Madde bağımlılığının çok küçük yaşlara kadar düştüğünü polis raporlarından biliyoruz. Uzmanlar da sık sık bu konuda uyarılarda bulunuyor, öncelikle aileler ile öğretmenlere ne yapmaları, ne gibi tedbirler almalarını belirtiyorlar. Bilmeyenimiz yok!

Ama; 'kumar bağımlılığında yaş düşüyor!' bundan haberiniz var mı?
'Kumar söndürür!' derler. Evet, birçok yuva kumar yüzünden yıkılmıştır. Birçok kişinin, ailesinde 'Ben mi, kumar mı?' sorusuna nasıl anlamsız yanıt verdiğini biliyor ve duyuyoruz. Yazdığım gibi örnekleri çok...
Birçok kişinin yana yakıla bu kumar alışkanlığına tutulan aile bireylerinin kötü sonlarını anlattıklarını benim gibi duymuşsunuzdur. Dikkat ettiyseniz; 'aile bireyleri!' diyorum...
Tutkunların sadece aile reisi olarak tanımladığımız erkeklerde değil, kadınlarda ve şimdi çocuk yaştakilerde de iyice tırmandığını yetkililerin uyarılarından öğreniyoruz. Kumar için borç para alanlar mı, evlerini, mallarını mülklerini satanlar mı, ortaya akıl almaz sürümlerde bulunanlar mı, neler neler?
Özetle; Kumar bağımlılığında yaş düşüyor!

Artık kadınlarda da!

Kumar bağımlılığında başlangıç yaşının 15'e kadar düştüğüne dikkat çeken uzmanlar, bir dönem daha çok erkeklerde görülen bağımlılığın artık kadınlarda da görüldüğünü söylüyor. Uzmanlara göre mutlaka psikiyatrik bir hastalıkla seyreden kumar bağımlılığının en büyük sebeplerinden biri depresyon. Psikiyatri Uzmanı Doç. Dr. Gül Eryılmaz ile Psikiyatri Uzmanı Dr. Nalan Gençel,  kumar bağımlılığının başlangıç yaşının 20'li yaşların altına kadar düştüğüne dikkat çekti.

Başka hastalıklar eşlik ediyor

Kumar bağımlılığında mutlaka psikiyatrik bir hastalığın eşlik ettiğini belirten Doç. Dr. Gül Eryılmaz ile Dr. Nalan Gençel, 'Özellikle ergenlikte dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğun kumar bağımlılığıyla çok yakın bir ilişkisi var.  Yani kumar bağımlılığında başka psikiyatrik hastalıklar da çok sık görülmekte. Alkol ve madde bağımlılığı çok sık gözükmekte. Özetle ikincil bir hastalık da çok sık gözükmektedir o yüzden kumar bağımlılığı tedavisi, bütüncül olarak ele alınması gereken bir hastalık grubudur. Obsesif Kompulsif dediğimiz takıntı bozukluğu çok sık gözükmekte. O nedenle bu bozuklukların tedavi edilmesi, bağımlılığın tedavisine katkıda bulunmakta. Bu hastalıklar tedavi edilmediği sürece de tedavi eksik kalacak.'

20'li yaşların altı

Ülkemizde kumar bağımlılığının giderek artan bir hastalık olduğunu vurgulayan uzmanlar; 'Bu rahatsızlıkta en önemli faktörlerden bir tanesi; başlangıç yaşı genellikle 20'li yaşların altındadır.
Ergenlik dönemi, kumar bağımlılığın başlangıç ve gelişimi açısından önemli bir dönem. Ergenlerin bu anlamda daha dikkatli olması, hem ailelerin hem de kendilerinin bilgilerinin olması gerekmekte.
Başlangıç yaşı 15 ile 19 yaşına kadar düşmekte. Çoğu kumar bağımlılığının başlangıç yaşı bu civarda. Genellikle erkeklerde fazladır ama son yıllarda kadınlarda da giderek artmakta. Değişen dünya düzeni ile ilgili olabilir ya da ulaşılabilirliğin kolaylığın ile ilgili birçok neden söylenebilir' diyorlar.

