Lise yıllarında okuduğum bir şiirde 'Yaşadığım hiçbir şeyden pişman olmadım' diye bir dize gözüme çarpmıştı. Uzun yıllar bu dizeyi sorguladım durdum.  Size ne kadar doğru bir saptama olarak görünüyor bilemiyorum ama Google'da biraz sayfalarda gezindiğimde aslında bu konuda taban tabana zıt görüşler olduğunu gördüm. Kimisi pişman olmamayı yüceltirken kimisi yerin dibine sokuyor.
Bu düşünce bu haftaki terör saldırısından sonra daha da sorgulatır oldu kendini kafamda. Dünyanın her yerinde bazen hatalar yapılabiliyor. Bireysel olarak da hangimiz kendimizi hatasız kabul edebiliriz ki? Bazen özür dilemek, hatalardan ders çıkartmak özel hayatlarımızda yeni yollar oluşturmak için ön koşul oluyor. Ya kitleleri ilgilendiren hatalarda nasıl bir yol izlenmeli?
Dünyanın çok yerinde siyasiler bir hata yaptıklarında bununla yüzleşme cesareti gösterebiliyorlar. Ülkemizde ise gerek iktidar gerekse muhalif siyasilerden bir gün bile hata yaptık, üzgünüz özeleştirisi göremiyoruz. Hatta 3 gün önce lanetlediğini dost, kardeşim dediğini terörist ilan edebiliyorlar. İşin ilginç yanı; bu kaypak davranışlar kitleler tarafından olağan kabul ediliyor. Hiç kimse bu adamlar yanlış yapıyor, o yüzden bu felaketler yaşanıyor ya da bu adamlar yeterli muhalefet gösteremiyor ve iktidar güç kazanıyor demiyor. Sanki siyasi partilere karne ile bağlanmış gibi büyük bir kitle her durumda kendi partisinin doğru yaptığına inanıyor. Kimse yaptığı hatalardan pişman değil. Oysa hataları kabullenip ve bunlardan ders çıkartmanın olgunlaşmanın ve gelişmenin bir ön koşulu olduğunu hastalarımla yaptığım bireysel görüşmelerde net olarak görebiliyorum. Kendi yaptığı hatalara kör olan birinin bunu telafi edebilmesinin ve yeni hatalar yapmamasını mümkün görmüyorum.

7 Haziran seçimlerinden beridir neredeyse her ay ülkenin bir yerinde bomba patlıyor, insanlar hayatlarını kaybediyor. Dış politikada söylediğimiz, haykırdığımız her şeyin üstüne bir çizik atmak zorunda kaldık. Dün kahraman ilan edilenler bugün neredeyse hain durumundalar. Hükümet partisi yaşattığı hiçbir şeyden pişman görünmüyor. Ana muhalefet CHP'den ses çıkmıyor. MHP kendi kavgasından kurtulup ülkenin hayrına tek bir saptama yapmaktan çok uzak. Terör örgütü ile bağlarını kopartamayan ve terörü lanetleyemeyen HDP Türkiye partisi olma şansını yitirdi.

Sanırım ülkenin büyük çoğunluğu yaşadığı hiçbir şeyden pişman olmuyor. Bu durumda bu kısır döngünün bizlere nefes aldırmayacak hale gelene kadar daralarak devam edeceğinin garantisini verebiliriz.