Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda 24 Kasım Öğretmenler Günü nedeniyle düzenlenen etkinlikte Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan bir konuşma yaptı.

Öğretmenlerin kutsal olduğu kadar mesuliyeti ağır bir mesleği icra ettiğini belirten Erdoğan, öğretmenlerin çocukaları bir nakkaş gibi işlediğini söyledi.

Milli ve manevi değerlere yabancı bir eğitim anlayışının büyük sıkıntılara sebep olduğunu ileri süren Erdoğan, özellikle FETÖ'nün toplumun temel değerlerinden uzak bir eğitim politikasının ürünü olduğunu iddia etti. 

Erdoğan sözlerine şöyle devam etti: Sorgulayan değil acze düşen bir eğitim. Sıfatı profesör ama “o bize şah damarımızdan daha yakın” diyor. Senin her yerin profesör olsa ne olur ya. Sen zaten bitmişsin tükenmişsin. Sen bir bilim erbabı olmazsın. Bize şah damarımızdan yakın olan rabbimizdir.

28 Şubat’ın ardından milletimizin zeki evlatları bu örgütün kollarına itilmiştir. Ailelere nüfuz eden FETÖ yüzünden ülkemizde kayıp bir nesil oluştu. Kopya, kopyacılık tek tek ortaya çıkıyor. Kopyacı bir nesli devletin belli makamlarına yerleştirmek suretiyle bir işgal operasyonunu gerçekleştirdiler.

Devletin olanakları ile okuyan FETÖ militanları yurt dışında bütün mesailerini Türkiye’yi karalamakla harcıyor. Fetö’yü tabulaştırmak suretiyle bir eğitim öğretim aldılar. Bu külliyeyi, özel harekat merkezini bombaladılar. Zerre kadar bir Müslümanın böyle bir şey yapması mümkün değildir. Bunu kendi vatanının, kendi milletinin fertlerine karşı yapıyor. TSK’ya sızmış olan bu bir grup FETÖ’cü terörist bunları yaptılar.

'ŞU AN BİLDİKLERİMİ SÖYLEYEMEYECEK DURUMDAYIM AMA...'

Bedelini ödüyorlar. Görevden alınanlar vesaire. Alacağız ama istiyoruz ki at izi it izine karışmasın. Ama bu tür şeylerde bunlar olur. Çünkü A’dan Z’ye kendilerini acayip saklıyorlar.

Şu anda bildiklerimi tabi söyleyemeyecek durumdayım. Ama günü geldiğinde inşallah onlar da kaleme dökülecektir çünkü her doğruyu her zaman her yerde söylemek doğru değil. Onun için sabır gerekiyor.

'ONLAR ÖĞRETMEN KILIĞINDA İNSAN MÜSVEDDELERİ'

Teröre eleman kazandıran Milli eğitim mensupları yok mu var. Bunu da açıkça söylüyorum. Bu tarz hainler diğer kurumlarda da var. Ama bunlar öğretmen değildir. Olsa olsa öğretmen kılığında insan müsveddeleridir. Bizim öğretmenlerimiz. Başta Gazi Mustafa Kemal başöğretmen olarak. Neyin mücadelesini verdiler? Bu toprakların vatan olma mücadelesini verdiler. Bizim bunlardan bir şeyler almamız gerekmez mi?

Şimdi bize AB adı altında görüntü verenler, AB’de kalkıp da PKK'yı terör örgütü olarak ilan edenler bu örgüte bağlı olanlarla Avrupa meydanlarında gösteri yapmalarına müsaade ediyorlar. Almanya gibi ülke teröre hayır demokrasiye evet demek isteyenler Türkiye Cumhuriyeti cumhurbaşkanını yayınla oraya bağlamak istiyorlar ve mahkeme hayır diyor. Anayasa mahkemesine gidiyorlar 3 saat içinde AYM de hayır diyor. Ama aynı şekilde terör örgütü üyesini, yayınlıyorlar. Şimdi bu batının samimiyetine inanmak mümkün mü?

'MİLLETE KILIÇ SALLAYAN KİM OLURSA OLSUN AFFETMEYECEĞİZ'

TC cumhurbaşkanına telekonferansla konuşmaya müsaade etmeyeceksin ama terör örgütü organları liderlerine izin vereceksin. Bunlar terör örgütünün yardım ve yataklık yapan uzuvlarıdır. Kimse bize yok şöyle böyle demesin. Bu can bu tende olduğu sürece biz hakkı her yerde söylemeye devam edeceğiz.

Sıfatı ne olursa olsun bu milletin dişinden tırnağından artırdığı kaynaktan maaş alırken bu millete kılıç sallayan kim olursa olsun asla affetmeyeceğiz.
Müfredat başta olmak üzere sistemdeki güncellemeleri yaparak yolumuza devam edeceğiz.