CHP Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce’nin konuşmasından satırbaşları şöyle;

“16 SENE SONUNDA KIRAATHANE AÇACAĞIM DİYOR”

“Tenceredeki et diyorum… Mutfağa giren dert diyorum… Gelecek diyorum… Uzay diyorum… Nano teknoloji diyorum… O gelmiş 16 yılın sonunda ‘kıraathane açacam’ diyor. Kıraathane açacakmış projeye bak projeye… Fabrika aç fabrika, bacaları tüten fabrika…”

“Değerli Burdurlular siz etin ve sütün başkentiydiniz. Ne yazık ki hayvancılığın canına okudular. Çiftçi mazotunu alamıyor. Sözümüz söz 24 Haziran’dan sonra Allah’ın izni milletimizin isteğiyle çiftçiye mazotu 3 liradan vereceğiz.”

“FABRİKA YOK, GELECEK YOK, VİZYON YOK”

Şimdi meydanlara geliyor anlatıyor. Ama hiç proje yok, fabrika yok, gelecek yok, vizyon yok…  Ya bana sataşıyor ya da kıraathane diyor işte başka bir şey yok. Birde iftira atıyor. Adaylık sürecinde sayın Akşener’i, sayın Karamollaoğlu’nu, sayın Demirtaş’ı ve sayın Erdoğan’ı ziyaret ettim. 500’er yüz lirada hesaplarına para yatırdım. Biliyorum ki benim 500 lirama ihtiyaçları yok. Ama Barış, uzlaşma istiyorum. Sonra Hakkari’ye gittim İzmir Marşı ile miting yaptım. Hakkarilere şunu dedim; sayın Akşener’in, sayın Karamollaoğlu’nun, sayın Demirtaş’ın ve sayın Erdoğan’ın size selamı var dedim. İnsanlık gösterdim. Bunu almış sadece Demirtaş kısmını montajlamış. Millete, ‘Bak bak Demirtaş’a da gitmiş’ diyor. Seni bile ziyarete gittim daha ne istiyorsun. (Burdurlulara Erdoğan’ın mitinginde montajlanmış iddia ettiği videoyu gösterdi) Benim yaptığım barışma. Onu bile cımbızlamış yarım gösteriyor. Bu zihniyet Türkiye’yi kucaklayamaz, kalkındıramaz, barıştıramaz…

MONTAJLANAN FOTOĞRAFLARININ GERÇEĞİNİ EKRANDAN GÖSTERDİ

“Samsun’a gittim sahneye gençler bisiklet getirdi. Bisiklete bindim. Aydın’da zeybek oynadım. Uşak’ta traktöre bindim. Benim bu resimlerimi almışlar bakın neler yapmışlar. (Burdurlulara montajlanan kendi fotoğraflarını gösterdi) Bunlar zavallı emin olun zavallı. Bunlar kaybedeceğini anlayınca ne yapacaklarını şaşırdılar. Ben önceden bu montajları Erdoğan’ın adamları yapıyor sanıyordum meğer Erdoğan’ın adamları yapıyormuş.”

“PENSİLVANYA TÜRBEMİ Kİ ORAYA GİDERKEN BAŞINIZI KAPATTINIZ”

“Bak ablamın başı kapalı arkadaki ablamın da açık. Başı açık ablamıza seslendim. Başını nerede kapatırsın. Camide, türbede, namaz kılarken, kuran okunurken… Ya Pensilvanya türbemi ki oraya giderken başınızı kapattınız. Sizin bu memlekette de ziyaretçilerden bol miktarda var. Adı lazım değil. Belki bayramda açıklarım. Şimdi ramazanda söylemem.”

“MARMARİS’TEKİ O SARAYI ENGELLİLERE TAHSİS EDECEĞİM”

“Bugün yine hemşehrim Erdoğan bana yine laf atıyor. ‘Kasket takıyor o kasketi 3-5 liraya alırsın’ demiş. Erdoğan ben köylü çocuğum o kasketi 3-5 liraya alırsın ama onun terini satın alamazsın sen. Onu bilmezsin sen. Sen bir zamanlar o imam hatip lisesinde okurken fakir fukara olduğunda böyle değildin. Alıştın saraylara halam helal ver Allah’ım, garip kulun yer Allah’ım… Oh ne ala memleket. Bak burada engelli kardeşlerim var. Muharrem abinizin sözü olsun o Marmaris’teki sarayı engellilere tahsis edeceğim.”

