Oğlunun ölüme terk edildiğini öne süren 39 yaşındaki Nezir Önkol, "Oğlumun uyuşturucu kullandığı ve 48 saat içinde kendine geleceği söylendi, bir gün bekledik düzelmeyince başka hastaneye götürdük, orada da aynı şeyi söylediler. Evde fenalaşıp kalbi durdu, sağlık ekipleri kalbini çalıştırıp tekrar hastaneye kaldırdı. Yoğun bakımda, kolunun kırık olduğu anlaşıldı ve iç organlarının görevini yapamadığı söylendi. İdrar tahlili istedik ve oğlumun vücudunda uyuşturucuya rastlanmadı. Benim evladım bonzai adlı uyuşturucuyu kullansa bile o şekilde ölüme terk edilmemeliydi. Oğlumun ölümüyle ilgili sorumlu olanlardan şikayetçi olacağım" dedi.

Basmane Semti'nde ailesiyle yaşayan ve 3 hafta önce askerden dönen Ahmet Önkol, geçen 10 Ağustos tarihinde iddiaya göre Basmane Tren Garı'nda baygın halde bulununca ambulansla Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı. Polisler beyaz eşya satışı yapan baba Nezir Önkol'a ulaşıp konuyla ilgili bilgi verdi. Hemen hastaneye gittiğini ancak oğlunun ölüme terk edildiğini öne süren 4 çocuk babası Önkol, yaşadıklarını anlattı. Daha önce de evlat acısı yaşadığını belirten Nezir Önkol, kızı Emine Önkol'u da henüz 10 yaşındayken beynindeki rahatsızlık nedeniyle 2005 yılında toprağa verdiğini dile getirdi.

Oğlunun ölümüyle ikinci kez yıkıldığını söyleyen acılı baba Önkol, "Oğlum baygın halde bulununca hastaneye kaldırılmış. Öğrenince hastaneye koştuk. Doktorlar, belirtilere göre oğlumun uyuşturucu kullandığını, boynundan aşağının felç gibi olduğunu ve 48 saat sonra kendine geleceğini söyledi. Hastanede 1 gün gözetim altında tutuldu ve bize teslim edildi. Eve geldikten sonra oğlumun durumu değişmeyince ben de Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne götürdüm, orada da benzer şeyler söylenip birkaç saat sonra oğlum yeniden bize teslim edildi. Eve geldikten bir gün sonra, oğlum biranda fenalaştı, sağlık ekiplerine haber verdim. Eve gelen sağlık görevlileri, oğlumun duran kalbini yeniden çalıştırıp Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırdı. Hastanede de kalbi bir kez durmuş ve tekrar çalıştırmışlar, sonra da yoğun bakım ünitesine almışlar" dedi.

İDRAR TAHLİLİNDE UYUŞTURUCUYA RASTLANMADI


Oğlunun yoğun bakımda tedavi gördüğü sırada, kolunun da kırık olduğunun anlaşılıp sargıya alındığını belirten Nezir Önkol, "Evdeyken kolundaki şişlik dikkatimi çekmişti, oraya dikiş atıp bandajla kapatmışlar ancak yoğun bakımdayken kolunun kırık olduğu anlaşılmış. Ben tedavi sürerken oğlumun uyuşturucu kullanıp kullanmadığının ya da ne kullandığının belirlenmesi için idrar tahlili istedim. Alınan örnek Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi'nde incelendi ve oğlumun vücudunda uyuşturucuya rastlanmadığı yönünde rapor verildi. Oğlumun bazı iç organlarının iflas ettiği söylendi ve dün (salı) öğle saatlerinde hayatını kaybetti" diye konuştu.

"ÖLÜME TERK EDİLDİ" İDDİASI


Hastanede oğluyla gerektiği gibi ilgilenilmediğini öne süren Nezir Önkol, "Benim evladım bonzai adlı uyuşturucuyu kullansa bile o şekilde ölüme terk edilmemeliydi, zaten tahlilde de uyuşturucu bulunmadı. Oğlumun ölümüyle ilgili sorumlu olanlardan şikayetçi olacağım. Benim çocuğumun ilk bulunduğu yerin neresi olduğunu bile söylemiyorlar. Her hastaneye düşen gence 'bonzai ya da uyuşturucu kullandı' gibi kesin bir yargıda bulunup o gençle ilgilenilmezse o çocukların hepsi ölüp gider" diye konuştu.

Genç yaşta hayata veda eden Ahmet Önkol'un Basmane Semti'ndeki Çorakkapı Camii'nde düzenlenecek cenaze töreninin ardından Buca Kaynaklar Mezarlığı'nda toprağa verileceği öğrenildi.

Bu arada, konuyla ilgili Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi yönetiminin de bir inceleme başlattığı belirtildi.