Hakkındaki soruşturma nedeniyle İstanbul Cumhuriyet Savcısı Can Tuncay'ın talimatıyla 12 Aralık 2016 tarihinde Acıbadem'deki evinden gözaltına alınan Gazeteci Hüsnü Mahalli tutuklanarak cezaevine gönderidi.

Rahatsızlığı nedeniyle dün geceyi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesi'nde geçiren Hüznü Mahalli, tedavisinin ardından İstanbul Adliyesi'ne sevk edildi. Soruşturmayı yürüten Cumhuriyet savcısına yaklaşık 1 saat ifade veren Mahalli, tutuklama talebiyle Sulh Ceza Hakimliği'ne sevk edildi. 

Hakimlikte, savcılık ifadesini tekrar eden Hüsnü Mahalli hakkındaki suçlamaları kabul etmedi. İstanbul 9. Sulh Ceza Hakimliği Hüsnü Mahalli'nin "Cumhurbaşkanı'na hakaret" ve "Kurul halinde çalışan kamu görevlilerine görevlerinden dolayı hakaret" suçundan tutuklanmasına karar verdi.

Hakimlik kararında, Mahalli'nin ulusal ve uluslararası alanda belirli takipçi kitlesi bulunan televizyon kanallarında program sunan, köşe yazarlığı yapan bir kişi olduğu anlatılarak, şüphelinin 2 Aralık 2016 Ayşenur Arslan'ın yaptığı Halk Tv Medya Mahallesi programında yapmış olduğu konuşmalara yer verildi.

Şüphelinin bu konuşmalarda Cumhurbaşkanı ve Hükümet üyelerinin terör örgütlerinin arkasında olduğunu ima ederek, Suriye'de yaşanan olaylardan Türkiye Cumhuriyeti yetkililerinin sorumlu olduğunu iddia ettiği belirtilen kararda, gerçek durumun bu şekilde olmadığı ifade edildi.

Kararda, Mahalli'nin Türkiye ve Ortadoğu'da tanınan ve bilinen bir gazeteci olduğuna işaret edilerek, Mahalli'nin“Türkiye Cumhuriyeti'ni terör örgütlerine destek olmakla ve Suriye'yi mahvederek orada akan kandan ülkemizi, hükümetimizi ve Cumhurbaşkanımızı sorumlu tutarak dünyaya bu şekilde gerçek olmayan beyanda bulunup açık bir şekilde iftira dolayısıyla onur kıracak nitelikte hakaret niteliği taşıyan beyanlarda bulunduğu" kaydedildi.


"CEZAEVİNDE TEDAVİ EDİLEBİLİR"

Mahalli'nin “Seni ve Mavi Marmara'yı satanlara iki laf etsene" ve “Halep ruh hastalarının işi bitti, 5 yıldır onlara yardım edenler ne olacak" şeklinde attığı tweetlerinin hakaret niteliğinde olduğuna vurgu yapılan kararda, şüphelinin ifadesinde MS hastası olduğunu ve tedavi edilmesi gerektiğini söylediğine değinildi. Kararda, Mahalli'nin gözaltındayken de talebi doğrultusunda hastaneye kaldırıldığı ve tedavisinin cezaevinde de yapılabileceği anlatıldı. Tutuklama gerekçesi olarak delillerin henüz toplanmamış olması, şüpheliye öngörülen suç için istenen ceza miktarı gösterildi.

Kararda, “Şüphelinin sorguda gözlemlenen savunma ve davranışları serbest kalması halinde delilleri yok edeceği, gizleyeceği veya değiştireceği, suçun mağduru ve tanıkları üzerinde baskı kurma girişiminde bulunacağı yolunda kuvvetli suç şüphesi uyandırmıştır. Şüphelinin adli kontrol tedbiriyle serbest kalması halinde suçun hiçbir karanlık nokta kalmadan tüm unsurlarıyla ortaya konularak aydınlatılması bakımından sakıncalı olacağı kanaatine varılmıştı. " denildi.