Turizm nankördür. Müşteri gelir 1 hafta kalır her şey muhteşemdir. Tam ayrılırken içtiği kahve biraz soğuk gelir, işte o an bütün güzel anıları silinir ve sen otelci olarak bitersin. Etrafına sadece soğuk kahveyi anlatır. Bu nankör mesleğe bir de 1 gece konaklama parasını ödedi diye seni satın aldığını sanan şuursuz müşteri türünü de ekle. Odadaki renk ahengini beğenmez. Masadaki örtüleri beğenmez. Koyduğun çiçekleri beğenmez. Bak işte o zaman bu iş hiç çekilmez! Müşteri sanır ki, senin otel onun ev olmuş.
 Turizmcilik, insanla uğraşılan her meslek gibi zor. Yetmezmiş gibi Türkiye'nin coğrafi konumu, güvenlik sorunu ve de yaşanan politik gerginlikler turizmi geçen yıl ve bu yıl tamamen bitirdi. Amerikalılar korkuyor gelmiyor. Ruslar küstüler gelmiyor. Avrupalılar kızdılar gelmiyor. Derken ne oluyor,  turizm cenneti Türkiye'de inler cinler top oynuyor.
Bu ıssız tabloda bir de "Booking.com" adlı turizm sitesi TÜRSAB'ın yaptığı şikayet üzerine kapatılıyor. Hollanda bazlı Booking.com dünyanın 70 ülkesinde otel satan bir internet sayfası. 1996 yılında Amsterdam'da kuruluyor. Haftada 6.3 milyon oda rezarvasyonu yapıyor. Güvenilir ve de prestijli bir sayfa. Tüketiciye konaklamada en iyi fiyatı garantiliyor. Parayı otel olarak siz müşteriden alıyorsunuz, sonra da Booking.com'a komisyonunu ödüyorsunuz. Yurtdışından Türkiye'ye oldukça fazla müşteri getiren bir site. Yurtiçinden de, birçok kullanıcısı var. Örneğin ben yurtdışında devamlı "Booking.com" kullanan biriyim. Yurtiçinde ise, genelde oteli direkt aramayı tercih ediyorum.  
İşte bu kullanışlı internet sitesi haksız rekabet gerekçesiyle yurtiçi satışlarına Türkiye'de kapatıldı. Herkes çok kızdı. Ama Türkiye Booking.com'un ilk kapatıldığı ülke değil. Daha önce İrlanda'da bu konuyla ilgili bir şikayet oldu. Ve Booking.com, en düşük fiyat garantisini kaybederek piyasaya geri döndü. Aslında TÜRSAB Başkanı Başaran Ulusoy da, şikayetinde haksız değil. Çünkü Booking.com Türkiye'de şirket açmıyor. Açmadığı için de, ne tüketici kanunlarına ne de Turizm Bakanlığı'nın yönetmeliklerine tabi olmuyor. Türkiye'de otel satabilmeniz için TÜRSAB'a üye olmanız lazım, tıpkı uçak bileti satabilmeniz için IATA'ya kayıt olmanız gerektiği gibi.

TÜRSAB bunu acenteleri korumak için yaptığını söylüyor. Peki ya otelciler ne olacak? Zaten kan ağlayan turizm sektörü, şimdi aldığı bu beklenmedik darbeyle ne yapacak? Türkiye çok güzel bir ülke bu şüphesiz. Tam bir turizm cenneti. Ama bu cennette kan ağlayan otelciler var. Onların suçu günahı ne?