Dünya Altın Konseyi, altının küresel piyasalardaki sarsılmalara rağmen 'güvenli liman' özelliğini koruduğuna dikkati çekti.
Dünya Altın Konseyi Piyasa İstihbarat Bölüm Başkanı Alistair Hewitt, 'Finansal karmaşa zamanlarında altının rolü' başlığıyla yaptığı yazılı açıklamada, küresel hisse senedi piyasalarının, Çin'deki yavaşlamanın dünya ekonomisi üzerindeki etkilerine ilişkin artan yatırımcı endişeleriyle ağustos ayında tepetaklak olduğunu ifade etti.

Yüzde 5 yükseldi

Bu dönemde hisse senetleri ve emtia piyasalarının da sert bir şekilde gerilediğine işaret eden Hewitt, altının ise tam tersi bir şekilde dolar bazında yüzde 5, Çin yuanı bazında yüzde 9 ve Hindistan rupisi bazında yüzde 10 yükseldiğini dile getirdi.
Hewitt, enflasyon, para birimlerindeki değer kaybı ve finansal riskleri de içeren çeşitli riskler karşısında, altının tüm dünyada yatırımcılar için yüzyıllardır zengin bir korunma aracı (güvenli liman) olduğunu aktararak, şunları kaydetti: 'Altının bu risklerden korunma özelliği, 2007-2009 finansal krizi ve 1987 yılında Batı piyasalarında yaşanan 'Kara Pazartesi'nin ardından da öne çıkmıştır. Bireysel yatırımcıların yanı sıra perakende ve kurumsal yatırımcılar da benzer şekilde uzun vadede portföylerinde tuttukları altından fayda sağladı.
Altın, çeşitlilik stratejisi bakımından önemli bir role sahip olmasının yanı sıra uzun dönemde enflasyona karşı hedge (koruma) özelliği taşımasıyla merkez bankaları tarafından rezerv varlık olarak da tutuluyor. Bu kapsamda merkez bankaları özellikle son 4,5 yıldır altına döndü ve 2015 yılının 2. çeyreği itibarıyla 137 ton alım yaptı.'

Memur zammının bir kısmı vergiye

Hükümetin toplu sözleşmelerde memura verdiği yüzde 6+5'lik zammın bir kısmı, gelir vergisi olarak yine devlete geri dönecek.
Türk Büro-Sen Genel Başkanı Fahrettin Yokuş, vergi dilimlerinin artması nedeniyle memura verilen 11 puanlık zammın 5 puanının devlete geri gideceğini açıkladı. Gelir vergisi oranlarını belirleyen kazanç dilimlerinin sınırlı olarak artması nedeniyle çalışanların büyük bir kısmı gelir vergisinde süpriz artışlarla karşılaşıyor ve ödedikleri gelir vergisi oranı yıl içinde yüzde 15'ten 20'ye çıkıyor.
Üst vergi dilimine girildiği için maaşından fazladan 5 puanlık gelir vergisi kesintisi yapılması en çok öğretmenler, sağlık personeli, gümrük çalışanları ve KİT personelini etkiliyor. Öğretmenlerin aldığı ek ders, sağlık personelinin aldığı döner sermaye, gümrük çalışanlarının aldığı fazla çalışma ve KİT personelinin aldığı sözleşme ücretlerinin, gelir vergisine tabi olması bu sorunun temel kaynağı olarak görülüyor.

Tümü etkilenecek

Çalışanların maaşlarındaki gelir vergisi kesintisiyle ilgili olarak bir açıklama yapan Türk Büro-Sen Genel Başkanı Fahrettin Yokuş da 2015 yılında memurların bir bölümünün Nisan ayından itibaren, bir bölümünün ise Haziran ayından itibaren yüzde 20'lik vergi dilimi kapsamına girdiğini ve bu nedenle aylık yüzde 5 vergi kaybına uğradığını belirtti.
Toplamda yüzde 11 olarak gösterilen zam, memurlara ve memur emeklilerine sadece yüzde 6 olarak yansıyacak.
Ayrıca hükümetin vergide yeniden değerlendirme oranları yüzde 10.1 artırması nedeniyle memurlar iki defa vergiye çarpılmış olacaklar. Memura kaşık ile verilen zamların kepçeyle geri alınacağını toplu sözleşme görüşmeleri başladığı andan ifade edilmişti.

İşbirliği çağrısı

Çin ekonomisindeki yavaşlamayla birlikte dünya piyasalarında sert düşüşler yaşanırken Uluslararası Balkan ve Türk İş Dünyası Derneği (BATÜDER), Çinli işadamlarını yatırım için İzmir'e davet etti.
1.5 milyara yakın nüfusuyla dünyanın en kalabalık ülkesi ünvanını elinde bulunduran Çin'in Tianjin kentinden bir grup işadamı, İzmir'e gelerek işbirliği fırsatlarını araştırdı. BATÜDER yönetimini ziyaret eden Çinli heyet, her alanda İzmir'den daha fazla sayıda mal alarak, ticari işbirliklerini artırmak istediklerini belirtti. İzmir'in kardeş kenti Tianjin'nden gelen iş adamlarını ağırlamaktan memnuniyet duyduklarını belirten BATÜDER Başkanı Akın Kazançoğlu, 'Ekonomik ve ticari stratejik işbirliğimizin güçlenmesi için öncelikle iki ülke arasındaki ticari işbirliğini bir adım öteye taşımalıyız. Mevcut ticaretin artırılmasının yolu ikili işbirliklerinden geçiyor' dedi.

