Türk Dil Kurumu Türkçe Sözlüğü'nde yas şöyle tanımlanıyor: "Ölüm veya bir felaketten doğan acı ve bu acıyı belirten davranışlar, matem".

Milli yas ise devletlerle bağlantılı bir kavram. Devletler tarafından ilan edilebiliyor. Türk sisteminde milli yas ilan etme yetkisi Başbakanlık'ta. Milli yas, Başbakanlık tarafından şu durumlarda ilan edilebiliyor: Bir millet için çok önemli bir ismin vefat etmesi, bir katliamın olması ve büyük bir katliamın yıldönümü; afet ve büyük kazalar nedeniyle toplumsal bir facianın yaşanması, başka bir ülkede meydana gelen ancak uluslararası camiada derin etki yaratan toplumsal facialar. Yasın kaç gün olacağı Başbakanlık tarafından belirleniyor.
Milli yas ilanının en temel sonucu tüm yurtta ve dış temsilciliklerde bayrakların yarıya indirilmesi.
Bayrak hem milletin, hem devletin sembolü. İşte bu yüzden bu ilanın milletin geneli tarafından paylaşılan acılar dışında kullanımının, bu süreci sıradanlaştıracağı ve anlamını yitirmesine vesile olacağı kanaatindeyim.

Başbakanlık son yıllarda hangi konularda milli yas ilan etmiş, gelin bir bakalım:
KKTC Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'ın vefatı sebebiyle 14 Ocak 2012'de, Japonya'da meydana gelen deprem ve tsunamide hayatını kaybeden Japonlar için 18-21 Mart 2011'de, Manisa'nın Soma ilçesindeki maden ocağında yaşanan facianın ardından 14 Mayıs 2014'te 3 gün süreyle milli yas ilan edildi.
Son olarak İsrail'in Gazze'de gerçekleştirdiği saldırılar sonucu ölen siviller için 22 Temmuz 2014'de üç günlük milli yas ilan edildi.
Bu ilanların hepsi kabul edilebilir. Sayın Rauf Denktaş, KKTC için olduğu kadar bizler için de büyük bir değerdi. Yaşamını milletine adamış büyük bir devlet adamıydı.
Japonya'daki deprem ve tsunami hepimizi derinden sarsmamış mıydı?

Soma faciası sonrasında hangimiz ağlamadık? Hepimiz Soma değil miydik?
Gazze'de rastgele ateşe maruz kalan çocuk ve kadınların ölümü hangimizin yüreğini kanatmadı?
Oysa Suudi Kral'ın ölümü, milletin tamamını yas tutmaya itecek bir olay görüntüsünde değil.
Suudi kral, Türk milletini oluşturan unsurların tamamı tarafından sevgi beslenip takdir edilen bir kişilik midir sorusu cevabını bekliyor. Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu önderimiz Mustafa Kemal Atatürk'ün anıt mezarını ziyaret etmeyen, yani bu devletin kurucusunun hatırasına saygısını ifade etmekten kaçınan birinin ölümü sonrası devletin "milli yas" ilan etmesi en azından benim vicdanımı yaraladı.