Yeniçeri ocağına pala üretiminin yapıldığı Denizli'nin Yatağan Mahallesi'ndeki demirciler, artan taleplere yetişmek için çalışıyor.

Tarihsel kaynaklara göre, Selçuklu döneminden bu yana demircilik yapılan Serinhisar ilçesine bağlı Yatağan Mahallesi, adını Yeniçeriler'in savaş silahı "Yatağan palası"na verdi.

Etkili bir saldırı silahı olan Türk kılıcı "Yatağan" zamanla yerini modern silahlara bıraksa da son zamanlarda gözde hediyelikler arasında yerini aldı.   

Evinin altındaki atölyede üretim yapan kılıç ustası Gürkan Çalhan yaptığı açıklamada, yaklaşık 10 yıl öncesine kadar bitme notasına gelen kılıç üretiminin yeniden canlandığını, kapanan birçok atölyenin yeniden çalışmaya başladığını söyledi.

Son dönemde dizi ve filmlerin etkisiyle tarihsel değerlere ilginin arttığını, Türk tarihinde kullanılan kılıçlardan koleksiyon yapmaya çalışanların Yatağan'daki üreticilere ulaştığını dile getiren Çalhan, "Geçmişte çekilen tarih filmleri ve halen çok izlenen Diriliş gibi dizilerin kılıçları da Yatağan'da üretiliyor. Bu dizilerdeki kılıçları gören insanlar, 'neden benim de olmasın' diyerek arayış içine giriyor ve bizi buluyor." dedi.

"Kurumlar da tercih ediyor"

Kılıçların, özellikle erkeklere verilmek üzere hediye olarak tercih edilmeye başlandığına dikkati çeken Çalhan, kamu kurumları ve önde gelen bazı şirketlerin toplu talepleri için de üretim yaptıklarını söyledi.

Bazı kurumların uluslararası toplantılarda yabancı delegasyona hediye etmek için kılıç istediğini anlatan Çalhan, en fazla Fatih Sultan Mehmed ve Ertuğrul Gazi'nin kılıçları ile Yatağan palasının tercih edildiğini, isteyen müşterilerin tasarımlarını göndererek sipariş verdiğini belirtti.

Kılıcın üzerine isteğe göre hediye edilen kişinin ismi ya da Fetih Suresi'nin ilk ayetini lazerle işleyebildiklerini aktaran Çalhan, şöyle konuştu:

"Eskiden erkeklere cüzdan, saat gibi hediyeler verilirdi. Şimdi artık en muteber hediye kılıç. Hediyelik veya aksesuar için kılıç alanlar, bunları özel ayaklarıyla masa üzerinde sergileyebiliyor. Kılıç koleksiyonu için özel raf yaptıran müşterilerimiz de var. Tamamı el yapımı ürünlerin yanı sıra hazır saçtan lazerle kesilip dövülen ürünler de var ancak biz tamamen el yapımı ürünler üretiyoruz."   

Kılıçları sapı ve kınında çeşitli işçiliklerle çeşitlendirdiklerini, halen 56 çeşit kılıç yapabildiklerini dile getiren Çalhan, ceviz ağacının toprak altında kalan kısmı olan kök cevizin yanı sıra geyik ve koç boynuzlarını işleyerek de farklı tasarımlar oluşturduklarını vurguladı.

Özellikle köylülerin topladığı geyiklerin döktüğü boynuzlarla yaptıkları işlemelerin büyük beğeni kazandığını anlatan Çalhan, kılıç fiyatlarının 300 ile bin lira arasında değiştiğini dile getirdi.

Çalhan, Osmanlı döneminde yaygın kullanımı bulunan ancak sonraki yıllarda kaybolmaya yüz tutan baston kılıçların da üretimine başladıklarını kaydetti.

Kestane ağacından işlenen bastonların içine özel işçilikle yerleştirilen kılıçlara talebin de yüksek olduğuna işaret eden Çalhan, ürünler aksesuar amaçlı olduğu için keskinlik ve kırılmazlık özelliklerinden çok işleme ve tasarım yönlerini ön plana çıkardıklarını sözlerine ekledi.

"Tarih bilinci arttıkça ilgi de artıyor"

Yatağan'ın önde gelen kılıç ustalarından Mehmet Doğan ise tarih bilinci ve ecdada saygının artmasıyla geçmişten yadigar kalan eserlere sahip çıkıldığına dikkati çekti.

İnternet üzerinden kılıç siparişi veren çoğu müşterinin, tarihe meraklı olduğunu, kılıçlarla ilgili ayrıntılı bilgiye sahip bulunduğunu dile getiren Doğan, "İnternette Osmanlı kılıçlarıyla ilgili modelleri görebilmek mümkün. Topkapı Sarayı'nda da sergilenen çok sayıda kılıç modeli var. Bunların fotoğrafını gönderip aynısını istiyorlar. Aslına uygun el işi dövmeyle yapılan kılıçlar daha yüksek fiyatlara mal oluyor. Hazır saçtan lazerle kesim yapılarak dövülen kılıçlar daha uygun fiyatlı" dedi.