Türk bankalarına övgü

Avrupa Merkez Bankası (ECB), yayımladığı bir raporda Türk bankacılık sisteminin negatif şoklara dayanma kabiliyetinin, bankaların ciddi sermaye tamponları ve Merkez Bankası Stres Testleri'nin sonuçları sayesinde yüksek olduğunu bildirdi.
Bu arada ABank, uluslararası rating kuruluşu Moody's'den ilk kez derecelendirme notu aldı. ABank, Moody's'in Baa3 notu ile Türkiye'de en yüksek nota sahip bankalar arasında yerini aldı.

4.5G ihalesi tamamlandı

Mobil iletişimde 4.5G teknolojisi için frekans ihalesi sona erdi. İhaledeki toplam teklif 3 milyar 356 milyon 112 bin 643 euroyu buldu. (KDV dâhil 3 milyar 960 milyon euro) 4.5G ihalesinde Turkcell 8, AVEA ve Vodafone 5'er paket satın aldı.

Yerli otoda 3 prototip hazır

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, yerli otomobile ilişkin 3 prototipin şu anda TÜBİTAK'ta hazır olduğunu ve test çalışmalarının Salı günü itibarıyla başladığını bildirdi.

Gözünü Türkiye'ye dikti

Yenilenebilir enerjide Avrupa'nın en büyük şirketi olan Norveçli Statkraft'ın CEO'su Christian Rynning-Toennesen, Özelleştirme İdaresi Başkanlığı tarafından ihaleye çıkılan 10 hidroelektrik santrali içindeki bazı portföylerin özelleştirilmesiyle ilgilendiklerini ve şartname aldıklarını söyledi.

Alışverişe 'geri al' tuşu geldi

İnternetten yapılacak alışverişlerde kredi kartı bilgilerinin korunması için firmalara 'sırları saklama şartı' getirildi.
Düzenlemeyle müşterinin hatalı verdiği sipariş için 'geri al' ve 'değiştir' seçeneğinin bulunması zorunlu olacak.

Karabağlar'da iş garantili kurs

Karabağlar Belediyesi istihdama yönelik kurslarına bir yenisini daha ekledi. Karabağlar Mesleki Eğitim Merkezi Müdürlüğü, İş -Kur ve Karabağlar Hizmet Merkezi işbirliği ile açılan iş garantili gaz altı kaynakçılığı kursu başladı.

***

DİP EKSPRES

Yerinde uyarı


84. İzmir Enternasyonal Fuarının açılışı öncesinde, Gıda Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Reha Keskinoğlu, fuarda açılacak yemek standları ve büfeler hakkında belediye ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı İl Müdürlüğü'ne uyarılarda bulundu.

Tecrübe ile sabit

Her yıl olduğu gibi bu yılda fuar alanı içersinde onlarca gıda maddesi satan büfe ve mekânın faaliyete geçeceğini belirten Keskinoğlu, geçmiş senelerden edinilen izlenim ve tespitlere dayanarak hijyen kuralları ve gıda güvenliğine ilişkin kaygılarını dile getirdi.

Bu sene de hijyen kurallarının ve gıda güvenliğinin bir kenara bırakılıp halkın sağlığını tehdit edici uygulamalarla gıda satışlarının yapılacağının endişesini taşıdıklarını söyleyen Rıza Keskinoğlu, 'Küçük masalarda veya tezgahlara kurulmuş temizlik için suyu dahi bulunmayan saatlerce açıkta kalan döner gibi et ve et ürünleri satış noktaları, çiğ et kesilen bıçaklarla pişmeden tüketilen domates, soğan ve hatta ekmek doğranması gibi insan sağlığını tehdit eden bir çok uygulama var. Bu tarz tehlikelere karşı belediye ekiplerinin denetimleri sıkı tutmaları görüşündeyiz' şeklinde konuştu.

Dikkat edilmesi gerekenler

Reha Keskinoğlu, bunların dışında son tüketim tarihi geçmiş veya çok yaklaşmış ürünlerin satışı, gıdada soğuk zincir uygulamalarına dikkat edilmemesi, dondurulmuş olarak gelen çiğ et ve et ürünlerinin çözündürme prosedürüne uygun olmayan bir şekilde açıkta çözündürülmesi, alet ve ekipman hijyenine dikkat edilmemesi, hizmet sunan personelin mevzuat gereği hijyen eğitimi alması gerekirken eğitimsiz kişilerin hizmet vermesi konularında da hem tüketicileri hem de resmi makamlara uyarı niteliğinde açıklama yaptı.