Karşıyaka, düşme hattındaki Ankara temsilcisi Altındağ Belediyespor'a, sahasında 1-0 yenildi ve ligde son sıraya geriledi.

Karşıyaka için çıkış maçıydı ama mücadeleye rakip takım çok daha iyi başladı. Sağdan soldan ataklar geliştirdi. Bu ataklarda, ceza alanı içerisine yapılan ortalarda, Karşıyaka savunması çok hatalar yaptı. 7. dakikada ev sahibi takıma göre soldan yapılan ortada ceza alanı içerisinde Bülent bomboştu. Vuruşu kötü olmasa daha bu ilk dakikalarda öne geçeceklerdi.
Yeşil kırmızılıların ilk organize atağı 21. dakikada gelebildi, o da bir tehlike yaratmadı ve kornerle sonuçlandı. Bundan sonra sahada daha üstün oynamaya başlasa da pek fazla sürmedi. 39. dakikada yine soldan yapılan ortada, bu sefer arka direkte bomboş olan isim Berkay'dı. Tek yapması gereken topu iki direk arasına vurmaktı. Bekleneni yaptı ve takımını 1-0 öne geçirdi.
***
İkinci yarıda Karşıyaka'dan çok şey bekledim. Düzce maçında ilk yarı sahada yokken, 2. yarıda birçok gol pozisyonuna girmeyi başarmıştı. Ancak hiç de öyle olmadı. Ceza alanı önüne kadar geldiler, burada tıkandılar. Sürekli pas hatası yaptılar. Bazen de kaleye şut çekmek varken, çalımlarla ceza alanı içerisine girmek istediler, pozisyonu harcadılar. Yeri geldi tersini yaptılar, yaklaşık 30 metreden şut çekmeyi denediler ama sanki bacaklarda hiç güç yoktu ve şut çalışması yapmamışlardı, çok ama çok cılızdı. Kaleyi bile bulmadı.
***
Hücuma çıkılırken, orta sahanın ortası genellikle boştu. Orayı bazen sadece 1 oyuncu doldurmaya çalıştı. Tek olduğundan hemen pres yedi. Ya topu kaptırdı ya da tekrardan geri oynamak zorunda kaldı. Oyun düzeni 5-1-4 gibiydi. Orta saha rakibe verilince, defans oyuncuları mecburen rakip defans arkasına uzun oynamak zorunda kaldılar. Bu hiçbir işe yaramadı.
Sonuç olarak 90 dakika boyunca sahada her iki takım da pek varlık gösteremedi, seyirciler çok kısır bir mücadele izledi. Golü atan kazandı.
***
Konuk ekibin oyuncuları, maçın sonlarına doğru skoru korumak, oyunu yavaşlatmak için sık sık yere yattılar. Dokunulmadığı halde bile yere yatıp kalkmayan oyuncular oldu. Bu hem yeşil kırmızılı futbolcuları hem de taraftarı çileden çıkardı.
Sakatlıkların birinde Cenk koşarak yatan oyuncunun yanına kadar geldi ve sert bir tepki gösterdi,  hakem de sarı kart... Başka bir yalancı sakatlıkta da Altındağlı oyuncular topu taca attılar, Karşıyakalı oyuncular da topu rakibe vermemeyi tercih ettiler. Centilmece oynamayan takıma, centilmenlik de yapılmaz. Sonuna kadar haklılardı.
Tüm bunlardan sonra hakem maç sonuna 10 dakika duraklama eklemek zorunda kaldı.
***
Altındağ'ın kalecisi Mustafa, bir sakatlığın ardından topu oyuna sokacaktı. Battal itiraz etmeye başladı. Sanırım atışın kullanacağı yerin yanlış olduğunu söylüyordu. Ceza alanı içerisinde yanlış olsa ne olur ki? Bu gereksiz itirazıyla zamana oynayan rakibinin ekmeğine de yağ sürmüş oldu.
Karşılaşmanın sonlarına doğru taraftar teknik direktör Aytekin Sümbül aleyhine tezahüratlarda bulundu. Aytekin Sümbül'ün topun ağzında olduğunu biliyorduk ama biletinin kesildiğini ve yerine bir adayın bulunmuş olduğunu bilmiyorduk. Hemen sonraki gün Mesut Toros'la anlaşıldığını duyduk. Bakalım Karşıyaka'ya o ilaç olabilecek mi?
***
Devre arasında dikkatimi çeken bir şey vardı. 07 nolu top toplayıcı çocukla, Altındağlı yedek oyuncu, yere değdirmeden karşılıklı top sektirdiler. Top toplayıcı çocuk o kadar iyi idi ki, yere hiç düşürmedi. Her seferinde düşüren Altındağlı oyuncu oldu.