Programda konuk konuşmacı olarak yer alan Üsküdar Üniversitesi Psikoloji Bölümü Öğretim Üyesi ve Sinirbilim Uzmanı Prof. Dr. Sinan Canan, 'Yaratıcı Beynin Kodları' başlıklı konuşmasıyla insan potansiyelini anlatarak sosyal girişimcilere ufuk açıcı bir sunum yaptı. "Duygusal olarak kendisini ilgilendirmeyen hiçbir şeyi öğrenmeyen bir sistemimiz var" diyen Canan, bunun nedenini ise şöyle açıkladı: "Olmayan bir geleceği hayal edip onu yaratabilmeyi başarabilen tek canlı, insan. Ancak bu durumun kendisiyle duygusal olarak bağlantılı olması gerekiyor ki teşvik olsun. İşte bu yüzden insanın kendisine bir neden bulması gerekiyor. Duygusal sistem zihnimizi çalıştırmanın temelini oluşturuyor. Çeşitli duygularımız var ancak bunların hepsi hayatta kalmak için deneyimleri etiketlemenin bir yolu."

Sınav geçmek için İngilizce öğrenilmez

Prof. Canan, duygusal sistemin önemini ve etkisini şu sözlerle örneklendirdi: "Biz 2-2,5 yaşında Türkçe'yi öğreniyoruz. Ancak 12 yıl boyunca İnglizce eğitimi aldığı halde 'Hello' bile diyemeyen güzide bir milletiz. Bu anlamda uluslararası bir ödül bekliyorum çünkü Savant düzeyinde dil öğrenebilen insanlara 12 yılda bir dil öğretememek büyük maharet. Fakat gün geliyor, bir türlü İngilizce öğrenememiş o çocuk İngilizce konuşan birine aşık oluyor. Üç gün içinde İngilizce adeta şakıyor. Dil kapıları açılıyor."

Ünlü nörolog sözlerine şöyle devam etti; "Eğer bir bilgi beslenmenize, hayatta kalmanıza, üremenize ve güvenliğinize faydalı değilse beyin diyor ki 'Ben bunu yerim'. Ama hiçbir beyin 1,5 saatlik bir sınavı geçmek için İngilizce öğrenmez ve öğrenmiyor da. Hayatta bir önemi, duygusal bir çabası olması lazım ki beyin onun için açılsın. Az önceki örnekte de olduğu gibi tutamazsınız, odaya kapatsanız o çocuk yine öğrenir o İngilizceyi."

Otorite ihtiyacı

"Hayal dünyası gelişmemiş, zamanında inisiyatif almasına izin verilmemiş, otorite olmadan doğruyu yapamayan insanlar var ve onların ülkesi burası. Zabıta yoksa denize çöp döküyor, otorite yoksa sırada senin önüne geçiyor" diyen ünlü akademisyen, "Kendi davranışını üstlenme inisiyatifi vermediğimiz insanlar maalesef ne kendilerini inşa edebiliyor, ne de otorite olmadığında kuralları icra edebiliyor. Yeni nesil inisiyatif alabilmeli" tavsiyesinde bulunuyor.

Zihninizi boşaltın

Prof. Canan'ın sosyal girişimcilere bir başka tavsiyesi ise zihni ara sıra hobilerle ya da dinlenerek boşaltmak. Canan bu tavsiyesini tarihe imza atan buluşların hikayesine gönderme yaparak anlatıyor: "O meşhur Descartes çalışmaktan yorulup yattığı sırada bir sineği izlemese o tezi bulabilir miydi? Yatıp da 3 ayrı noktada gidip gelen sineği izlediği için kartezyen koordinat sistemini (x, y) bulabildi, fonksiyonlar hayatımıza girdi... Beş çayında ağaçları seyreden İngiliz Newton, elmaların düşmesini fark ettiği sırada kütle çekim teorisini keşfetti. Boş kalmadan zihinde hasat yapamıyorsunuz."

Canan'ın sosyal girişimcilere son tavsiyesi ise, "Bir şey üretmek istiyorsak, duracağız. Aylaklık da ustalık ister. Hiç bir akademisyenden böyle bir tavsiye gördünüz mü bilmiyorum ama yatın yuvarlanın, yayılabildiğiniz kadar yayılın. Çünkü siz yapacak işi olan insanlarsınız. Bir de ümitli olun. Aşık Veysel'in de dediği gibi 'Yalan dünya iki şeysiz olmaz; bir ümitsiz, iki yarsız" oldu.