Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları uzmanı Prof. Dr. Buket Erer Del Castello, Ege Üniversitesi'nde görev yaptığı sırada hastanede tedavi gören çocukların ailelerinin hastane bahçesinde sabahladığını fark etti. Çocuklarının tedavisi için şehir dışından İzmir'e gelen ve kalacak yeri olmayan ailelerin hastane bahçesini mesken tutmasına dayanamayan Castello, 2004 yılında 'İzmir Hasta Çocuk Evleri' projesini üniversite yönetimine sundu. Hem Ege Üniversitesi, hem de İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından destek gören proje kapsamında, 2005 yılında İzmir Hasta Çocuk Evleri Derneği kuruldu. İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin derneğe tahsis ettiği 6 evde 2006 yılından bu yana 800 aile barındı.

Derneğin faaliyetlerinden bahseden İzmir Hasta Çocuk Evleri Derneği Başkan Yardımcısı Sevil Ozan 11 yıldır hizmet verdiklerini belirterek, "15 aktif üyemiz var. Hem evlerde kalan ailelerin ihtiyaçlarını karşılamak için, hem de derneğimizin tanıtımı için çalışıyoruz. 6 evimiz var. Bu evler 2 ailenin kalacağı şekilde yeniden düzenlendi. Mutfağında 2 lavabo, 2 ocak, 2 buzdolabı var, 2 çamaşır makinesi var. Evin her iki tarafından birer oturma odası ve yatak odası bulunuyor. Doktorlarımız tedavi gören çocuklar arasında ailesinin maddi durumu kötü olan ve kalacak yeri bulunmayanları bize bildiriyor. Biz de imkan dahilinde ailelerimize yardımcı oluyor. En büyük hedefimiz, kısa süre içinde evlerimizin sayısı artırmak. Derneğin sabit giderleri var, ancak sabit bir geliri yok. Dönem dönem sanatçıların yardım konserleriyle ya da bağışçılarla ihtiyaçları karşılayacak kaynağı buluyoruz" dedi.

Bornova'daki evlerden birinde kalan 28 yaşındaki İbrahim Çekim, ise 3.5 yaşındaki kızı Ebrar'a 4 ay önce beyin tümörü teşhisi konulduğunu belirterek, "Ağrı Doğubeyazıt'ta yaşıyoruz. Ebrar'ı başı ağrıdığı için Erzurum'a hastaneye götürdük. MR çekildi, beyin tümörü olduğu söylendi. Ameliyat edildikten sonra Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne sevk edildik. 3 ay önce buraya geldik. Geldiğimizde eşim hamileydi. 1 ay önce oğlum Fırat Emir'i dünyaya getirdi. Boynunda 11 santim büyüklüğünde tümör tespit edildiği için sezaryenle doğum yaptı. Hemen tümör alındı, ancak yeniden tümör çıktığı için onlar hastanedeler. Ben bu süre zarfında 2 ay sokakta kaldım. Doktorların yönlendirmesiyle dernekle tanıştım. Allah razı olsun bütün ihtiyaçlarımızı karşılıyorlar" dedi.

Manisa'nın Soma İlçesi'nden gelen 38 yaşındaki Kibriye Kuğumcu ise derneğin evinde lösemi hastası oğlu 10 yaşındaki Efe ile kalıyor. 8 aydır burada yaşayan Kuğumcu, "Oğluma ilk teşhis 2013 yılında konuldu. Ege Üniversitesi Hastanesi'nde tedavi gördü, Soma'ya evimize döndük. Ancak 2016 yılında hastalığı tekrarlayınca Ege Üniversitesi Hastanesi'ne geldik. 2 ay boyunca hastanede kaldık oğlumla. Daha önceden dernekten haberim vardı. İrtibata geçince bize burada barınacak yer sağladılar. Sıcak bir yuva verdiler. Her türlü ihtiyacımızı karşılıyorlar" diye konuştu.