Geçen 4 Kasım'da, Diyarbakır'ın merkez Bağlar İlçesi Aydın Arslan Bulvarı'nda bulunan Emniyet Müdürlüğü Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğüne PKK'lı teröristlerin bombalı araçla düzenlediği saldırıda 2 polis şehit oldu, 9 kişi yaşamını yitirdi, 100 kişi de yaralandı. Saldırıda ağır yaralanan ve Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde tedavi gören Habibe Aydın'ın, doktorların tüm çabasına rağmen dün gece beyin ölümü gerçekleşti.

Ailesi, Habibe'nin organlarını bağışlama kararı aldı. Gerekli tahlilleri yapılan Habibe Aydın'ın organlarının bağışlanacağı kişilerle uyum testi yapıldı. Yapılan testler sonucu Habibe Aydın'ın organlarını nakil alacak olan hastalar tespit edilirken, aile fertlerinin hastanedeki bekleyişi devam ediyor. Habibe Aydın'ın ağabeyi Mehmet Emin Aydın, kız kardeşinin bir tekstil atölyesinde çalıştığını, patlamaya işe giderken yakalandığını söyledi. Kız kardeşinin aynı patlamada hayatını kaybeden arkadaşı Merve'nin evinde kalmak için kendilerinden izin aldığını söyleyen Mehmet Emin Aydın, "O gece arkadaşında kalmak için bizden izin almıştı. Patlama sonrası hastaneye ikisi el ele tutuşmuş vaziyette kaldırılmışlar" dedi. Ağabey Aydın sözlerini şöyle sürdürdü:

"Patlamayı evimiz uzak olmasına rağmen duyduk, daha sonra başka bir kız kardeşim daha var onun okulunda patlama olduğunu duyduk. Ben de koşarak okula gittim, meğer patlama polis merkezindeymiş. Sonra Habibe'yi aradık telefonuna cevap vermedi, daha sonra arkadaşı Merve'yi aradık onun telefonuna da başkası cevap verdi. Telefondaki kişi Merve'yi hastaneye kaldırdıklarını söyleyince birlikte olduklarını anladık. Daha sonra hastaneye gittik, orada ameliyatta bir genç kız vardı ama kimliği olamadığı için onun olup olmadığını bilmiyorduk. Ameliyattan çıkınca onun olduğu kesinleşti doktorlar daha sonra beni çağırarak, kız kardeşimin beyin kanaması geçirdiğini ve akciğerlerinde patlamadan kaynaklı büyük hasar oluştuğunu söyledi. Önceki gün gözlerini açtı, konuşmak istiyordu, el ve kollarını hareket ettirmeye başlamıştı ancak bir gece sonra ani bir kanama tekrar başladı."

Kız kardeşinin organlarını bağışlama kararı aldıklarını belirten Mehmet Emin Aydın, "Hayat kurtarmayı herkes ister, biz kalben ve içtenlikle karar verdik buna. Benim kız kardeşim de kan bağışıyla hayata tutunmuştu. O da başkasının kanıyla bu yaşa kadar hayatını yaşadı. 2 yaşındayken sarılık hastalığı nedeniyle kanını değiştirdik. Şimdiye kadar başkasının kanıyla yaşadı, şimdi de onun organlarıyla inşallah başkaları hayat bulacak. Arkadaşlarını çok severdi onlarla gezmeyi çok seviyordu. Birçok hayali vardı ama imkanları kısıtlıydı, çalışıyordu" dedi.

Habibe Aydın'ın babası Hacı Aydın ise olay sırasında il dışında olduğunu belirterek, "Duydum ki böyle olmuş Allah rahmet eylesin, başka ne diyeyim. O günden beri yoğun bakımda kaldı. Dün teslim oldu. Organlarını can kurtarmak amacıyla bağışladık. Zaten 2 aylıkken biz de onun kanını bu fakültede değiştirmiştik. Şimdi aynısını yaptık. Bunu yapanlar Allah'ından bulsun belalarını, ne diyeyim, başka diyecek bir şeyimiz yok. İnşallah onun organları birer vatandaşı yaşatır" diye konuştu.

Anne Suzan Aydın ve yakınları, Türkçe ve Kürtçe ağıtlar yakıp terör saldırısını gerçekleştirenlere beddua etti. 

Anne Aydın, "Onlar da parçalansın, Allah hakkımızı bırakmasın, onlar bizim ciğerimizi yaktı, onların da ciğeri yansın. Onlar da paramparça olur inşallah" diye tepki gösterdi.

Dicle Üniversitesi Hastaneleri Başhekimi Prof. Dr. Gökhan Kırbaş da Habibe Aydın'ı 11'inci günde kaybettiklerini belirterek, ailesinin sorumluluk üstlenerek önemli bir kararla tüm organlarını bağışladığını söyledi. Prof. Dr. Kırbaş, "Genç kızımızın organları Türkiye'nin çok farklı yerlerinde, farklı insanlar üzerinde yaşayacak. Tüm organlar bağışlandı. Böbreklerden 1'i Ankara'ya, diğeri Antalya'ya, karaciğeri Malatya'ya gidecek. Ve korneaları da Dicle Üniversitesi göz bankasında kullanılmak için bekletilecek. Genç kızımız organlarıyla 5 kişiye can verecek" dedi.

Habibe'nin ölümü ile birlikte, bombalı terör saldırısında yaşamını yitirenlerin sayısı 12'ye çıktı.