İzmir Barosu Genel Sekreteri ve Baro İnternet ve Bilişim Komisyonu Başkanı Avukat Atalay Aksay 'Sosyal medya üzerinden delil olup olmayacağına dair bir yasa hükmü yok ama yüksek mahkeme içtihatları ve son dönemde verilen kararlar özellikle aile mahkemesinde verilen kararlarda, sosyal medya üzerindeki paylaşımlar esas kabul edildi. Boşanma davalarında kişilerin birbirleri aleyhine verdiği bu tip delillere dayanıp mahkemeler hüküm tesis etti. Bunlarda yüksek mahkeme tarafından onandı' dedi.

İş mahkemeleri destek kanıtlar istiyor

İş mahkemelerinde durumun daha farklı işlediğini aktaran Aksay, 'İş mahkemeleri açısından bakarsak işçilerin özellikle işveren aleyhine paylaşımları, işveren tarafından bir iş akdinin feshi amacıyla kullanılabiliyor ama sadece bu şekilde sunulan deliller mahkemece hükme esas alınmaz, mutlaka tamamlayıcı delil ve tanıklarla desteklenmesi lazım' dedi.

Bunun hukuki olarak açıklamasını da yapan Avukat Aksay, 'Mahkeme bir paylaşım sebebiyle fesih yaparsan bu feshi ben geçerli bir fesih olarak almam. Fesih işlemi işverenin kullanacağı son aşama. Önce mutlaka bir savunmasını al, konuyu araştır, tanıkları dinle, aykırı bir hareket yaptığını kanıtladığında feshet diyor. Sadece paylaşıma dayanarak yapma değil de yapabileceği her şeyi yaptıktan sonra mı fesh ettiğine bakıyor. Bu delil olmaz demiyor. Yapılabilir ama destekle diyor' şeklinde durumu izah ediyor.

Twitter, Facebook gibi sosyal paylaşım siteleri ile Whatsupp arasında fark olduğunu da dile getiren Avukat Aksay, Whatsupp görüşmelerinin kişiler arasında bir haberleşme aracı olduğunu, kişiler dışında elde edilen bu delillerin duyum olarak kabul edildiğini, bunun başka tanıklar ve delillerle desteklenmesi ya da konuya muhatap olunan kişilerden birinin tanık olması gerektiğini ifade ediyor.