Bağımlılık irade sorunu değil, bir hastalık

Bağımlılığın bir beyin hastalığı olduğunu belirten Doç. Dr. Gül Eryılmaz, şunları söyledi:
'Bağımlılık beyni ilgilendiren bir hastalık. Her ne kadar bize gelen hastalarımız ve ailelerimiz bir irade sorunu olarak tanımlasalar da 'Bu hastanın iradesi yok, kendine sahip olamıyor' ya da kendilerini 'Artık ben iyileştim, farkındayım, kendi iradem güçlüdür' şeklinde tanımlasalar da bu bir irade sorunu değil, bir hastalık olarak kabul edilmekte. Hem psikolojik hem de biyolojik nedenleri var. Beyindeki bazı kimyasallardan kaynaklanan nedenlerle ya da bazı psikolojik sorunlar nedeniyle de bu hastalık oluşabilir. Hatta bazı ilaçların yan etkisi olarak da karşımıza çıkabilmekte. Yani bir hastalığın tedavi sürecinde de hiç olmayan bir şekilde böyle bir hastalığa yakalanabilir. Dolayısıyla bağımlılığın nedenleri birçok nedenle ilişkilendirilebilir. Niye özellikle altı böyle çizilmektedir?
Çünkü bu faktörler ortaya çıkarılıp tedavi edilirlerse ancak o zaman bu hastalığın tedavisi mümkündür diyebiliriz. Tedavisi olan bir hastalık grubudur ama nedenlerinin iyi araştırılması belki de birçok faktör bir aradaysa bütün faktörlere yönelik de ayrı ayrı tedavileri hem kişisel terapi hem aile terapileri hem de beyindeki o rahatsızlık anlamında yapılabilir' diye konuştu.

GÜNÜN HABERİ

En önemli psikolojik neden: Depresyon

Kumar bağımlılığının pek çok nedenleri olduğunu belirten uzmanlar, 'Bir tanesi psikolojik nedenler ki en önemli psikolojik nedenlerin başında da depresyon sayılabilir.
Yani mutsuzluk, keyifsizlik, boşta kalma, kendini ifade etme ile ilgili sıkıntılar kumar bağımlılığına itebilir. Özellikle genetik faktörler serotonin seviyesini düzenleyememe, bazı dopamin reseptörleri gibi kimyasal reseptörlerin bozukluğu da bu rahatsızlık için önemli bir biyolojik sebep olarak gösterilebilir. Bir diğer sebep olarak Parkinson gibi önemli nörolojik hastalıkların tedavisinde kullanılan bazı ilaçların da kumar bağımlılığına neden olabiliyor. Bunun gibi birçok faktörün neden olduğu söylenebilir' diyorlar.

Kumar bağımlılığı 4 evreden oluşuyor

İlk evre; kazanç evresidir. Bu kazanç evresinde genellikle de bir kazanç hikayesi vardır.
Hastalar tarafından 'Evet hocam bir kere çok iyi kazanmıştım ve hala onu kazanabileceğimi düşünerek oynuyorum' şeklinde söylenir. Kazanç evresinin sonrasındaki evre ise; kaybetme evresi.
Ardından da gelişen tükenme evresi. Çünkü maddi ve manevi ciddi kayıplar olurken, ailelerin de aynı anda maddi ve manevi tükenmeleri olmakta. Yalan söylemeler, depresyon, kendine zarar verme bu evrede çok sık gözükmekte.
Tükenme evresinden sonra da vazgeçme evresi görülür.
'Vazgeçme' kelime itibarıyla artık bitirme ve tedavi olma, hastanın 'Ben oynamayacağım' dediği evredir; ama düzensiz aralıklarla tekrar oyunların ve bununla beraber tekrar kayıpların olduğu dönemdir.
En çok da tedavi aşamasına bu aşamada gelinir ne yazık ki!