10 Ekim 2015 yılında IŞİD tarafından düzenlenen canlı bombalı saldırının davası görülmeye başlandı. Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen dava teknik sorunlar nedeniyle 1 saat gecikmeyle başladı.

Davada 10'u tutuklu 36 şüpheli yargılanıyor. Yoğun katılım nedeniyle iki salon birleştirildi. Duruşmayı CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel ve çok sayıda CHP'li vekil ile, HDP'li vekiller de takip ediyor. Öte yandan DİSK, TMMOB, KESK, TTB başkanları, ölenlerin yakınları, AB işkenceyi önleme komitesi adına bir temsilci de davayı takip edenler arasında.

Sanıklar duruşma salonuna yoğun güvenlik önlemleri altında getirildi. Sanıklar salonu girerken, salonda bulunan bazı kişiler 'katiller' diye bağırdı. Bazı aileler gözyaşlarını tutamazken, bazıları da  "Yüzümüze baksınlar, vicdanen rahat mısınız?" şeklinde konuştu.

Duruşmada güvenlik önlemi alan çevik kuvvet polislerinden birinin yanındaki arkadaşına, aileler için 'şov yapıyorlar' dediği iddiası da ortalığı karıştırdı. Bu sözleri duyduğunu iddia eden avukatlar polislerin salondan çıkartılmasını taleb etti. O polislerin isimleri de tutanağa geçildi.

Salonda sık sık seslerin yükselmesine Mahkeme başkanı  "Seyirciler her şeye müdahale ederse" şeklinde müdahale edince, salondan  "Biz seyirci değiliz" sesleri yükseldi.

Bir avukat da kendisine tepki gösteren salondaki kişilerin çıkarılmasını istedi, Mahkeme başkanı ve diğer avukatların telkinleri ile salon yatıştırıldı.

SANIK AVUKATLARI ÇEKİLDİ

Öte yandan sanık avukatlarından 15 avukat savunmadan çekilmek istediklerini belirtti. Bu istek salonda alkışlarla karşılandı. Mahkeme başkanı da alkışlayanları uyardı.

SANIKLARIN KİMLİK TESPİTİ YAPILDI

Sanıklardan 12'si tutuklu 14'ü mahkemeye getirildi. Diğer sanıklarla bulundukları cezaevlerinden SEGBİS aracılığıyla bağlantı kuruldu.

Sanıklardan Yakup Şahin, evli bir çocuk babası olduğunu ve muhasebecilik yaptığını belirterek 4 bin 200 lira geliri olduğunu söyledi.

İbrahim Halil Alçay, evli ve bir çocuk babası olduğunu, muhasebeci olduğunu ve 4 bin 200 lira aylık geliri olduğunu söyledi.

Resul Demir, 1980 doğumlu, evli iki çocuk babası olduğunu, muhasebecilik yaptığını ve 4 bin 200 lira geliri olduğunu söyledi.

Hüseyin Tunç, 1986 doğumlu, evli, 1 çocuk babası olduğunu ve nakliyacılık yaptığını söyledi.

Mehmedin Baraç, 1989 doğumlu, bekar olduğunu ve pazarlamacılık yaptığını söyledi.

Nihat Ürkmez, 1976 doğumlu, evli, 3 çocuk babası olduğunu ve inşaat işçiliği yaptığını söyledi.

Hakan Şahin, 1993 doğumlu ve bekar olduğunu söyledi.

Yakup Şahin, 1993 doğumlu, evli, 2 çocuk babası olduğunu ve fırıncılık yaptığını söyledi.

Metin Akaltın, 1984 doğumlu, evli, 2 çocuk babası olduğunu ve kasaplık yaptığını söyledi.

Erman Ekici, 1983 doğumlu, evli, 4 çocuk babası olduğunu ve inşaat işçisi olduğunu söyledi.

Burak Ormanoğlu, 1989 doğumlu, bekar ve elektrik ustası olduğunu söyledi.

Hacı Ali Durmaz, 1997 doğumlu olduğunu, bilgisayar tamircisi olduğunu ve ikametgah sahibi olmadığını söyledi.

Yakup Karaoğlu, evli ve 3 çocuk babası olduğunu ve emlakçılık yaptığını söyledi.

Talha Güneş, 1991 doğumlu ve öğrenci olduğunu söyledi.

Abdülmubtalip Demir, 1984 doğumlu, evli, 1 çocuk babası ve trikocu olduğunu söyledi.

Abdülhamit Boz, 1979 doğumlu, evli ve 7 çocuk babası olduğunu manav işlettiğini söyledi.

Suphi Alpfidan, 1981 doğumlu, eşinden ayrıldığını ve 2 çocuklu olduğunu ve emlak ve otomotiv işi yaptığını söyledi.

Yakup yıldırım, 1992 doğumlu, bekar ve dönerci ustası olduğunu söyledi.

Duruşma müştekilerin kimlik tespiti ile devam ediyor.

DURUŞMADA GERGİNLİK

10 Ekim 2016 tarihinde Ankara'daki gar saldırısı ile ilgili görülen davanın öğlenden sonraki bölümünde, bir sanık avukatı ile ölenlerin yakınları ve avukatları arasında gerginlik yaşandı.

Mahkeme , kimlik tespitinin ardından mahkeme başkanının iddianameyi okumasıyla devam etti. İddianamenin okunmasının ardından müşteki avukatları adına söz alan Avukat İlke Işık, usul açısından iddianameye itirazlarını dile getirdi. İddianamede bulunan sorumluların dışında siyasi sorumluların yer almadığını söyleyen İlke Işık'a, sanık avukatlarının bulunduğu bölümden bir avukat konuyu saptırdığı gerekçesiyle itiraz etti. Bunun üzerine müşteki avukatları sanık avukatının üzerine yürüdü. Salondakilerden bazı kişiler de "Katil avukat" diye bağırdı. Polis ve jandarma gerginlik nedeniyle ayağa kalkarak önlem aldı. Daha sonra sanık avukatının dışarı çıkması ile gerginlik sona erdi.

Bağrışmaların sona ermemesi üzerine mahkeme başkanı duruşmayı erteleyeceğini söyledi. Avukatların itirazı üzerine İlke Işık konuşmasına devam etti.