Ali Budak- Bergama Ovacık Altın Madeni ile ilgili olarak en son İzmir 3'üncü İdare Mahkemesi tarafından 25.04.2017 tarih ve 2015/1285 Esas 2017/524 Karar sayılı karar ile 18/02/2009 tarihli 'Çevresel Etki Değerlendirmesi Olumlu Kararı' iptal edildi. EGEÇEP ve diğer davacıların başvurusu üzerine İzmir Valiliği tarafından 18.07.2017 tarihli yazı ile maden işletmesi için düzenlenen 04.08.2011 tarihli 40 nolu 1'inci sınıf gayrisıhhi müessese işyeri açma ve çalışma ruhsatının da iptal edildiği ve işletmenin mühürlendiği bildirildi. Şirket konuyla ilgili Kamuyu Aydınlatma Platformu'nda 13/07/2017 tarihinde şu açıklamayı yayınladı: İzmir 3. İdare Mahkemesinin iptal kararı çerçevesinde, Ovacık İşletmemizin işyeri açma ve çalışma ruhsatının iptal edildiği, cevher üretim faaliyetlerinin durdurulduğu, diğer faaliyetlerin durdurulması için lüzumlu tedbirlerin alınabilmesi amacıyla tarafımıza 30 gün süre verildiği hususları şirketimize bugün itibariyle tebliğ olunmuş olup hukuki süreç devam etmektedir.


'Şirket, mahkeme kararının arkasından dolanıyor'        


Duyuruda bahsedilen ve hukuki denen sürecin aslında mahkeme kararının aşılması için yeni ÇED raporunun 20 Haziran'da bakanlığa sunulduğunu ve 3 Temmuz'da İDK toplantısının yapıldığını belirten Avukat Arif Ali Cangı, 'Şirketin hukuki süreç dediği 'mahkeme kararının arkasından dolanılması girişimiyle 13 Temmuz'da yeni ÇED raporunun nihai yapılması aşamasına gelindi. İzmir Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü'nün web sayfasında bunun duyurusu da yapıldı. Bu durum ise şirket tarafından KAP'a aynı gün şu şekilde bildirildi: Şirketimiz Ovacık işletmesi ile ilgili olarak Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın 18.02.2009 tarihli ÇED Olumlu Kararı'nın İzmir 3. İdare Mahkemesi tarafından iptal edildiği ve Şirketimiz bu karar ile ilgili olarak gerekli yeni 'ÇED' izini başvurusunu da 5 iş günü içerisinde yapmayı planladığını bildirmişti. ...Bu itibarla Şirketimiz tarafından hali hazırda işletilen Ovacık Altın Madeninin Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın 2009/7 sayılı genelgesi kapsamında  hazırlanmış olan Çevresel Etki Değerlendirmesi Raporu 20.06.2017 tarihinde ilgili bakanlığa sunulmuş olup İnceleme ve Değerlendirme Komisyonu'nca yeterli bulunarak nihai kabul edilmiş ve bugün itibariyle askı süreci başlamıştır.' diyerek duyuruldu.
 

3'üncü atık havuzu, yeraltı sularını kirletecek


'Şimdi 24 Temmuz'a kadar duyurulan nihai ÇED raporuna itirazlar alınacak, itirazlar dikkate alınmadan ertesi günü ÇED olumlu kararı ve yeni işyeri açma ve çalışma ruhsatı düzenlenip maden yeniden çalıştırılacak' diyen Cangı, şöyle devam etti:  Bergama'nın Ovacık-Narlıca-Çamköy köyleri sınırları içinde yer alan siyanür liç yöntemiyle işletilen Ovacık Altın Madeni, çevre sağlığı ve canlı yaşamı için yaratacağı riskleri tespit eden onlarca bilimsel rapora, onlarca mahkeme kararına, AİHM kararına rağmen faaliyetini yıllardır sürdürdü. Şimdi ise yine mahkeme kararının arkasından dolanılacak ve maden yeniden çalıştırılacak. Bunun yanında iki atık havuzu dolması nedeniyle üçüncü havuz için düzenlenen ÇED raporu da nihai yapıldı. Üçüncü atık havuzu ise biten açık ocağa yapılmak isteniyor. Atık depolama tesisi yapılması planlanan açık ocak deniz kotunun ve yer altı su tablasının altına inmiş durumda, olası kimyasal atık sızmalarında yeraltı sularını kirletebilecek. Daha önce bu alanda yapılmak istenen birinci atık depolama tesisi projesine Devlet Su İşleri (DSİ) bu nedenle olumsuz görüş bildirdi. Şimdi ne değişti de aynı alana atık depolama tesisi yapılmaya kalkışılıyor?


'Maden, hukuku da kirletiyor'


'Ovacık Altın Madeninin çevre sağlığı ve canlı yaşamı için risk oluşturduğu bilinen bir gerçektir' diyen Cangı, 'Bu maden aynı zamanda hukuku da kirletiyor. Diğer taraftan 6 aydır Ege bölgesi sallanıyor. En son 6,6 şiddetinde deprem meydana geldi, Bergama da deprem bölgesi, olası bir depremde Ovacık Altın Madeni'nin atık havuzlarının patlaması riski çok yüksek. Böylesi bir durum Bakırçay Bölgesi'nin ölümü olur. Buna izin verilmemeli. Çünkü Bergama'nın doğasının Ovacık Altın Madeni'nin  kirliliğini ve hukuksuzluğunu kaldırma kapasitesi çoktan doldu' ifadelerini kullandı.
 

Yeter artık, maden temelli kapatılsın!

15 Temmuz darbe girişiminden sonra açılan FETÖ soruşturmalarına konu olan altın madeninin TMSF eliyle hukuksuz bir şekilde işletilmesi ısrarına anlam veremediğine vurgu yapan Cangı, sözlerini şöyle devam etti: Bu hiç anlaşılır bir şey değil. Yaşanan süreç Ovacık Altın Madeni'nin suç merkezi olduğunu ortaya koydu. Daha fazla hukuksuzluğa izin verilmemeli. Yeni hukuksuzluklara yol açanlar, izin verenler, sessiz kalanlar, orada işlenen suçların ortağı olacaktır. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'ndaki bürokratlara sesleniyoruz; Bergama'nın yaşamına ve hukuk devletine karşı şimdiye kadar işlenen suçlara ortak olmayın, bir kez daha mahkeme kararının arkasından dolanılmasına izin verip, yeni ÇED olumlu belgesi vermeyin. Yeter artık. Bergama Ovacık Altın Madeni temelli kapatılsın, maden sahası olabildiğince eski hale getirilsin.