İstanbul 12’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya başka bir suçtan tutuklu bulunan sanıklardan Maşallah Yağan katıldı. Strasbourg Üniversitesi’nde doktora eğitimi gören Pınar Selek’in de arasında bulunduğu diğer sanıklar ise duruşmaya katılmadı.

Sanık avukatlarının, mahkemenin beraate direnme kararından dönülmesine dair kararından vazgeçilmesine ilişkin talebi mahkemece oy birliğiyle reddedildi. Talebin oy birliği ile reddedilmesine sanık avukatları tepki gösterdi. Yargıtay’ın bozma kararının ardından mahkemece verilen direnme kararı ile Selek ve Öztürk hakkında daha önce verilen beraat kararının kesinleştiğini savunan bazı sanık avukatları, “Mahkeme beraate direnme kararından geri dönemez, dönülmesi halinde mahkeme töhmet altında kalır. Mahkemenin beraat kararında direnmesi sanıklar yönünden usuli olarak kazanılmış bir haktır. Mahkeme bundan dönemez. Siz bu kazanılmış hakkı reddederek fikrinizi de beyan etmiş oluyorsunuz” dedi.

“KARARI VERDİKTEN SONRA SAVUNMA YAPIN DİYORSUNUZ

Pınar Selek’in avukatı Akın Atalay, “Sayın mahkeme verdiği bu kararla bozmaya uyulması konusunda direndi. Bu, Pınar Selek ve Abdülmecit Öztürk yönünden ağırlaştırılmış müebbet hapis kararı verdiniz demektir. Siz zaten kararınızı vermişsiniz. Kararı verdikten sonra savunma yapın demek…. afedersiniz ama söyeleyerek kabalaşmak istemiyorum” diye tepki gösterdi.

“BİZ DE MAHKEME DE SON SÖZÜMÜZÜ SÖYLEDİK


Selek’in avukatlarından Bahri Bayram Belen de “Mahkemenizce beraat kararı verilmiştir. Beraate direnme kararı ile mahkeme Selek ve Öztürk yönünden dosyadan el çekmiştir. Bu yüzden savunma yapmamızı gerektirecek usuli bir süreç ve yargılama aşaması bulunmamaktadır. Esas hakkında savunma yapmamız mümkün değildir. Biz son sözümüzü söylemiştik. Aslında mahkemede Pınar Selek yönünden son sözünü söylemiştir. Bu aşamada ayrıca bir son söz söylemek için imkan yoktur” dedi.

1 SAATLİK ARANIN ARDINDAN

Mahkeme sanık avukatlarından son sözlerini sorarak, karar için duruşmaya 1 saat ara verdi. Aranın ardından kararını açıklayan mahkeme heyeti, Pınar Selek ve Abdülmecit Öztürk hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verdi.

ADLİYEDE BÜYÜK DAYANIŞMA

Duruşma öncesi İstanbul Adalet Sarayı önünde toplanan grup basın açıklaması yaptı. Pınar Selek’in babası Alp Selek, kardeşi Seyda Selek, sanatçı Nur Sürer ve yurtdışından çok sayıda sivil toplum örgüt üyesinin de aralarında bulunduğu yaklaşık 150 kişilik grup, “Pınar Selek’in beraatini geri istiyoruz” yazılı pankart açtı. Grup, “Pınar Selek yalnız değildir” şeklinde slogan attı. Basın açıklamasını okuyan sanatçı Nur Sürer, Pınar Selek’in iki duruşmadır süren davasında reddi hakim talebinin usulsüzce reddedildiğini söyleyerek, “22 Kasım Perşembe günü görülen duruşmada mahkemenin yetkisi olmadığı halde kendi nihai beraat hükmünü Yargıtay Ceza Kurulu yerine geçerek ara kararla bozmaya yeltendiğini gördük” dedi. Pınar Selek’in babası Alp Selek de, değerlendirme yapmanın zor olduğunu belirterek, davanın hukuk olmayan bir davaya dönüştüğünü belirtti. Pınar Selek’in kardeşi Seyda Selek ize “Artık 15 sene oldu. Adalet beklemiyorum. Beraatimizi geri verseler bile adalet yerini bulmaz. Artık bu davadan kurtulmak istiyoruz” dedi.

DAVANIN SEYRİ

Patlamayla ilgili 8 yıl süren ilk yargılamada, mahkeme patlamanın bombadan mı yoksa LPG’den mi kaynaklandığının tam tespit edilememesi nedeniyle Pınar Selek hakkında ceza verilmemesine karar verdi ancak beraat ettiği yönünde bir hüküm kurmadı. Yargıtay 9’uncu Dairesi,  hüküm kurulması gerektiğini belirterek yerel mahkemenin kararını bozdu.

İKİNCİ KEZ YAPILAN YARGILAMADA BERAAT ETTİ

Yargıtay’ın bozma kararın ardından ikinci kez yapılan yargılamada kararını açıklayan  mahkeme heyeti, Mısır Çarşı’ndaki patlamanın neden kaynakladığını tespitinin mümkün olmadığını ifade ederek patlamayı gerçekleştirdikleri iddia edilen Pınar Selek ile Abdülmecit Öztürk’ün delil yetersizliğinden beraatlerine karar verdi.

AİHM’E BAŞVURDU

Yargıtay 9’uncu Ceza Dairesi yerel mahkemenin beraat kararını bu kez  “ceza verilmesi” yönünde bozdu. Kararın bozulması üzerine Selek’in avukatları Mayıs 2010’da “Adil yargılama yapılmadığı”, “İşkenceye maruz kaldırğı”, “Yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığı ilkesi ihlal edildiği” gerekçesi ile AİHM’sine başvurdu. Olumsuz karar çıkması durumunda yeniden yargılanma hakkı da isteyen Selek, manevi tazminat talebinde de bulundu. Selek’in başvurusunu kabul eden AİHM gelişmelerin de bildirilmesini istedi.

MAHKEME ÜÇÜNCÜ YARGILAMADA BERAAT KARARINDA DİRENDİ


Yargıtay’ın ikinci kez verdiği bozma kararının ardından üçüncü kez yapılan yargılamada mahkeme heyeti oy birliği ile Pınar Selek ile Abdülmecit Öztürk hakkında verdiği beraat kararında direndi.

DİRENME KARARINDAN VAZGEÇTİ


22 Kasım 2012’de görülen duruşmada ise mahkeme heyeti ani bir kararla Selek ve Öztürk yönünden verdiği beraat kararında direnmekten usule aykırı olduğu gerekçesi ile vazgeçti. Mahkeme heyeti, Yargıtay 9’uncu Ceza Dairesi’nin Selek’in ağırlaştırılmış müebbet hapsine karar verilmesi istemiyle verdiği bozma kararına uyulmasına karar verdi. 9 Şubat 2011’de Selek ve Öztürk hakkında verilen beraat kararına direnme kararının altında İstanbul 12’inci Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Vedat Yılmazabdurrahmanoğlu üye hakimler Mehmet Karababa ve Mehmet Erdoğan’ın imzası vardı. Karardan bir süre sonra Mehmet Karababa Adalet Komisyonu üyeliğine atandı. Başkan Vedat Yılmazabdurahmanoğlu rahatsızlığı nedeniyle heyete başkanlık yapamadı. Heyette beraat kararına direnen hakimlerden sadece Mehmet Erdoğan yer aldı.