2015 Nobel Kimya Ödülü sahibi Prof. Dr. Aziz Sancar, ilköğretim 6. sınıf öğrencisi kızların bilim, teknoloji, mühendislik ve matematik dalında daha başarılı olması için başlattığı 'Kız Çocukları İçin STEM Kampları' projesinin kapanış töreninde yaptığı konuşmada;  'Biz ülke olarak, 500 yıllık Osmanlı ve Türk tarihinde bilime önemli katkılar yapmış değiliz. Peki, neden yapmadık? Çoğu insan buna zeki olmadığınız için der. Ancak bilim yapmak genetik veya zekâ meselesi değil gelenek meselesidir. Dolayısıyla bunu bir gelenek haline getirmeli ve çocuklarımıza erken yaşta aşılamalıyız' dedi.

Prof. Dr. Aziz Sancar'ın bu konuşmayı yaptığı hafta iki haber dikkatimi çekti. Birinci haberin meydana geldiği yer İngiltere.  Haberde, İngiltere'de ilkokul öğrencilerinin tasarladığı ve 3D yazıcı ile ürettikleri roket maketinin okul bahçesinde gerçekleştirilen törenle, uzaya fırlatıldığı bilgisine yer veriliyor. Yeryüzünden 32 kilometre yüksekliğe kadar ulaşmayı başaran roketin, fırlatıldığı yerden 80 kilometre uzaklıkta bir alana başarılı bir şekilde geri indirildiği de belirtiliyor.
 
Dikkatimi çeken ikinci haber ise Bingöl'den idi. İngiltere'de ilkokul öğrencilerinin 3D yazıcı ile ürettikleri uzay roketi maketini uzaya fırlattığı gülerde Bingöl'de üç ortaokul öğrencisinin teknoloji ve tasarım öğretmenlerinin yönlendirmesi ile tasarladıkları ve 'Hacı Robot' ismini verdikleri robot, haccın farzlarını yerine getirdi.
TÜBİTAK 4006 Bilim Fuarları Projesi kapsamında geliştirilen ve 300 TL'ye mal edilip 'Hacı Robot' ismi verilen robot, öğrencilerin bilgisayar üzerinden geliştirdikleri programla kontrol ediliyor. Robot, ihram elbisesi giyip, Kabe'yi tavaf ettikten sonra vakfe yapıyor. Robotu TÜBİTAK 4006 Bilim Fuarları Projesi kapsamında geliştirdiklerini belirten Teknoloji Tasarım Öğretmeni Mahmut Baloğlu, 'Elimizdeki imkanlarla bu kadarını yapabildik. İleriki zamanlarda destek ve sponsor olursa biz bunu daha fazla geliştirip haccın diğer vaciplerini yerine getirttirebiliriz' diyor.
 
Bu arada 'Hacı Robot'un, Malatya'da düzenlenen ROBOCOT Teknoloji Yarışması'nda üçüncü seçildiği bilgisini de es geçmeyelim. Bu önemli buluş sayesinde yakında Kabe'ye kadar gitmemize gerek kalmayacak gibi; gönder Hacı Robot'u  ibadeti senin için yapsın gelsin!..

Geçtiğimiz yıllarda TÜBİTAK'ın beğenmediği ama NASA proje ekibine seçilen lise öğrencisi İlayda Şamilgil'in 'Sıvılardaki Su Oranını Mıknatısla Ölçebilen Ucuz, Hızlı ve Taşınabilir Bir Sistem' projesini hatırlayarak Prof. Dr. Aziz Sancar'ın, yazının başında sorduğu; 'Biz ülke olarak, 500 yıllık Osmanlı ve Türk tarihinde bilime önemli katkılar yapmış değiliz. Peki, neden yapmadık?' sorusuna tekrar dönebiliriz.
Bu soruya cevap vermek için çok gerilere gitmeye de gerek yok aslında. Papaz eriğini imam eriğine çeviren karton ve iki tekerlek üzerinde daire çizen 'Hacı Robot' gibi projeler TÜBİTAK projesi olarak kabul edilirken, İlayda Şamilgil'in 'Sıvılardaki Su Oranını Mıknatısla Ölçebilen Ucuz, Hızlı ve Taşınabilir Bir Sistem' projesi kabul edilmiyor.
 
Peki sorun nerede? Çocuklarımızın zekâsında mı sorun var? Yoksa onların enerjisini, zekâsını farklı amaçları için körelten yöneticilerde mi? Öğrencilere imkan verildiğinde ve doğru bir şekilde yönlendirildiklerinde neler yapabileceklerinin en büyük kanıtı Nobel ödüllü bilim insanımız Prof. Dr. Aziz Sancar karşımızda dururken, eksikliği çocuklarımızda mı aramalıyız, yoksa onlara yürüyecekleri yolu açmakla yükümlü olanlarda mı?
Siyasetin ve inançların eğitimin dolayısı ile bilimin üzerindeki etkisi bugün o kadar belli ve etkili ki görmemek için kör olmak gerek. Biz Hacı Robot'larla, papaz eriğini imam eriğine çeviren karton kutularla, duayla büyüyen bitki projeleriyle uğraşırken Avrupa uzayın derinliklerini keşfetme derdinde...

'Ülke olarak, 500 yıllık Osmanlı ve Türk tarihinde bilime önemli katkılar yapmış değiliz. Peki, neden yapmadık?' diye soruyor Aziz Sancar, aslında sorunun cevabını kendisi de çok iyi biliyor. Ama birazcık da olsa düşünelim diye soruyor; 'Neden bilim  üretemiyoruz?'
Ne denir ki, bu kafa ile 500 yıl daha sorarız bu soruyu kendimize...