Süleyman Gülen- Balıklıova sakinlerinden Fatma Müminoğlu (67), bölgelerinin dağ eteklerinde yetişen kantaron bitkisinin çiçeklerini kopartarak şişelere koyuyor. Şişelere zeytinyağı da ekleyen Müminoğlu, ortaya yemek yağından yaralara kadar pek çok alanda kullanılabilen kırmızı renkteki kantaron yağını çıkartıyor. 2 yıldır bu çiçekleri toplayıp yağa dönüştürdüğünü söyleyen Müminoğlu yağları köyde kurdukları stantlarda yarım litresini 25 liraya satıyor.

Dağdaki ottan ilaca

Dağ eteklerinde yetişen bitkiden böylesine yararlı bir yağ çıktığını söyleyen Müminoğlu, 2 yılda kantaron yağının hayatını büyük ölçüde değiştirdiğini söyledi. 3 hafta güneşte zeytinyağı ile bekleyen bu sarı çiçeklerin kırmızı rengini alarak bir vitamin kaynağına dönüştüğünü belirtti. Müminoğlu "İlk önce temmuz ağustos ayları gibi kantaron bitkisi yerden çıkıyor. Biz gidip dağlardan bunların sarı çiçeklerini koparıp cam şişelere doldurup üzerine saf zeytinyağı koyuyoruz. Marketlerden aldığımız zeytinyağı değil, köylünün kendi ürettiği organik zeytinyağı kullanıyoruz. Asitli zeytinyağını koyup bunu 3 hafta güneşte bekletiyoruz. 3 haftada kırmızı hale geliyor. Sonra içindeki bitkiyi alıp süzüp bu şekilde bekletiyoruz. Bu kantaron yağı neredeyse her şeye faydalı diyebiliriz. Yara kapatıcı özelliği var. Midende ülser var diyelim, bundan biraz içiyorsun ve iyi geliyor, bana iyi geldi mesela. Geçen sene diz kapaklarımdan ameliyat oldum ve ameliyat yaraları oluştu. Doktorum bana hiçbir ilaç yazmadı ve git kantaron yağı al, kullan dedi. Parmak kadar büyüklükte şişeye 8 lira verip aldım. 2-3 defa kullandıktan sonra diz kapağımdaki ameliyat yaralarının geçtiğini gördüm. Ben bu yağı hayatımın her alanında kullanıyorum. Banyodan çıkınca yüzüme bile sürüyorum. Çatlayan elime sürüyorum, ağrıyan ayağıma sürüyorum. Her derde deva bir yağ, denedim ve kesinlikle öyle" dedi.

Tadı acımsı

Kantaron yağının yemeklerde de kullanılabileceğini söyleyen Müminoğlu, tadının biraz acımsı olduğunu söyledi. Müminoğlu "Tadı biraz acımsı. Yemeklerde de kullanabilirsiniz ancak biz yemeklerde kullanarak ziyan etmiyoruz. Çünkü bu çok değerli bir yağ. Yemeği zeytinyağıyla yapma imkanımız var ancak yarayı iyileştirme imkanımız bu kadar geniş olmadığı için yağı yemeklerde kullanmayı tercih etmiyorum. Bu yağın tedavi edici etkisi var ve bunu boşa harcamamak lazım. Dağlardaki kantaron otunun açtığı çiçeği koparıp 3 hafta güneşte bekletince tam kırmızı rengini aldığı zaman işlem tamam oluyor. Kopardığımız çiçekleri hiçbir işlemden geçirmiyoruz. Hiçbir katkı maddesi koymuyoruz. Tabiattan çıkan doğal bir otun açtığı çiçekten her derde deva bir yağ ortaya çıkıyor. 2 senedir bunu kullanıyorum ve hayatımı büyük ölçüde değiştirdi. Bir yerinin ağrıdığını söyleyen birine hemen kantaron yağından ikram ediyorum" diye konuştu.