Aykut Polatlı-Philip Mansel'in katıldığı imza gününe İzmirliler yoğun ilgi gösterdi. Biz de imza günü öncesi Philip Mansel'e İzmir'i sorduk.

İzmir'i araştırırken hangi kaynaklardan yararlandınız?


İzmir'le ilgili bütün büyükelçilerin yazıları, Türk ve Yunan yazarlar, seyyahlar, İzmir'le ilgili bütün ticari notlar, Türk ve Yunanların yazmış oldukları bütün kaynaklardan faydalanıyorum. Yunanlar 1922'ye kadar olan dönemle bağlantılı olarak İzmir'le ilgili çok yazı yazmışlardır. Bütün bunları okudum ve kitaplarımda kullandım.

'Levant' kitabınızı yazarken neler hissettiniz?

Levant kitabımda İskenderiye, İzmir ve Beyrut'u anlattım. İskenderiye, İzmir ve Beyrut'la ilgili duygularımın nedeni de bu şehirlere çok bağlanmış ve sevmiş olmam. Yalnız ben bu şehirleri yazarken daha çok gerçek olan insanların yaşantısını, hayatın doğal akışı içerisinde kaleme aldım ve bu yaşantıyı vermeye çalıştım. Yani daha çok dönemin gerçekçi yanını vermeye çalıştım.

İzmir'in önemi sizin için nedir?


İzmir'in yeri çok önemli. Az önce size söylemeyi unuttum. İnsanların İzmir hakkında bildikleri yetersiz ve az. Tekrar edecek olursak İzmir benim için çok önemli. 1600'lerin sonunda İngilizlerin dünyadaki deniz gücünü, Hollanda'nın elinden alması dünya için tam bir felaket. Bunun sonucunda Osmanlı İmparatorluğu zayıfladı; İzmir, İskenderiye ve Beyrut limanlarının önemi azaldı, Osmanlı denizdeki hakimiyetini kaybetti. Bu da büyük bir imparatorluğun sonunu getirdi. Yani İzmir'in de içinde bulunduğu tarihi olaylar sadece İzmir'i ve Osmanlı İmparatorluğu'nu ilgilendirmiyor. Bu olaylar bütün geri kalan dünyayı da etkileyen olaylardır. Osmanlı İmparatorluğu'nun yanı sıra Yunanistan'ı, Avrupa ülkelerini, İngiltere'yi ilgilendiren olaylar gelişmiştir. 1922 felaketi mesela bütün Avrupa'yı etkilemiş bir olaydı. Bir tarihi sayfadır. Dolayısıyla İzmir'in önemi İzmir'le sınırlı değil, herkesi ilgilendiren bir gerçektir.

Farklılıklar, dünyayı zenginleştirir ve değiştirir


İzmir'in şimdiki kültürel yapısını nasıl buluyorsunuz? İzmir'e dışardan bakınca nasıl gözüküyor?

İzmir'de kısa süre içersinde 2 tane sempozyuma katıldım. Çok mutlu oldum; çünkü sorulan sorular ve ilgi gösterilen noktalar önemli şeylerdi. İnsanların ilgili ve yetkin olduğunu görüyor dinleyen. Bu da onu daha çok dinlemesine ve ilgili olmasını sağlıyor. Bu memnuniyet bizi de memnun ediyor. İzmir'de Arkas ve Akgerman gibi önemli koleksiyoncular var. Dilerim bu koleksiyonlar İzmir'de kalır. Bu çok önemli bir nokta. Arkas Kültür Merkezi'ni de çok sevdim, çok önemli bir merkez.

İzmir hakkında 'Gâvur İzmir' söylemleri var, bunun hakkında ne diyebilirsiniz?


Ben İzmir'e bakınca bir Londra'yı, bir Paris'i görebiliyorum. Ben dinle alakalı bir insan değilim; ama İzmir'deki bu multi-kültürel dokuya bayılıyorum. Gâvur denilmesinin de İzmir için bir küfür değil bir övgü olduğunu düşünüyorum. Çünkü İzmir'de ve dünyanın diğer önemli noktalarında gördüğüm bir arada yaşama kabiliyeti, kültürlerin beraberliği ve bunun sonucu ortaya çıkan mozaik çok hoş ve değerli bir şey.

İzmir'in bundan sonra dünyanın kültürel yapısına nasıl bir katkısı ve etkisi olabilir?

Ben tebrik edilecek bir şey olduğunu düşünüyorum İzmir'in farklılığının. Umarım her zaman da bu yetisini korur. Bir ülke için de, dünya için de farklılıklar, zenginlik teşkil eder. Yani farklı olmak kötü bir şey değil. Tam aksine farklılık, bir ülkeyi ve dünyayı değiştirip, güçlendirir.