Ege Otomotiv Derneği (EGOD) Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa İduğ ile özel bir röportaj yaptık. Başarılı bir işadamı olan ve sosyal yönüyle de spordan hobilerine kadar ilgi çekici kişiliği ile her zaman merak uyandıran İduğ, duygularıyla karar veren bir işadamı olduğunu açıkladı. Samimi, çekici ve ikna edici özellikleriyle her zaman doğal bir lider olan Mustafa İduğ, siyasette uygun bir alan gözlediğini de belirtti. Denizin kendisi için bir tutku olduğunu dile getiren İduğ hem iş hem de sosyal alanda motivasyonunu deniz tutkusuyla sağladığını belirtti. Klasik otomobillere ilgili olan İduğ, Corvette'inden ve son aldığı 90 model Kartal'ından söz ederken heyecanlanıyor. Ancak onu üzen şeyler de var. İzmir Ticaret Odası'nın bütçesini doğru kullanamamasından yakınarak şöyle konuşuyor: Ben İzmir Ticaret Odası'ndaki faaliyetlerle bütçenin aynı oranda yürümediğini görüyorum, özellikle bunu vurgulamak isterim. İzmir Bölgesi'nde İzmir Ticaret Odası güçlü bir bütçeye sahiptir; ancak baktığınız zaman sadece toplantıdan toplantıya giden meclis üyeleri anlayışı var. Bunun bir an önce değişmesi lazım. Dört yılda bir birileri çıkıyor, şunu yapacağım, bunu yapacağım diyor; bu dört sene bomboş geçiyor. İzmir kaybediyorsa bu sebeplerden dolayı kaybediyor, İzmir Ticaret Odası da İzmir'e kaybettirenlerden biridir.


*Geçmişte futbol oynadınız, şimdi bir spor kulübünde başkan yardımcısısınız. Oyuncu olarak mı, yönetici olarak mı sporun içindesiniz?

Ben amatör olarak futbol oynadım, benim sporcu geçmişim tamamen hobiyle başlayan ve amatör olarak devam eden bir yapıda. Bunun bana çok büyük artıları oldu. Sigaradan, alkolden ve birçok kötülükten uzak kaldım. Şimdiki gençlere de vermeye çalıştığımız konu bu. Ben daha çok altyapıya önem veren bir anlayışla çalışıyorum. Şu an Altay'da başkan yardımcısı olarak görev yapıyorum. Daha önce de Bornova basketbol takımının iki yıl başkanlığını yaptım. Beko Basketbol liginde mücadele eden bir takımımız vardı. Spor ile hep iç içe olduk. Benim görüşüm alt yapı çalışması yapan, yetiştiren ve daha sonra yarışan bir yapı oluşturmak. Türkiye'nin spordaki eksikliği bu. Şu an gelinen noktada tesis eksikliğinden bahsediliyor; biz de bu eksiklikleri tamamlamaya çalışıyoruz, yapmak istediğimiz bu. Sporla ilgili çok bir şey anlatamayacağım. Çünkü Altay kulübünün şu an geldiği nokta, ekonomik yapısı, Alsancak Stadı'nın bizden alınması, Altay'a büyük bir darbe vurdu. Açıkçası oradaki bütçeyle ayağa kalkan bir Altay olacaktı. Hesapları alt üst eden bir durum oluştu. Bu anlamda vasat bir yıl geçireceğiz. Altay'ın play-offta olması bizim için başarı olacak.


*Bornova'da Belediye Başkan adayı oldunuz, bundan sonrası için siyasi hedefleriniz var mı?

Öncelikle siyasette hiçbir zaman 'Ben buraya aday oldum, olmadı; küstüm, ayrıldım, bu işleri artık yapmayacağım' denmez. Kişisel hedefler gerçekleşmeyince geri çekilen bir yapıya sahip değilim. O mücadele gücümü devam ettirdiğimi söylemek isterim. Kendi donanımlarımıza uygun siyasi alan bulduğumuz anda, kendimi o işin içinde bulacağımı biliyorum. O alanı yakalamak lazım, dikkatle izliyorum. İhtiyaç olduğu anda güçlü taraflarınızdan yararlandırırsanız, elde ettiğiniz tecrübe, size mutluluk verir.

*İşadamı olarak ticaret odalarından beklentilerinizi tam olarak göremediğinizi söylüyorsunuz. İzmir Ticaret Odası ile ilgili görüşleriniz nelerdir?

İzmir Ticaret Odası ile faaliyetlerinin birbirleriyle örtüşmediğini söyleyebilirim. O bütçe ile bu faaliyetler çok küçük kalıyor. Öncelikle Ticaret Odası'ndaki komitelerin bütçelerinin arttırılarak anlamlı bir şekilde geliştirilmesi lazım. Biz Ticaret Odası'na eğitimle ilgili bir para ödedikten sonra, eğitimle ilgili bir para daha niye ödeyelim? Ticaret Odası niye var? Bu komiteleri, meslek gruplarını eğiterek öne çıkartması lazım. Bölgeye katkı böyle olur. Dolayısıyla İzmir Ticaret Odası'ndan beklentilerim arasında bütçesini daha doğru kullanması var. Bütçe doğru kullanılmıyor. İktisatta bir kural vardır. Eldeki kaynakların maksimum derecede verimli kullanılması lazım. Ben İzmir Ticaret Odası'ndaki faaliyetlerle bütçenin aynı oranda yürümediğini görüyorum, özellikle bunu vurgulamak isterim. İzmir Bölgesi'nde İzmir Ticaret Odası güçlü bir bütçeye sahiptir ancak baktığınız zaman sadece toplantıdan toplantıya giden meclis üyeleri anlayışı var. Bunun bir an önce değişmesi lazım diye düşünüyorum. İzmir kan kaybediyor, hız kaybediyor, bu tür kurumların çalışmalarının seçimden seçime olmasından dolayı kan kaybediyor. Dört yılda bir birileri çıkıyor, şunu yapacağım, bunu yapacağım diyor; bu dört sene bomboş geçiyor. Biz bunları doğru bulmuyoruz. İzmir kaybediyorsa bu sebeplerden dolayı kaybediyor. İzmir Ticaret Odası da İzmir'e kaybettirenlerden biridir.


