Box Office verilerine göre 2013 yılında 26 milyon civarında olan yerli yapımlar, 2014 yılında 34 milyonu aşarak yüzde 28 artış gösterdi. İlk beşte yer alan yerli filmleri, 17 milyonun üzerinde kişi seyretti. 2013 yılında 88 Türk yapımı film gösterime girerken bu sayı 2014 yılında 108 oldu. Seyirci sayısıyla orantılı olarak gişe gelirleri de artış gösterdi. Yaklaşık 34 milyon kişi tarafından seyredilen yerli yapımlarda, 304 milyon lira gişe hasılatı elde edildi.

Ege Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo Televizyon ve Sinema Bölümü Araştırma Görevli Aslı Favaro, son yıllarda Türk sinemasına ilginin artmasını değerlendirdi. Sinemada çok net bir ayrım olduğunu belirterek, “Biri komedi ağırlıklı ticari sinema, diğeri Nuri Bilge Ceylan’ın başını çektiği sanat sineması. Daha ortada buluşanlar da oldu. Daha ağır tempoda ve politik olmayan, kendisini sanat filmi olarak tanıtmayan filmler var.” dedi. Türk sinemasının yurtdışında başarı elde etmesinin de ilgiyi arttırdığını söyleyen Favaro, "Bağımsız sinemacıların önayak olduğu bir kuşak oluşturuldu. Film çekmek her zaman popüler bir işti fakat artık teknik olanakların artmasıyla daha özenilen, herkesin yapabileceği bir iş olarak görülmeye başlanı. Sinema okullarının sayısı, film festivallerinin sayısı arttı. Film çekmek, tıpkı fotoğraf çekmek gibi herkesin yapmak istediği bir şey haline geldi. Seksenlerde entelektüel Türk sineması vardı ama bu bir köşeye sıkıştı kaldı. Eşkıya, bu anlamda bir dönüş noktası oldu. Bütün bu unsurlar, birbirlerini tetikler hale geldi.” şeklinde konuştu. Kültürün giderek daha görüntü ağırlıklı hale gelmesinin de sinemaya ilgiyi arttırdığını, Recep İvedik ve benzer filmlerin de ilgi gördüğünü belirten Favaro, “Ben bunun bir balon gibi olduğunu düşünüyorum. Tüm bu saydığım etkenlerle bu balon şişti, patlama noktasına geldi fakat zamanla yavaş yavaş sönecek ve bir süre sonra daha orta tatta, daha farklı türde filmler üretilecek.” dedi. Recep İvedik tarzı filmlerin çekilmesinin bir sebebinin de eleştirel sinemanın ilgi göremeyeceği düşüncesinden hareketle daha maço bir erkek karakteri ortaya çıkarma algısı olabileceğini ifade eden Favaro, seyircinin en çok komedi filmlerini tercih ettiğini vurguladı.

Aslı Favaro, şunları kaydetti: “Seyircinin en çok komedi filmlerini tercih etmesi, komedinin daha kolay tüketilebilir bir şey olarak görülmesi olabilir. Komedi, halkın kendini ait hissettiği ya da klasik bir boşalım sağladığı bir tür olarak da görülüyor. Aslında komedi, iyi yapıldığında çok sağlam politik ve ideolojik bir duruştur. Ayrıca komedi dışında bir dönem tarih filmleri furyası da gündemdeydi. Sinema hep bir tür arayışı içerisinde oldu. Türk sinemasının tür arayışının bir başka etkisi de korku sinemasında görülüyor. Son yıllarda İslami öğelerle bezeli korku filmleri ilgi görüyor. Popüler dizi oyuncularının da sinema filmlerinde oynaması, sinemaya olan ilgiyi etkiliyor.”