Milli Eğitim Bakanlığı, YÖK, ÖSYM ve üniversitelerin 2019 yılı bütçelerinin görüşmelerine TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda başlandı. Komisyonda konuşan Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, 2019 yılı eğitim bütçesinin 161 milyar 612 milyon olarak belirlendiğini bildirdi. Bakan Selçuk, "Eğitim bütçemiz, 2019 yılında merkezi yönetim bütçesinin yaklaşık yüzde 17'sine denk düşecek şekilde 161 milyar 612 milyon TL olarak belirlenmiştir. Bu bütçe çerçevesinde Bakanlığımızın yeni dönemde oynayacağı rol; talim ve terbiyeyi Türk milletinin toplumsal bütünleşmesinin ve ortak ülküye dayalı inşasına öncülük etmekten ibaret olacaktır. 2018-2019 eğitim ve öğretim yılında resmi ve özel 11 bin 649 okul öncesi, 24 bin 963 ilkokul, 19 bin 284 ortaokul ve 12 bin 515 lise olmak üzere toplam 68 bin 411 okulumuzda, 1 milyon 97 bin 292 öğretmen ve toplam 17 milyon 505 bin 379 öğrencimiz ile eğitim ve öğretime devam ediyoruz" dedi.

'MÜFREDAT İYİLEŞTİRİLECEK'

Okullarda müfredatın iyileştirileceğini de belirten Bakan Ziya Selçuk, "Müfredat; çocukların ilgi, yetenek ve mizaçları doğrultusunda esnek, modüler ve uygulamalı olarak iyileştirilecektir. Zorunlu ders saatleri ve çeşitleri tüm kademelerde azaltılarak, temel derslerde derinleşebilmesi, kişiselleştirme yapılabilmesi ve uygulama etkinliklerinin yürütülebilmesi için gereken zaman sağlanmış olacaktır. Okullar arasındaki eşitsizlik asgariye indirilecek, sınav baskısı azaltılacak. Geleceğimize yön verecek vizyonumuz; müfredatı bilgiden beceriye, beceriden görgüye taşımayı hedeflerken, başarının anahtarı olarak öğretmen eğitimini, okullar arasındaki eşitsizliği asgariye indirmeyi ve sınav baskısını azaltmayı ön koşul olarak görmektedir" diye konuştu.

'HEDEF, ERKEN ÇOCUKLUK EĞİTİMİNİN ZORUNLU HALE GETİRİLMESİ'

Bakan Ziya Selçuk, erken çocukluk eğitiminin zorunlu hale getirileceğini söyleyerek şöyle devam etti:

"Bakanlık olarak hedefimiz; 3 yıl içinde 5 yaş erken çocukluk eğitiminin zorunlu hale getirilmesidir. Erken çocukluk eğitimi; çocukların sosyal, duygusal, bilişsel, dil ve motor gelişimini azami düzeyde destekleyen, yaşam boyu iyi olma haline katkı sağlayan bir eğitim kademesidir. Bu dönemde sunulan tecrübelerle elde edilecek temel bilgi, beceri ve tutumlar çocuğun sosyal yaşamına etki etmesinin yanı sıra sonraki eğitim hayatını da biçimlendirdiğinden, bu dönemde sunulan nitelikli eğitim hizmeti, tüm eğitim sisteminin en önemli basamağı olarak görülmektedir. Bakanlık olarak bu bilinçten hareketle; şartları elverişsiz hanelerdeki çocukların erken çocukluk eğitiminde araç-gereç ihtiyacı karşılanacaktır. Toplum temelli erken çocukluk hizmetlerinin yayılımı bağlamında merkezler, atölyeler ve gezici otobüs sınıflar devreye sokulacaktır. Bu amaçları hayata geçirebilmek için ilkokul kademesinin amaçları dikkate alınarak, çocukların değerlendirilmesi not yerine beceri temelli etkinlikler doğrultusunda yapılandırılacak, Türkçenin korunması ve geliştirilmesi temel eğitimin omurgası olarak ele alınacak, ilkokul çocuklarının gelişimsel özellikleri dikkate alınarak teneffüs süreleri artırılacaktır."

