HDP Diyarbakır Milletvekili Altan Tan hakkında Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen soruşturma tamamlandı. Hazırlanan iddianemede Altan Tan'ın 'Silahlı terör örgütü kurma veya yönetme, Terör örgütü propagandası yapmak, Kanuna aykırı toplantı ve yürüyüşlere silahsız katılarak ihtara rağmen kendiliğinden dağılmama, Görevi yaptırmamak için direnme, Halkı kanuna aykırı toplantı ve gösteri yürüyüşüne kışkırtma ve Suç işlemeye alanen tahrik etme' suçlarından 17 yıldan 38 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edildi. Diyarbakır 5'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edilen iddianame, Altan Tan hakkında hazırlanan 6 fezlekeden oluştu.

İddianamede, şüphelinin PKK terör örgütü ile organik bağı bulunan ve örgütün elebaşı Abdullah Öcalan'ın çağrısı ile kurulan Demokratik Toplum Kongresi'nin üyesi olduğunu belirten savcı, Altan Tan'ın PKK terör örgütünün silahlı eylemlerine sahip çıktığını belirtti. Milletvekili olan Altan Tan'ın siyasi faaliyet görünümlü eylemlerinin salt siyasi faaliyet olarak değerlendirilemeyeceğini belirten savcı, eylemlerin bütün halinde silahlı terör örgütünün hiyerarşik yapısına dahil 'Terör örgütü üyesi' olma suçunu oluşturduğunu vurguladı.

Şüphelinin 2012 yılında Diyarbakır Valiliği kararı ile yasaklanan Nevruz etkinliğine terör örgütünün çağrı ve talimatları doğrultusunda katıldığını belirten savcı, Altan Tan'ın yürüş sırasında oluşturulan barikatı geçmek için bir polise yumruk atmaya çalıştığını ifade etti. Şüphelinin polise yönelik darp girişiminin ardından hakaret ettiğini ve milletvekilliği zırhını kullanarak güvenlik güçlerinin görevini yapmasına engel olduğunu vurgulayan savcı, Tan'ın ayrıca Nevruz alanına yürüyen kalabalığı kışkırttığını kaydetti. İddianamede şu ifadelere yer verildi: "Israrla yolu trafiğe kapatarak beraberinde bulunan diğer milletvekilleri ve yöneticilerle kol kola girip Nevruz alanına yürüdüğü ve örgüt propagandası olabilecek tarzda zafer işareti yaparak, eylemci kitleyi selamladığı ve alkış tuttuğu tespit edilmiştir."

Altan Tan'ın çözüm sürecinin devam ettiği dönemde Irak'ın kuzeyindeki örgüt yöneticileri ile çektirdiği fotoğrafa da dikkat çeken savcı, şüphelinin silahlı terör örgütü PKK'nın elebaşılarından Sabri Ok, Murat Karayılan, Abdullah Öcalan ve kadın terörist Sülbüs Peri ile terör örgütünü simgeleyen bez parçalarının önünde fotoğraf çektirerek, örgütün destekçisi olduğunu belli edecek şekilde propagandasını yaptığını kaydetti. Altan Tan'ın 18 Mayıs 2011 tarihinde güvenlik güçleriyle girdiği çatışmada ölü olarak ele geçirilen bir teröristin cenazesine de katıldığını kaydeden savcı, şüphelinin kanlı bir terör örgütü olduğu bütün dünya tarafından kabul edilen PKK terör örgütünün öldürülen mensubunun cenazesine bilerek ve isteyerek katıldığını ifade etti.

İddianamede 6-8 Ekim Kobani olayları öncesinde HDP Merkez Yürütme Kurulu'nun yaptığı sokağa çıkma çağrısına da değinen savcı, çağrı sonrası meydana gelen olaylarda çok sayıda vatandaşın hayatını kaybettiğini ifade etti. Altan Tan'ın sokağa çıkma çağrısını yapan HDP MYK'sının üyesi olduğunu belirten savcı, şüphelinin bu nedenle cezalandırılmasını da istedi.