“Yerliymiş milliymiş… Sizin mermerin adı ne? Burdur beji değil mi? Peki Burdur beji dünyanın her yerinde var bir tek yerde yok sarayda yok. Bumu yerli bu mu milli? İnekler Uruguay’dan, samanlar Bulgaristan’dan geliyor. Ayran bile milli değil artık. Bunlar Türkiye’yi Moskova’dan, Brüksel’den, Washington’dan yönetiyor. Ben Türkiye’yi Ankara’dan yöneteceğim.”

“Arkamdan konuşuyor. Mert adam yüz yüze tartışır. Bana diyor ki ‘çırak’. Bilmediği şeyleri de anlatayım bence çıraklıkta yapmamış. Erbakan hoca diyordu ya bunun için ‘Bu sınıftan kaçalardan’. Çıraklık yapsa şunu bilir  bir söz vardır ‘Çırak ustayı geçemezse o meslek ölür derler’. Onu da bilmiyor. Halk çocuğu benim, millisi, yerlisi benim… Bay Erdoğan sana Burdur’dan sesleniyorum. Madem ekonomiyi benden iyi biliyorsun niye TV’de karşıma çıkmıyorsun? Bak Erdoğan seni karşımda görmek istiyor. Prompterını da al gel. Camını da al gel.”

“İÇİMİ ACITAN İKİ OLAY VAR”

“Yalova Ak Parti milletvekili 22. dönemde beraber milletvekilliği yaptık sayın Şükrü Önder… Kefil olduğum bir abimiz, bence namuslu bir adam. Adamcağızı hapse attılar. Mor beyin diye, sahte işlerle FETÖ’cü diye hapse attılar. 70 yaşında, kalp hastası… 6 ay 8 kişilik koğuşta 28 kişi kaldı. Hiç bir Ak Partili onu ziyarete gitmedi. Bu gariban onu ziyarete gitti. Bunlar korkak, kendi arkadaşlarını bile satan adamlar.”

“Bakın 34 günde 72. miting bu… İçimi acıtan iki olay var. Yolda kağıt toplayan çocuklardan birini gören milletvekili arkadaşlarımdan birisi çocuğa demiş ki; ‘Hayalini anlat bana. Hayalin nedir’ demiş.’ 13-14 yaşlarındaki çocuk; ‘Ağabey hayalim büyük kağıt toplamak. Onda çok para var’ demiş. Ben bu ülkenin Cumhurbaşkanı olsaydım… Birisi bana bu olayı anlatsaydı… İki gün uyuyamazdım. Ben sizin çocuklarınıza hayal kurmayı öğreteceğim. İyi eğitim alacaklar.”

“Adıyamanlılara tütün ekmesini yasaklamışlar. Türk tütününü yasaklıyor. Millete ABD tütünü içiriyor. Ey Erdoğan Türk tütününü zararlı da ABD tütünün de vitamin mi var?”

“ARAPLARDA ESKİDEN KIZ ÇOCUKLARINA İSİM DEĞİL NUMARA VERİRLERDİ… RABİA 4. DEMEKTİR”

“Ak Partili kadın kardeşlerim size bir bilgi verim. Araplarda eskiden kız çocuğu insan yerine konulmazdı. Kız çocuklarına isim vermezlerdi numara verirlerdi numara. Birinci, ikinci, üçüncü, dördüncü diye… Rabia dördüncü demektir. Yani insan yerine konulmayan kız çocuğudur. Kutsal bir şey değildir Erdoğan’ın size gösterdiği…”

“Putin, Obama, Apo, FETÖ, Barzani aldatmış… Bir ben aldatmadım. Ben aldatmayacağım yeneceğim sadece seçimde.”

“Bir fabrikayı mı yoksa Türkiyeyi mi yönetmek kolaydır. Peki bir fabrikayı bile yönetemeyen bir Cumhurbaşkanı sizi nasıl yönetecek.”

“Muharrem İnce camileri yıkacakmış yahu niye yıkayım… İmam hatipleri kapatacakmış yahu niye kapatayım… Ben imam hatipte 3 sene öğretmenlik yaptım. İmam hatiplerde Fen liseleri de bu memleketin evladı. Tek olan şey bir partiye ait olamaz herkese ait olur. Hepimizin Cumhurbaşkanı. Sağcı – solcu yok, Türk – Kürt yok, alevi – sünni yok, başı açık – kapalı yok… Bunu beraber başaracağız.”

Muharrem İnce’nin konuşmasının sonunda Burdur halkı telefon ışıklarını yakıp güzel bir görüntü oluşturdu. Burdurlularla selfie çekip bu güzel görüntüyü ölümsüzleştiren İnce, daha sonra vedalaşıp miting alanından uzaklaştı.