşük profilli olarak tanımlamamız doğru değil. Düşük profilli dediğimiz ve uyuşturucu fuhuş gibi işlerde parmağı olan kişiler zaten bu tarz işlerle uğraşmanız için paranız olması gerekir. Bizim bahsettiğimiz şey para değil.

Boneval: Başkan adaylarımıza sunumumuzda söylediğimiz şey Alaçatı'nın köy meydanı olduğu ve bu meydanda bir şey satın almadan oturup köy hayatını izleyebileceğiniz bir tane bank bile yok. Hatta yazın tamamen işgal ediliyor. Buraya gelen günübirlik ya da Alaçatı'ya gelip kahvesini içerek etrafı izlemek isteyen kişiler var. Defalarca yalvardık başkana şu meydanı boşaltın burası köy meydanıdır. Hiçbir işletmenin tekelinde olamaz dedik. Biz aslında doğallıktan yanayız. Cami meydanı dediğimiz bir alanımız var. Harabeye dönüşmüş durumda. Biz doğal güzelliklerin korunmasından yanayız, yani düşük profilli Alaçatı misafiri derken para harcamayan en güzel otelde kalıp en güzel yemeği yemeyen insanı işaret etmiyoruz.

PAZARLAMA BAŞARISI

Alaçatı Çeşme'nin önüne mi geçti?

Koçdemir: Evet Alaçatı Çeşme'den öne çıktı. Bir kaç sebebi var. Bir çok güzelliğe sahip ama Alaçatı'nın bir pazarlama başarısı olduğunu unutmamak gerekiyor. Çok vizyoner işletmeler bu işi başlattı. Bunun konumlandırmasını tanıtımını ve pazarlamasını çok iyi yaptılar. Ben bunu içinde yaşayan insanlara bağlıyorum. Bu grup Çeşme'de yaşasaydı belki de Çeşme öne geçecekti.

Boneval: Bir de buranın kendine özgü doğal bir mimari yapısı var. Burası sörf ile bilinen dünyaca ünlü değerli bir sörf merkezi. Hem de iyi sörfçüler için rüzgarın hiç kesilmediği yaz kış sörf yapılabilen bir merkez. Bu değerin üzerine sporcu, centilmen, mimarinin ve güzel lezzetlerin bir araya geldiği ve bunu güzel işleten insanlar ile birlikte Alaçatı, Alaçatı haline geldi. Burada çok büyük değerler var.