Uzun süredir tedavi gören usta yazar Yaşar Kemal'den acı haber geldi. Akciğer enfeksiyonu ve kalp ritm bozukluğu nedeniyle tedavi gören Yaşar Kemal, hayatını kaybetti. Yapay solunum desteği uygulanan Kemal'in, çoğul organ yetersizliği de ortaya çıkmıştı. Kemal tedavi altına alındıktan 1.5 ay sonra bugün 92 yaşında hayatını kaybetti. Usta yazar 14 Ocak'tan bu yana İstanbul Tıp Fakültesi Hastanesi'nde tedavi görüyordu. Yaşar Kemal'in ölümü büyük üzüntü yarattı.

Ünlü yazar Yaşar Kemal, bir süredir tedavi gördüğü hastanede vefat etti.

Alınan bilgiye göre, akciğer enfeksiyonu ve kalp ritm bozukluğu sebebiyle 14 Ocak'ta İstanbul Üniversitesi (İÜ) İstanbul Tıp Fakültesi Hastanesi'ne kaldırılan ve yoğun bakım servisinde tedavi altına alınan Kemal, yaşamını yitirdi.

YAŞAR KEMAL'İN HAYATI

1923 yılında Osmaniye'ye bağlı Hemite köyünde doğdu. Asıl adı 'Kemal Sadık Göğçeli'. Henüz ortaokul sıralarında folklor derlemeleri yapmaya başladı. O dönemde şiirleri Adana Halkevi'nin yayını olan Görüşler dergisinde yayınlandı. Ortaokul son sınıfındayken okulu bırakmak zorunda kaldı. Irgatlık, amelebaşılık, pirinç tarlalarında su bekçiliği, arzuhalcilik, öğretmenlik ve kütüphane memurluğu gibi işlerde çalıştı. Bu arada Ülke, Kovan, Millet ve Beşpınar dergilerinde şiirleri görüldü.

1951 yılında İstanbul'a yerleşti. Cumhuriyet gazetesinde fıkra ile röportaj yazarlığı yapmaya başladı. 'Dünyanın En Büyük Çiftliğinde Yedi Gün' başlıklı röportajıyla Gazeteciler Cemiyeti Özel Başarı Armağanı'nı kazandı. O yıllarda öyküleriyle de ilgi çekti. 1952 yılında 'Sarı Sıcak' adlı öykü kitabı yayınlandı. İlk romanı 'İnce Memed' 1955 yılında çıktı. Bu romanla 1955 yılında Varlık Roman Armağanı'nı kazandı. 1974 yılında 'Demirciler Çarşısı Cinayeti' adlı eseri, Madaralı Roman Ödülü'nü aldı. 1977 yılında 'Yer Demir Gök Bakır' romanı Fransa'da Edebiyat Eleştirmenleri Sendikası tarafından yılın en iyi yabancı romanı seçildi. 'Binboğalar Efsanesi' 1979 yaz dönemi için Büyük Edebiyat Jürisi tarafından seçilen kitaplar arasında yer aldı. 1982 yılında uluslararası Del Duca Ödülü'ne değer görüldü. 1984 yılında Fransa'nın Légion D'Honneur nişanını aldı.

Eserlerinde Torosları, Çukurova'yı, Çukurova insanının acı yaşamını, kan davasını, ağalık ile toprak sorununu çarpıcı bir biçimde ortaya koydu.