Gaziemir'de yolcu minibüsüne şüpheli bir kişinin belinde tabancasıyla bindiğinin polise bildirilmesinden sonra yapılan denetimde, eşkale uyan G.S., araçtan indirildi. Bu sırada belindeki tabancayı da koltuğun altına attığı minibüsün güvenlik kamerası kayıtlarından tespit edildi. Gözaltına alınan G.S.'nin sırt çantasında ise, 14 kilo C 4 tipi patlayıcı bulundu. Geçmişe dönük hakkında istihbarat araştırma yapılan G.S.'nin, 2010 yılında Irak'a geçip PKK'ya katıldığı öğrenildi. 5 yıl boyunca askeri ve patlayıcı eğitimi alan G.S.'nin, Kobani'de IŞİD'e karşı da savaştığı saptandı.

Eylem için Türkiye'ye gönderildi

İleri derecede verem hastası olması nedeniyle G.S.'nin, bombalı eylem için Türkiye'ye gönderildiği belirlendi. Mardin üzerinden Türkiye'ye giren G.S.'nin, önce Gaziantep, ardından da İzmir'e yolcu otobüsüyle geçtiği saptandı. İzmir'de, Kadifekale Semti'nde terör örgütüyle bağlantısı olan bir ailenin yanında saklanan G.S.'nin, saldırı için kent merkezi ile Menemen ilçesindeki çeşitli askeri ve polis noktalarında keşif yaptığı belirlendi. Keşif yaptığı yerler arasında ise, 2006 yılında askerliğini yaptığı Çiğli 2'nci Ana Jet Üs Komutanlığı'nın da bulunduğu ortaya çıktı.  G.S.'nin, Buca Sarnıç'ta toprağa gömülü patlayıcıyı çıkardığı ormanlık alanda bomba uzmanı köpeklerle yapılan aramalarda da, sigara izmaritleri içiresine gizlenmiş 5 fünye ile kahverengi kemerli mavi kot pantolon bulundu.

Bir yıl önceki görüntüler ortaya çıktı

Bu arada polise verdiği ilk bilgilerde, PKK'ya 5 yıl önce katıldığını, Türkiye'ye ise hiç giriş yapmadığını söyleyen G.S.'yi yalanlayan, yeni görüntü ve bilgiler de ortaya çıktı. G.S.'nin, yakalanmasının ardından parmak izleri Türkiye'de başka bir ilde bulunup bulunmadığının tespiti için, Terörle Mücadele Daire Başkanlığı'nın bilgi ve istihbarat havuz sistemine konuldu. Burada yapılan incelemeler sonrasında Türkiye'ye gelmediğini söyleyen G.S.'nin bir yıl önce Aydın'ın Söke İlçesi'ne geldiği saptandı. Söke'de, geçen yıl patlayıcıyla yakalanan ve tutuklanan Argeş kod adlı S.Ş.'nin güvenlik kamerası kayıtlarında, yanında kimliği tespit edilemeyen kişinin G.S. olduğu şimdi belirlendi. O dönemde ele geçen patlayıcının üzerindeki parmak izlerinin G.S.'ye ait olduğu da ortaya çıktı. G.S.'nin S.Ş. ve üçüncü suç ortaklarıyla geçen yıl Söke'ye geldikleri, ancak saldırı hazırlıkları sırasında S.Ş.'nin yakalanması üzerine, diğer suç ortaklarıyla kaçıp tekrar Kuzey Irak'a geçtiği belirlendi. G.S.'nin, bir yıl sonra bu kez tek başına saldırı için bu kez İzmir'e geldiği ortaya çıktı. 

Sahte kol alçısında tabanca

Bu arada polis ekipleri, G.S.'ye ait güvenlik kamerası kayıtlarını incelerken bir gün sol kolu alçılı gezdiğini farketti. G.S.'nin yakalandığı sırada üzerinde bulunan 6.35 mm çapındaki küçük tabancayı bu sahte alçıda gizlediği tespit edildi. Küçük olan bu tabancayı bu şekilde dikkat çekmeden gizlediği, olası bir yakalanma durumunda ise, çatışmak üzere kullanmayı planladığı ileri sürüldü. G.S. ile ile kendisine yardım ve yataklık ettikleri belirlenen 9 zanlının ifade işlemlerinin ise devam ettiği açıklandı. Zanlıların ilk sorgularında suçlamaları kabul etmedikleri, bombalardan haberlerinin olmadığını söyledikleri öğrenildi. G.S.'nin de sorguda polise ifade vermemek için direndiği önesürüldü.