CHP İzmir Milletvekili ve TBMM Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu üyesi Mustafa Ali Balbay, milli eğitimin tam bir yazboz tahtasına döndüğünü belirterek şunları söyledi:
"Bir öğrenci ilkokuldan üniversiteye her aşamada değişen yöntemle eğitim görüyor. Birden fazla çocuğu olan aileler her birinde değişen yönteme uygun plan yapmaya çalışıyor. Çocuklarımız sınav yöntemini öğrenmekten ders çalışmaya fırsat bulamıyor. Şimdi bir akşam televizyondan pat diye TEOG'un kalkacağını öğreniyoruz. Bu yöntemle sistem rayına oturmaz."

Balbay AKP iktidara geldiğinde sadece merkezi sistemle öğrenci alan liseler için liselere giriş sınavı (LGS) olduğunu anımsatarak şu bilgileri verdi:
"2004'te bu sistemin değişeceği duyuruldu, ertesi yıl Orta Öğretim Kurumlarına Geçiş Sınavı (OKS) geldi. Bu dört temel dersten tek sınavı öngörüyordu. OKS 4 yıl uygulandı, 2008'de sistem değişti, SBS geldi. Yani Seviye Belirleme Sınavı. Yine tek sınav söz konusu idi ama sınıf puanı(SP), orta öğretim yerleştirme puanı(OYP) gibi yan unsurlar eklendi. Bu da 5 yıl sürdü. 2013'ten itibaren Temel Eğitimden Orta Öğretime Geçiş (TEOG) geldi. Bu da 4 ders yerine 6 dersten, bir yerine iki aşamalı sınavı öngörüyordu. Bu sınava girecek çocuklar sekizinci sınıfı tümüyle sınav stresi içinde geçiriyor. Aileleri de aynı stresi yaşıyor. Hatta TEOG anneleri diye bir kavram var. Şimdi bu sistem de değişince yerine ne konacağını iyi hesaplamak gerekiyor."

AKP'nin yazma öğrenmeye el yazısı ile başlatmakta ısrar ettiğini, on yıl sonra da vazgeçtiğini vurgulayan Balbay öneri olarak da şunları getirdi:
"Öncelikle ben yaptım oldu anlayışını bırakmak gerekiyor. Eğitim, öğretim artık başlıbaşına bir bilim. Dünyadaki uygulamaların çoğu girilecek okul için sınav yerine bitirilen okuldaki başarıyı değerlendiriyor. Öğrencinin okulundaki bitirme sınavı ve tüm eğitim yıllarındaki başarı sonraki okulunda belirleyici oluyor. Bizim de böyle bir sistemi oturtmamız, genel olarak öğrencinin evine en yakın yerde okumasını sağlamamız gerekli."