İki rahip birlikte dağlık bir bölgede, patika ürerinde yürümekte ve yağmura rağmen dualarını okuyup tempolarını bozmadan, doğanın keyif ve nimetlerini de özümseyip överek ilerlemektedirler.

Bir tepenin dönemecinde, ilginç bir görüntü ile karşılaşırlar. Patikanın bir yerinde, bir su ve çamur gölcüğünün önünde durmuş genç ve güzel bir kadın, rengarenk ve pırıltılı giysisi içinde duraklamış, karşıya çamura basmadan nasıl geçeceğini düşünmektedir.

Rahiplerden biri, hiç tereddüt etmeden, 'Hanımefendi' der, 'izin veriniz. Ben sizi suya değmeden karşıya geçireyim.'

Bir koluyla belinden kavrar, diğer koluyla bacaklarını kucaklar ve üzerine bir tek damla çamur bile sıçratmadan geçirir karşı tarafa. Hanımın teşekkürüne gülümseyerek karşılık verir ve yoluna devam eder.

Yollarına hiç konuşmadan devam ederler ve patikanın sonunda manastıra nefes nefese ulaşırlar.

***

O gece, dualardan sonra diğer rahip, kadını taşıyan rahibe yaklaşır. 'Bence' der, 'sen büyük günah işledin, o kadını karşıya geçirmekle.'

'Neden?'

'Çünkü kadınlarla hiçbir ilgimiz ve ilişkimiz olmaması gerektiğini biliyorsun. Sen ise onu kucağına alıp, onun vücudunun sıcaklığını hissettin taşırken. Bence günah çıkartmalısın.'

Kadını taşıyan rahip, 'Dostum' der, 'Ne kadar ilginç. Ben o kadını suyun bir tarafından diğer tarafına taşıdım ve dualarımı etmeyi sürdürdüm. Sen ise o kadını hala kucağında ve kafanda taşıyorsun.'

***

Arınç'ınki, suçlayan ama asıl suçu işleyen rahip gibi bir dışavurum aslında. Fazla konuşmaya meraklı olduğu için, farkında olmadan, dil ishali sırasında, aklındakileri açığa çıkarıveriyor. İffet derken iffetsizlik rüyaları görüyor.

Kadın ya da erkek, kahkaha attığında sevindiğini, beğendiğini ya da eğlendiğini vurguluyor. Kahkahanın suç olduğunu söyleyen erkek ise, kadının sadece kendi keyif ve eğlencesi olma tekelini istiyor.

***

Her şey kafanızda, kafamızda...

Kafanızda taşıdığınız, gerçekte taşıdığınızdan daha tehlikeli.

Niyet iyi ise, gülenin de ağlayanın da kimseye hesap verme zorunluluğu yok. Arınç'a hiç yok!

Niyet kötü ise, hesap verecek Tanrı var, kendiniz varsınız.