Şefika Bal- İzmir Eczacılar Odası Başkanı Tuncay Sayılkan, "Gençlerimiz hayata bir yıl geriden atılacak" dedi.

 

Yapılan düzenleme ile 2013 ve daha sonraki yıllarda eczacılık fakültesinde okumaya hak kazanmış olup mezun olduktan sonra serbest eczane açmak veya serbest eczanelerde mesul müdür olarak çalışmak için en az bir yıl müddetle hizmet sözleşmesine bağlı olarak mesul müdür eczacı ile birlikte serbest eczanelerde veya hastane eczanelerinde çalışma zorunluluğu getirildi.
Yardımcı eczacılık kısıtlamasının 2012 yılında çıktığını anlatan Eczacılar Odası Başkanı Tuncay Sayılkan, "2018'den itibaren mezunların eczanelerde yardımcı eczacı olarak çalışması kesinleşti. Yardımcı eczacılık yeni mezun gençlerimizin hayata bir yıl geriden atılmalarına yol açıyor" diyerek şu sözleri ekledi: Eczane açmak isteyenlerin artık nüfus konusunda da sıkıntıları olacak. Nüfus yoğunluğuna göre belirlenen eczaneler mezunlarımızın yardımcı eczacılığın ardından bir de nüfusa takılması anlamına geliyor.

'Her mezun kendi eczanesini açmak ister'

Eczacı Barış Gürkan Ünşan yardımcı eczacılık uygulamasının belirli bir gelir düzeyi üzerindeki eczaneler için zorunlu kılındığından bahsederek şunları kaydetti: Ne yazık ki mezun olan öğrenci sayısı ile gelir düzeyi yüksek olan eczanelerin sayısı eşit değil. Ayrıca her mezun arkadaş bir gün kendi eczanesini açmak isteyecektir ama artık o da mümkün görünmüyor. Ama bir yandan da düzenleme getirilmezse dip dibe eczaneler olacak. Yani her fakültenin olduğu gibi eczacılığın da çok mezunu var, birtakım sorunlar bu sebeplerle oluşuyor" dedi.

 

İlaç yokluğunun nedeni, devlet politikası

İlaçların piyasada bulunabilirliği ile ilgili konuşan Eczacı Gürkan Ünşan, "İlaçlardaki yokluğu yalnızca kanser ilaçlarıyla sınırlandırmamak gerek. Kanser çok vurucu bir kelime olduğu için sürekli kanser ilaçlarının yokluğundan bahsediliyor ancak olmayan başka ilaçlar da var. Bunun sebebi de devlet politikaları. Bizim kendi ilacımızı üretebilir hale gelmemiz gerek, ancak bu da kolay bir şey değil" diye konuştu.
"İlaç piyasasının yüzde 55'i yabancı sermayeden oluşuyor" diyen Eczacı Barış Gürkan Ünşan, "İlaç sektöründe Euro kuru devlet tarafından sabitleniyor ve 3'ün altında bir rakama sabitleniyor. Amerika'da üretilmiş bir ilaç Türkiye'de Amerika'da olduğundan daha ucuza devlete fatura ediliyor. Dolayısıyla bizler sağlığımız için ilaç kullanıyoruz ama bunun büyük bir arka planı var. Araştırması, satışı, lojistiği var. İnsanlar masraf yapıyorlar ve bunu geri kazanmak için bu piyasaya giriyorlar. Artık ilaç üreten ülkeler de bunun olmasını istemiyor, böyle bir politika güdülecekse o zaman hükümetiniz fiyat farkını karşılasın diyorlar" sözlerini kaydetti.