Olay, 22 Mayıs 2014 yılında meydana geldi. 4 çocuk annesi 39 yaşındaki Nazmiye A., aralarında uzun süredir anlaşmazlık bulunan eşi 47 yaşındaki Abubekir A.'dan boşanmak için mahkemeye başvurdu. Çift, birbirlerinden ayrı evlerde yaşamaya başladı. İddiaya göre Abubekir A., bazen eşinin oturduğu eve gelip, zaman zaman da telefonla arayıp, "Ayrılamazsın, boşanamayız. Öyle şey yaparsan seni öldürürüm" diyerek tehditlerde bulundu.

Nazmiye A. tehditler üzerine karakola gidip, eşini şikayet etti. Bu yaşananların ardından, dolmuştan inen ve evine gitmek için sokakta yürüyen Nazmiye A.'nın önüne çıkıp, "Benden boşanamazsın, bana ihanet ediyorsun, seni öldüreceğim" dediği belirtilen Abubekir A., üzerindeki bıçağı çekerek saplamaya başladı. Ağır yaralan Nazmiye A., hastaneye kaldırıldı. Ameliyat edilip, dalağı alınan Nazmiye A., uzun süre yoğun bakımda tedavi gördü. Abubekir A. ise polis tarafından yakalanıp tutuklandı.

Abubekir A. hakkında, 'Yakın akrabayı öldürmeye kalkışma' suçundan ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası istemiyle İzmir 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı.Yargılama sonunda Abubekir A., önce ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Pişman olduğunu belirttiği için cezası 15 yıla indirildi. Sanığın avukatı kararın temyizi için Yargıtay'a başvurdu.

Temyiz talebini değerlendiren Yargıtay 1'inci Ceza Dairesi, sanığın savunmasına, tanık anlatımlarına, Nazmiye A.'ya ait telefon görüşmelerine, eşi olan sanığa karşı evli oldukları dönem içerisinde sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığı, S. isimli bir erkek ile duygusal birliktelik yaşadığı iddialarına dikkat çekti. Bu nedenlerle sanık hakkında, haksız tahrikten 1/4 ile 3/4 arasında ceza indirimini öngören TCK'nın 29'uncu maddesi uyarınca makul oranda indirim yapılması gerektiğinin gözetilmediğinu vurguladı. Bu nedenle verilen fazla cezanın indirilmesi gerektiğini belirtip, karar bozuldu.

Bu karar sonrası İzmir 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde yeniden görülen davanın duruşmasına tutuklu sanık Abubekir A., Nazmiye A., Aile ve Sosyal Polikalar Bakanlığı avukatı Müjgan Bilen Özen ile tarafların avukatları katıldı. Mahkeme Başkanı Hakim Kemal Göker, Yargıtay'ın bozma gerekçelerini okudu. Mahkemenin önceki kararda direnmesini, hatta daha fazla veza verilmesini istediğini belirten mağdur Nazmiye A., "Sanık halen, cezaevinden çıktığı zaman beni öldüreceğini söylemektedir" dedi. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı avukatı Müjgan Bilen Özen de "Önceden verilen kararın hukuka uygun olduğunu düşünüyoruz. Bu nedenle mahkemenin önceki kararda direnmesini talep ediyorum" dedi.

Duruşma Savcısı Nesri Sumru Tunç, TCK'nun 29'uncu maddesinin uygulanması halinde, kamu vicdanının sarsılacağını, oluşturulan ve biçim verilen kapalı toplum modelinde giderek artan kadına karşı şiddet olaylarının artışına katkı sağlayacağını düşündüğünü belirterek, bu nedenle mahkemenin daha önceki kararında direnmesini talep etti.

Sanık avukatı ise Yargıtay 1'inci Ceza Dairesi'nin bozma ilamındaki gerekçe dikkate alınarak uyulmasını, sanığın üzerine atılı suçun niteliği, tutuklu kaldığı süre, orantılılık ilkesi, tanık beyanları, evlilik müessesine duyulan saygı ve sadakat yükümlülüğü dikkate alınarak karar verilmesini ve sanığın bu hükümle birlikte tahliyesini istedi. Sanık Abubekir A. da son sözünde, "Olaydan dolayı pişmanım. Ayrı yaşadığımız dönemde eşim beni aldatmıştır" dedi.

Mahkeme heyeti oy çokluğu ile sanığa önce ağırlaştırılmış müebbet hapis, ardından da pişman olmasından dolayı indirim uygulayıp yine 15 yıl hapis cezası verdi. Sanığın tahliye edilmesi talebi de reddedildi.

Sanık Abubekir A.'nın avukatı kararın temyizi için başvuracaklarını söyledi.