*Pek çok iştesiniz, EGOD'un başkanısınız. Bütün bu tempoya nasıl yetişiyorsunuz?

Bu tamamen kendi işletmelerimizdeki insanla, ekiple alakalı. Bu ekip bana bu imkanı veriyor. Ekibin bana güvenmesi, benim onlara güvenmem sayesinde bu kadar işimin arasında EGOD'a zaman ayırmam mümkün oluyor. EGOD'da olmam da işime çok avantaj sağlıyor. Çok önemli insanlarla tanışıyorsunuz, sosyal bir insan birikimi oldu, dokunduğum insan sayısı çok arttı. Dolayısıyla o insanlardan elde ettiklerimi de işletmemde kullanarak hem çalışma ekibimi hem kendimi geliştiriyorum.

*Hayattaki hedefleriniz durmuyor, bundan sonraki hedefiniz nedir?
Karar verici olmak.

*Hobileriniz nelerdir, bana balık tutuyormuşsunuz gibi geliyor...

Çok güzel yakalamışsınız. Dalıyorum. Tutkum deniz. Deniz tutkusu, belki de işimi iyi yapmamı sağlayan bir tutku. Orada iki gün zaman geçirdiğinizde, o motivasyon sizin işinizde ve diğer sosyal aktivitelerde motivasyonunuzu çok yükseltiyor.

*Bir işadamı olarak kararlarınızı daha çok duygularınızla mı, mantığınızla mı alırsınız; hangisi ağır basar?

Çok özel bir soru soruyorsunuz; işadamı olarak hep mantıkla hareket ederseniz bir yere varamazsınız. Duygularınız, hisleriniz aldığı sinyallerle birleşerek size karar alma süreçlerinde yardımcı olur. Bir işadamı hisleriyle hareket eder. Mantığı ile çok hareket ederse risk almayacağı için başarılı olamaz.

*Klasik otomobillere de merakınız olduğunu biliyoruz, en son aldığınız araba nedir?

Geçen hafta 90 model Kartal sıfır aldık. Çok güzel değil mi? Bu aracı sıfır bulabildiğim için çok mutlu oldum. Benim ortağımın 56 arabası var. Benim de içlerinde 5-6 tane arabam var. Bir tanesi işte bu fotoğraf çektirdiğimiz araç.


Mustafa İduğ kimdir?

Yaşar Üniversitesi, İzmir Sosyal Bilimler Enstitüsü İşletme Anabilim Dalı Yönetim ve Organizasyon Doktora Programı,  Anadolu Üniversitesi, Eskişehir İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İktisat Lisans Bornova Suphi Koyuncuoğlu Lisesi, İzmir Fen Bölümü Bornova Yavuz Selim İlkokulu.

İduğ Petrol Ürünleri San. Tic. Ltd. Şti, BP ve Castrol Madeni Yağlar Ege Bölge Distribütörü, BP Taşıtmatik Ege Bölge Distribütörü, İduğ Yedek Parça San.Tic. Ltd. Şti., İşveren Tofaş Fiat Yedek Parça Bayii, İduğ Gıda Tarım San.Tic. Ltd. Şti., Atak Metapar Taşıt Yedekleri A.Ş.'nin sahibi.

2006 yılında Cumhuriyet Halk Partisi'ne STK'ların aktif siyasete davetiyle katıldı. Cumhuriyet Halk Partisi, Bornova Belediyesi Meclis Üyeliğine devam ediyor. Bornova Belediyesi Encümen Üyesi (2009-2010); CHP İzmir İl Bşk. Bilim Yönetim ve Kültür Platformu Çalışma Grubu Üyeliği; 2009 STK Deneyimi; Ege Otomotiv Derneği (EGOD) Yönetim Kurulu Başkanı, 300'ü aşkın otomotiv sektör temsilcisinden oluşan EGOD'un kurucu üyesi. Ayrıca 2005 yılından bu yana 3 dönemdir Yönetim Kurulu Başkanlığı görevine devam ediyor.  İzmir Ticaret Odası (İZTO) Meclis Üyesi, Akaryakıt ve Madeni Yağlar Meslek Grubu'na devam ediyor. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Meclis Üyesi, Otomotiv Yan Sanayi Meslek Grubu'na devam ediyor.  BASİFED Batı Anadolu Sanayici ve İşadamları Federasyonu Yönetim Kurulu Üyesi; Bornova Belediyesi Spor Kulübü Derneği Yönetim Kurulu Başkanı; (2009-2010) İzmir Ekonomik Kalkınma Koordinasyon Kurulu Üyeliği; 2012 BASİFED Batı Anadolu Sanayici ve İşadamları Dernekleri Federasyonu Yönetim Kurulu Başkan Vekilliği görevlerini üstlendi.