İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü (İYTE) bünyesindeki İzmir Teknopark'ta iki mühendis kardeşin kurduğu MET İleri Teknolojiler firması, kuru incir ihracatçısından gelen talep üzerine ürünleri kurutabilecek sistem üzerine proje hazırladı.

TÜBİTAK'ın da destek verdiği proje için ilk önce Ege Üniversitesi (EÜ) Mühendislik Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Korkut Yeğin'in danışmanlığında İYTE ve EÜ'deki mühendislik, gıda ve ziraat fakültelerinde görevli mühendislerin katılımıyla ekip oluşturuldu.

İhraç edilen kuru incir, kuru üzüm ve fındık gibi ürünlerin aflatoksin nedeniyle iadesi sorununu ele alan ekip, dünyada ürün kurutma ve sterilizasyon için kullanılan mikrodalga fırın teknolojisini inceledi.

Evlerde kullanılan mikrodalga fırınlardaki gibi küçük boyutta çok sayıda üreteçten oluşan bir tasarım yapan ekip, bunu fırın içi sıcaklığı takip edebilen fiber sensörlerle destekledi.

Diğer teknolojilere göre hem daha yüksek verim, hem daha hızlı kurutma sağlayan, yarı yarıya düşük maliyet öngören mikrodalga fırında ilk denemeler kuru incirde yapıldı.

Normal şartlarda güneş altında bir ayda kuruyabilen inciri saatler içinde sterilize olmuş şekilde ihracata hazır hale getiren yeni tasarım fırın, bilimsel olarak da onaylanarak üretim hattına alındı.

Seri üretimine başlanan mikrodalga fırının kuru incirden başlamak üzere kuru üzüm, fındık, kayısı, domates, biber, armut, çay ve tütün gibi ürünlerde kullanılması ve bu alanlarda toksin ve bakteriyel kaynaklı ihracat iadesi sorununu çözmesi hedefleniyor.


Yayılması istenmeyen teknoloji

MET İleri Teknolojiler Firması Genel Müdürü Murat Merdin, AA muhabirine, bu teknolojiyi geliştiren ülkelerin, belli bir gücün üzerindeki mikrodalga üreteçlerinin askeri amaçlar için kullanılması ve teknolojinin yayılmasını engellenmek amacıyla satışına izin vermediğini söyledi.

Mühendislerden oluşan ekibin, ev tipi fırınların içindeki üreteçleri kullanarak daha üstün bir sistem geliştirmeyi başardığını ifade eden Merdin, iki patente sahip tasarımın yüzde 100 yerli olduğuna dikkati çekti.


"İhracatçının eli güçlenecek"

Verimli ve hızlı bir kurutma sağlayan fırının ürünlerin organik olarak sterilizasyonunu sağladığına işaret eden Merdin, şöyle konuştu:

"Biz öncelikle incirde denemeler yaptık. Saatte 2 ton gibi kapasiteye ulaşabiliyoruz. Klasik yöntemdeki gibi güneşe serip bekleme gibi bir durum yok. Ürün yaş olarak geliyor, fırının içindeki banttan akıyor, diğer taraftan kuru olarak çıkıyor. Kurutma için geçen 1 ay gibi bir süreyi birkaç saat içinde gerçekleşecek hale getiriyoruz.

Bu fırın Türkiye'nin aflatoksin sorununu kesinlikle çözecek. Her yıl ürünlerimiz kapılardan geri dönüyor. Sadece aflatoksin değil diğer bakterilerde de standartlar giderek sıkılaşıyor. Bizim fırınlarımız bunu çözüyor. Bu fırın, ihracatçının elini çok kuvvetlendirecek."


Yurt dışından talep aldılar

Sistemin ihracatçıdan yoğun talep gördüğünü anlatan Merdin, proje başında kendilerine destek olan firmaların fırınlarını teslim alma aşamasında olduğunu ve yılda 30-40 fırın üreterek talebe yetişmeye çalışacaklarını dile getirdi.

Ürüne yurt dışından da taleplerin bulunduğunu dile getiren Merdin, "Ürün henüz deneme aşamasındayken Meksika'dan sipariş geldi. Meksika'dan bir kabak çekirdeği üreticisi bir anda çok büyük miktarda kurutma yapabileceği, 10-20 fırın birden istediğini söyledi. Biz de adım adım, öncelikle yerli imalatçıyı koruyacak şekilde planlamayla gidiyoruz." şeklinde konuştu.

Merdin, mikrodalga fırın sistemiyle, geçen yıl katıldıkları Ericsson İnovasyon Ödülleri'nde dünya genelindeki 937 proje arasında ilk 13'e seçilmeyi başardıklarını sözlerine ekledi.