Uzun yıllar kaymakam ve vali olarak görev yapmış, TBMM'ye Isparta milletvekili olarak girmiş, partisi MHP Genel Merkezi'ne karşı duruşu nedeniyle Meral Akşener ve birkaç arkadaşıyla ihraç edildiği için şimdi bağımsız Nuri Okutan ile ilgili geçen hafta yazdığım yazıyı kaldığı yerden sürdürüyorum.

Yine önceki yazımda da belirttiğim gibi bugüne değin hiç karşı karşıya gelmediğim, görüşüp konuşmadığım, Cumhuriyet'in bu başarılı valisi, en son Şanlıurfa'da görev yaparken AKP İktidarı tarafından 17 Ağustos 2011 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanan Bakanlar Kurulu Kararıyla merkez valiliğine atanır. Bu, "Boş bir odada, boş bir masanın arkasında otur!" demektir. İktidarın nasıl bir valiyle çalışmak istemediğini adım adım görelim:
Sayın Okutan'ın ilk görev yeri Taşova'dır. İlçeyi yeşillendirme, hedefidir. Kısa sürede 300 bin fidan diktirir. Ardından 1990'da Bursa Harmancık Kaymakamlığına tayin olur, köylünün ana geçim kaynaklarından sütle ilgili çalışma yapar, süt toplama işini örgütler. Ardından Van Bahçesaray'da kaymakamdır. Kar yolları kapattığında ilçenin dışarıyla ilişkisi 7 ay kesintiye uğramaktadır. Bu kez ilçe halkının çalışkanlığını ve azmini değerlendirir, yolun açılmasını sağlar. O sıra makam arabasıyla değil atla tek tek köyleri dolaşmaktadır. Yine doğuda, Erzurum Narman'da kaymakamdır. İlçede mevcut mandırayı tekrar işletmeye açar, insanların ulaşımsızlık nedeniyle ölmelerini önler. Narmanlılar, vefa örneği göstererek bir caddeye adını verirler, bir de beratla kendisini fahri hemşehri ilan ederler. Bundan sonraki görev yeri Gümüşhane Kelkit'tir. Yeşil Kelkit Hayvancılık Tic ve San Şti.'ni kurar. Yurt dışından uygun bedelle 10 bin gebe inek getirterek hayvancılığın canlanmasını sağlar, Şiran Süt Fabrikası'nı harekete geçirir, 30 bin ton kapasiteli yem tesisi kurar. Zilli Kilim projesiyle, yöreyi kilimcilik merkezi haline getirir, arıcılığı canlandırır. Ağaçlandırma projesine dayalı olarak kavak, akasya, ceviz, çam fidanı diktirir, sulamaya önem verir, yatırımlar yapılmasını sağlar. Modern kömür tesisi kurar. Sayın Okutan'ın Kelkit hizmetleri, "Proje Ölçeğinde Kalkınmada Kelkit Modeli" olarak literatüre geçmiştir. Kelkit'ten tayinle ayrıldığı sıra, Kelkit halkı, adına, Kaymakam Nuri Okutan İlköğretim Okulu'nu inşa etmektedir.
Siirt Valisi olduğunda yıl 2000, valimiz 38 yaşındadır. Gerçekten tadına doyum olmaz Siirt fıstığını dünya markası yapmak için kolları sıvar. Ağaç sayısını, rekolteyi artırmayı hedeflemiştir. Yine il, ilk kez onun döneminde, okul öncesi eğitimde Türkiye birincisi olur. Kızların okullaşmasına büyük önem vermektedir. Valiliğe ait beş lüks aracı satar, elde ettiği parayı yatırımlarda değerlendirir.

2004 yılında Sakarya Valisi olur, eğitime burada da birinci önceliği verir. Projesinin adı bu kez, "Eğitim İçin Haydi Sakarya"dır. İşte o sıra Vehbi Koç Vakfı'nın verdiği para ödülünü şahsi olarak kazanır ama kamu yararına harcar, okul yaptırır. Yine Sakarya Valisi iken başlattığı ve ayrılmasıyla yarım kalan Sakarya'yı bir liman kenti yapma hedefine dönük Sakarya Nehri Ulaşım Projesi şimdi ne haldedir, bunu da halen yaman merak eder durumdayım.

Trabzon ve ardından Şanlıurfa valilikleri döneminde de eğitim başta olmak üzere ekonomik yatırımlar hep önemli ve önceliklidir. Ağaçlandırma işi ise gittiği her yörede ayrı bir heyecan işidir.

Nuri Okutan Valimizin başarı grafiğinde bundan sonrası belgesel film özelliği ve tadında olduğu için, yazıyı burada kesiyor, ÇYDD Gönüllüsü, sevgili Ağabeyim Ferhat Şenatalar'ın, Eruh'ta yaptırıp donattığı Kız Öğrenci Yurdu'nun açılış töreninde, dönemin Siirt Valisi olarak yaptığı konuşmadan kısa bir alıntıyı yine sizlerle paylaşmak istiyorum:
"İnşallah bu çalışmalar hem bizim gönlümüzde, hem beynimizde, hem Eruhluların gönlünde ve dağlarda taşlarda yazılı kalacaktır. Ve bize bu enerjiyi veren, adeta sinerji oluşturan ÇYDD Başkanı Türkan Saylan hocamıza, Ferhat beyefendiye de bizzat teşekkür etmek istiyorum."

Evet, sayın valimizin de dediği gibi, çalışmaların dağa taşa yazılı kalması adına günün birinde soyadı Dağtaş olan bir gazeteci çıktı ve bunları yazdı.