'ORTAÖĞRETİMDE DERS SAATLERİ AZALTILACAK'

Bu yılki eğitim ve öğretim yılında resmi 2 bin 582 Anadolu lisesinde 92 bin 953 öğretmen, 1 milyon 522 bin 20 öğrenci, 310 fen lisesinde ise 7 bin 965 öğretmen ve 124 bin 219 öğrenci bulunduğuna dikkati çeken Selçuk, "92 sosyal bilimler lisesinde 2 bin 504 öğretmen, 39 bin 540 öğrenci olmak üzere toplam 2 bin 984 okulda, 103 bin 422 öğretmen ve 1 milyon 685 bin 779 öğrenci bulunmaktadır. Ayrıca, 2 bin 606 özel genel lise, 1 açık öğretim lisesi bulunmaktadır" diye konuştu. Ortaöğretimdeki çalışmalarla ilgili bilgi veren Selçuk, şöyle dedi:

"Ortaöğretimin, değişen dünyanın gerektirdiği becerileri sağlaması ve değişimin aktörü olacak öğrenciler yetiştirmesi için yapısal ve bütüncül bir dönüşüme gereksinim duyulmaktadır. Bu amaçla; ortaöğretimde esnek ve modüler müfredat uygulanacak, ders saatleri azaltılacak, çocukların ilgi yetenek ve mizaçlarına göre esnek seçmeli ders setleri yapılandırılacak, çocuklarımıza sertifikaya dayalı bilişim ve iş dünyasına ilişkin yeterlilikler kazandırılacak, alan seçimi 9'uncu sınıfta başlatılacaktır. İş dünyasının ihtiyaç duyduğu meslek ve alanlarda nitelikli işgücünün yetiştirilmesini sağlayacak şekilde mesleki eğitimin kalitesinin artırılması ve eğitim-istihdam-üretim bağlantısının sağlıklı bir zeminde yürütülmesi bir diğer önceliğimizdir."

'ÖZEL ÖĞRETİME TEŞVİKİ KADEMELİ AZALTARAK KALDIRACAĞIZ'

2017-2018 eğitim ve öğretim yılında 301 bin 777 öğrenciye 1 milyar 207 milyon 708 bin 478 TL eğitim ve öğretim desteği yapıldığını anımsatan Ziya Selçuk, şunları kaydetti:

"2018-2019 eğitim ve öğretim yılında ödeme miktarları Hazine ve Maliye Bakanlığı ile Bakanlığımızın müştereken belirlediği oranda artırılarak, eğitim ve öğretim kademesine göre yıllık 3 bin 290 TL ile 4 bin 610 TL arasında değişen eğitim ve öğretim desteği ödenecektir. Önümüzdeki süreçte özel öğretime teşvik uygulamasını kademeli olarak azaltarak kaldıracağız. Buradaki bakış açımız dezavantajlı durumda olan resmi okullarımızdaki niteliksel ve nicel gelişime hizmet etmektir. Bu suretle taşımalı eğitimin azalması ve elverişsiz şartlardaki öğrencilerin okul terkinin azaltılması hedeflenmektedir. Önümüzdeki süreçte gerekli altyapı hazırlandıktan sonra 2'nci sınıflardan başlayarak kademeli olarak 2-12'nci sınıflarda uygulanmak üzere yeni bir yaklaşım ortaya konulacak, ülke genelinde, seviye ve okul türlerine göre çeşitlendirilmiş dil eğitim programları uygulanacaktır."

'OYUN TABANLI ÖĞRENME BENİMSENECEK'

Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, 2-4'üncü sınıflarda oyun tabanlı öğrenme yaklaşımının benimseneceğini bildirerek, "5-8'inci sınıflarda farklılaştırılmış eğitim modeli uygulanacaktır. Bu modelde öğrencilerin hazırbulunuşluk seviyelerine göre bireysel öğrenme gereksinimleri ön plana alınacaktır. 9-12'nci sınıflarda ise lise türüne göre 'özel amaçlı İngilizce modeliyle ilgili İngilizce dili becerisi öncelikli olarak geliştirilecektir. Okul ve program türlerine göre farklı dil becerilerinin ön plana çıkarıldığı öğretim yöntemleri kullanılacaktır. Örneğin; turizm ve otelcilik programı uygulayan mesleki ve teknik Anadolu liseleri programında dinleme ve konuşma becerilerine ağırlık verilirken, sosyal bilimler liselerinde okuduğunu anlama ve sunum becerileri önem kazanacaktır. Yabancı dil öğretmenlerinin lisansüstü ve sertifika düzeylerindeki hizmet içi eğitim çalışmalarına uluslararası ve ulusal düzeydeki kaynakların kullanımıyla özel bir önem verilecektir. Deneyimli öğretmenlerin birikimleri kurumsal bir yapı içinde değerlendirilecektir" dedi.