Almanya’nın Frankfurt kentinde yaşayan ve hazır gıda ürünleri ticareti yapan işadamı Y.E., kendisiyle aynı yaştaki B.E. ile 2007 yılında hayatını birleştirdi. Zaman içinde çiftin anlaşmazlıkları, 2 çocuğun dünyaya gelmesine rağmen artınca evlilikleri uzun sürmedi. Frankfurt Mahkemesi’nce açılan davada çiftin boşanmalarına karar verildi.

İKİNCİ DAVADA ŞAŞKINA ÇEVİREN GERÇEK ORTAYA ÇIKTI

Boşanma davası kararının kesinleşmesinden sonra Y.E., çocuklarıyla ilgili duyduğu birtakım iddialar üzerine bu kez de ’soybağının reddi’ için yine Frankfurt’ta dava açtı. Açılan dava sonrasında mahkeme heyetinin kararıyla 6 ve 8 yaşında olan 2 çocuk için DNA testi yapıldı. Testin sonuçları ise Y.E. ve ailesini olduğu kadar mahkeme heyetini de şaşkına çevirdi. Test sonrasında, yıllarca evladı olarak bildiği 2 çocuğun Y.E.’den değil; farklı 2 erkekten olduğu saptandı. Ortaya çıkan bu gerçek üzerine mahkeme, Almanya yasalarına göre çocukların Y.E.’nin nüfusundan düşürülmesine karar verdi. Çocuklar da anneleriyle birlikte hayatlarını sürdürmeye başladı.

TÜRKİYE’DE DE DAVA AÇTI

Alman yasalarına göre, hem eşinden boşanan hem de çocukları için ’soybağının reddi’ kararı çıkaran Y.E., Türk yasalarına göre de çocukların halen kendi üzerinde ve mirasçısı olarak görülmesi nedeniyle harekete geçti. Y.E. adına avukat Ayşe Esra Ünlü Polat, aile mahkemesi sıfatıyla Çeşme Asliye Hukuk Mahkemesi’ne ’tenfiz’ davası açtı. Dava sonrasında hem boşandığı eşi B.E.’nin hem de 2 çocuğun, Türkiye’deki yasalara göre de Y.E.’nin nüfusundan düşmüş olacağı belirtildi.