Geceye Bayraklı Belediye Başkanı Hasan Karabağ, DİSK Genel Başkanı Kani Beko, DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı, Genel-İş 2 nolu Şube Başkanı Taner Şanlı, CHP Bayraklı İlçe Başkanı Cemalettin Alper, belediye meclis üyeleri ve çok sayıda belediye çalışanı katıldı. Bayraklı Belediye Başkanı Hasan Karabağ, kurucu belediye başkanı olarak sendikalaşmayı desteklediğini ifade etti. Başkan Karabağ, 'Sendikalaşmak olumlu, güzel bir olay ama doğru ve güzel bir şekilde yapılması gerekiyor. 'Faşizme karşı omuz omuza derken' yanında faşizmin olduğunu görememek o işin yanlış yolda gittiğini gösterir! Faşizmin ne olduğunu herkes devrimci işçi sendikalarında gördü. DİSK deyince aklıma elbette 1977'de öldürülen 34 işçi kardeşimi geliyor. Yine yakın zamanda Soma'da maden faciasında kaybettiğimiz değerli işçi kardeşlerimiz geliyor. Yine ayı şekilde gezi olaylarında küçük yaşta kaybettiğimiz Berkin Elvan aklıma gelir. Aklıma bu ülkenin emperyalizme karşı en büyük savaşını verdiği günlerde baş komutanlık yapan Mustafa kemal Atatürk gelir. İşçi kardeşlerimizin bu tablo içersin de olması bana onur verir gurur verir' dedi.
13 yılın sonucu
Başkan Karabağ, tütün tarlasından çıkmış bir ailenin çocuğu olduğunu, yaşamının emek ağırlıklı bir ortamda geçtiğini anlattı. Başkan Karabağ, '12 Eylül 1980 öncesi ülkemizin nüfusu 45 milyonken sendikalı işçi sayısı 5.5 milyondu. Bugün nüfusumuz 76 milyon, sendikalı işçi sayımız 900 bin. Bizi bu noktaya getiren 13 yıllık mevcut iktidar. Yasalarla işçi hareketlerini öyle bağlamışlar ki kurumları hizmet alımı adı altında taşeronla iş yapın noktasına getirdi. İşçi sınıfının önüne açmamız gerekiyor' dedi.
Karabağ'a teşekkür
DİSK Genel Başkanı Kani Beko ise kendilerine verdiği destekten dolayı Başkan Karabağ'a teşekkür ederek, 'Karabağ işçi dostu bir başkan' dedi. Kendilerini eleştiren Belediye-İş sendika yöneticilerini sert dille cevap veren Beko şunları kaydetti:
'1977'deki Taksim olayı 12 Eylül faşist cuntasının alt yapısını hazırlayan bir katliamdı. 1980 darbesinden sonra Konak'ta utanç verici bir pankart vardı. Anayasa 'evet' diyen bir pankarttı. DİSK'in kapatıldığı dönemdi. Türk-iş ve Belediye-İş sendika yöneticileri o pankartı alkışlıyordu. 12 Eylül faşist cuntanın kendi eliyle kurduğu Türk-İşe bağlı Belediye-İş sendikası yeşil sermayenin desteklediği bir sendikadır. Genel-iş sendikası direnişlerde, grev çadırlarında kuruldu. Belediye-iş yöneticileri yıllarca generalleri faşist diktatörlüğü alkışladılar. Yılarca bu ülkede utanç verici işler yaptılar. Biz bu ülkede demokrasi, insan hakları, barış, kardeşlik ve sendikal hak için bedel ödeyen konfederasyonuz. Bedeli ne olursa olsun Türkiye'deki taşeron işçileri kadrolu oluncaya kadar bu mücadeleyi vermeyen namert olsun.'
