İzmir'in Torbalı İlçesi'nde yaklaşık 40 Suriyeli aile terk edilmiş bir fabrikaya sığındı. Fabrikanın depo bölümünde kurulan çadırlarda 80'i çocuk yaklaşık 250 kişi yaşıyor. Mevsimlik işçi olarak çalışan ve sürekli yer değiştiren ailelerin bir kısmı birbirinden farklı şehirlerde kayıtlı ve geçici kimlikleri var. Sığındıkları fabrika Philsa Caddesi üzerinde ilçe merkezinden yaklaşık 2 kilometre uzaklıkta tarım alanlarının hemen içinde bulunuyor. Şehir merkezine oldukça yakın olsalar da yaşam şartları içler acısı. Onları biraz olsun yaşadıkları acılardan uzaklaştırmak isteyen Çeşme İmece İnisiyatifi Derneği ve Bodrum İnsanca Yaşam Derneği bugün bu aileleri ziyaret etti. İki derneğin ortak organizasyonuyla gerçekleştirilen ziyarette, yine yıllar önce çeşitli yerlerden Türkiye'ye göçmen olarak gelen ailelerin çocuklarından kurulan 21 üyeli Rengarenk Göçmen Çocuklar Korosu, çocuklara mini konser verdi. Ayaklarında ayakkabıları olmayan, çadırları ısıtmak için yakılan ateşten kalan küllerin içinde oynayan çocuklar kısa bir süre de olsa keyifli vakit geçirdi. Dilini bilmedikleri yaşıtlarının söylediği, ne anlattığını bile bilmedikleri şarkılarına alkışlarıyla eşlik etti. Konser sırasında yetişkinler ise normal hayatına devam etti. Erkekler birbirinin saçını tıraş ederken, kadınlar ise temizlik ve yemek yaptı.

'MEVSİMLİK İŞÇİLİK NEDENİYLE SAYILARI DEĞİŞİYOR'

Fabrikaya sığınmak zorunda kalan bu ailelere yardım eden Çeşme İmece İnisiyatifi Derneği Genel Sekreteri Bigenur Karataş, ailelerin zor şartlarda yaşadıklarını anlattı. Torbalı'da çok sayıda Suriyeli aile olduğunu belirten Karataş, "Biz de dernek olarak bunun gibi bir çok kampa yardım yapıyoruz. Torbalı, çok fazla sığınmacının olduğu bir bölge. Şuan burada 40 aile var ama mevsimlik işçilik nedeniyle bu sayı çok sık değişiyor. Fabrikanın dışındaki ailelerle bu sayı 70 aileye yükseliyor. Bu tür konser gibi etkinlikleri yaparak çocukları psikolojik olarak rahatlatmaya çalışıyoruz" dedi. Geçici kimlik numarası olanların sağlık ve eğitim konusunda yardım alabildiğini ancak birçok ailenin kayıtlı olduğu yerde yaşamadığını belirten Karataş, "Adana'da kayıtlı olup burada yaşayanlar var. Biz hijyeni sağlamak adına temizlik malzemesi yardımı yapıyoruz, çocuklar için bez ve mama sağlıyoruz. Çocuklara Latin alfabesini öğretmeye çalışıyoruz" diye konuştu.

'BU ACILARI BEN DE YAŞADIM'

Rengarenk Göçmen Çocuklar Korosu'nun kurucusu ve şefi olan Azeri asıllı İranlı tenor Ramin Fahrangniya, projeye haziran ayında başladıklarını ve 2 ay gibi kısa bir sürede çocuklara 10 farklı dilde şarkılar öğrettiklerini anlattı. Koronun da göçmen çocuklardan oluştuğunu belirten Fahrangniya, şöyle konuştu:

"Bu çocuklarımızı farklı ülkelere götürüp konserlere katılmalarını istiyoruz. Amaçları dostluk ve barış mesajı vermek ve savaşlardan uzak kalmak istiyorlar. Koromuzu Torbalı'daki bu kampa getirdik. Çocukları biraz olsun mutlu etmeye çalışacağız. Ben İranlı'yım. İran ve Irak savaşında bu acıları yaşadım. Onların duygularını ve hislerini anlayabiliyorum. Umarım savaş olmaz, herkes mutlu ve barış içinde yaşar. İnanıyorum ki sanat ve müzik insanları iyileştirir. Biz bunun için buradayız ve bu çocuklara ve ailelerine bunu yaşatmak istiyoruz. Biz sizin acılarınızı biliyoruz ve elimizden geldiği kadar yanınızdayız diyoruz. Sadece Suriyelilere değil savaş nedeniyle göçmek zorunda kalan herkese yardım etmek istiyoruz."