CHP'den istifa edip İYİ Parti'ye geçen Aytun Çıray, verdiği röportajda "Ya MHP’den farkınız?" sorusu üzerine "Bir şeyin farkını anlatabilmem için o şeyin olması gerekir. MHP diye bir parti artık yok" demişti.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, grup toplantısında İYİ Parti için sert ifadeler kullandı. Bahçeli, "Kendilerine tutunacak çürük bir ip buldular ama bunun sonu siyasi mezarlık, ipin sonu mezbeleliktir. MHP diye bir parti artık yok diyebilecek kadar cüret ve küstahlık gösteren kripto simaların, karaktersiz fırıldakların, parti değiştirirken dillerinin ayarını da kaçırmaları kendilerini kurtarmaya yetmeyecektir. Yeni ve ısmarlama koltuklarına ısınmaya çalışan köhne, dönme ve siyasi tortuların çıra gibi yanacağı zaman elbet gelecektir" dedi.

Çıray yanıt verdi

Bahçeli'nin bu sözlerine Aytun Çıray yaptığı açıklamayla yanıt verdi. Çıray'ın açıklaması özetle şöyle: "Bir gazeteye İYİ Parti’nin sözcüsü olarak ifade ettiğim medeni fikirlere Sayın Bahçeli cevap vermiştir. İçinde hakaret, tehdit olan bu zehirli dil aslında şaşırtıcı değildir. Sayın Bahçeli bu üslûbu kimi zaman saygıdeğer Türk milliyetçilerinin gazını almak için, kimi zaman AKP’ye yamanmışlara gaz vermek için kullanıyor. Unutulmamalıdır ki Sayın Bahçeli bu düşmanlık ve kin retoriğiyle asil Türk Milleti’ne büyük zarar vermektedir. Türk milleti asla 7 Haziran 2015’le 1 Kasım 2017 arasındaki dönemdeki AKP’yi tekrar iktidara taşıyan tutumunu unutmayacaktır. Bu dönemde Türk milleti FETÖ’nün de maharetle kullandığı terör örgütlerinin kanlı eylemleriyle yüzlerce evladını kaybetti. AKP iktidarlarının mezhepçi dış politika anlayışının da etkisiyle IŞİD’ın kitlesel terör saldırılarına maruz bırakıldı. Güneydoğu’da AKP’nin sözde açılım politikalarıyla ve FETÖ-PKK işbirliği ile Türk silahlı kuvvetlerinin etkisizleştirilmesi sonucu, vatandaşlarımız açılan hendeklerin bedelini yüzlerce şehit vererek ödedi. Aslında bütün bunların politik sorumluları, Meclisin ve hukukun normal bir şekilde işlediği bir demokraside seçmenler tarafından gerektiği gibi cezalandırılırlardı.

Sayın Bahçeli’nin 15 Temmuz Komisyonu’nun TBMM tarafından sağlıklı bir şekilde araştırılmasını adeta sabote eden önerisinin 16 Nisan şaibeli referandumunun yollarını döşemiştir. Türk milleti şu anda bunun ekonomiden iç politikaya terörden ağırlaşan bölgesel tehditlere kadar yakıcı sorunlarını yaşıyor. Sayın Bahçeli ise Türkiye’nin içinden geçtiği bu ağır sorunlar yumağıyla meşgul olmak yerine İYİ Parti’yle uğraşıyor. Keşke Sayın Bahçeli İYİ Parti’ye ayırdığı kadar zamanı memleket meselelerine ayırsaydı. Bu onun aynı zamanda Türkiye’ye bakış açısını gösteriyor. Sözün özü: Bu kararımın ve sonuçlarının Bahçeli tarafından zehirli bir dille hedef alınmasını bekliyordum, şaşırmadım."